10.

67 9 17
                                    

Hadise / Aşk Kaç Beden Giyer

En sevdiğim Hadise
şarkılarından
biri bu şarkı.

Şaka bir yana bu
bölüm ilk defa texting
olmayacak. Hadi bakalımm
iyi okumalar🌸

Servis okulun önünde durduğunda yavaşça aşağı indim. Okulun bahçesinin içinden geçmem ile merdivenlerden çıkıp içeriye girdim. İki kat merdivenden sonra sınıfa ulaştığımda nefes nefeseydim.

Kapıyı açtığımda ilk gördüğüm şey en arka sıranın bir önünde kitap okuyan Gazel oldu. Beni gördüğünde gülümseyip "Günaydın" dedi ve önüne geri döndü bende "Günaydın" diyerek yanına oturdum.

Çantamı çıkarttıktan sonra montuma sarılıp kafamı sıraya koydum.

"Nasıl da yendik ama!" Gelen sesle başımı kaldırdığımda Arda'ların grubunu gördüm. Büyük ihtimalle dün kazandıkları futbol maçından bahsediyorlardı.

Kazandılar ya bütün yıl bunu konuşurlardı artık.

Başımı tekrardan sıraya koydum.

Birisinin saçlarımı karıştırmasıyla "Uzaklaş Arda." dedim bıkkınlıkla.

"Uyansana! Ne zaman seni görsem uyuyorsun!" Arda ile çocukluktan beri arkadaştık.

Başımı sinirle kaldırdığımda oturmamın verdiği dezavantaj ile alttan alttan ona baktım. "En sevmediğim şeyin ne olduğunu biliyor musun?" Tek kaşını kaldırdırarak devam etmemi bekledi.

"Uyurken rahatsız edilmek." dedim ve tekrardan gözlerimi kapatıp kafamı sıraya koydum. Enseme bir şaplak atarak arka sıraya oturdu.

⚽️

Öğlen arasına girdiğimizde ben aralıksız uykumdan yeni uyanmıştım.
Sıradan kalkıp kantine indim. Gazel büyük ihtimalle orada kahve içerek kitap okuyordu.

İyice montuma sarıldım. Okuldaki kaloriferler çalışmıyordu... Ve benim tabiri caizse götüm donmuştu.

Kantine vardığımda etrafa bir göz attım. Çoğu okul aksine bizim okulda kantine giden kişilerin sayıları bir ikiyi geçmezdi. Çoğunlukla bahçede geziyorlardı.

Gazel ile lisenin başında arkadaş olmuştuk. Aslında bu arkadaşlık Gazel'in emekleri sayesinde olmuştu...

Ben çok arkadaşlık kurabilen bir tip değilimdir,bunun asosyallik ile ilgisi yok.

Birisiyle konuşmaya başladığımda içimde bir kargaşa oluşur. Karşımdaki kişinin ne demek istediğini anlamaya çalışırken daha sonrasında ne cevap vermem gerektiğini düşünürüm. Bu da onu dinlemememe neden olur.

Sürekli içimden bir ses ya saçma bir şey söylersen,ya rezil olursan,ya söylediklerini başka birine yetiştirirse diyip duruyor,bu düşünceler de beni çok yoruyordu. Ben de bu yüzden insanlarla çok sohbet kurmamaya çalışıyordum.

Benim için normal olan bir şey onlar için kırılabilecekleri bir şey olabiliyordu. Bunun nedenini çocukluğumu tek bir arkadaşım olmadan geçirmeme bağlıyorum.

Annem ve babam benim sokağa çıkmamı istemezlerdi ki benim de çocukken öyle bir isteğim yoktu. Ben genelde evde annemle oynamayı tercih ederdim. Ama yine de bir arkadaşım olmasını çok isterdim,mahallede tek bir yaşıtım bile olmadığından bu isteğim de gerçekleşmiyordu.

Liseye kadarki tüm okul hayatımı insanları anlamakla geçirmiştim. Ama sekizinci sınıfta herkesin farklı olduğunu ve herkesi anlayabilmemin imkansız olduğunu fark etmiştim. Liseye geçerken de aklımda tek bir mantık vardı. Kimseye bulaşma.

Platonik Gülümseyiş // Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin