İnsanların ne düşündüğü her zaman önemli olmuştu.Annem insanlar için yaşardı, çünkü babam ona bunu öğretmişti. Dışarıdan mükemmel gözükmeliydik. Omega bir oğlanın hayatlarını mahvettiğini kimseye fark ettirmemelilerdi. Aralarında ki anlaşmazlığı, sevgisizliği kimse fark etmemeliydi. Biz kendi halinde, iyi bir aile olmalıydık. Evet, biz kendi halinde bir aileydik.
Fakat iyi bir aile değildik.
Çocukluğuma dair tek videom vardı mesela. İki saniye falan. Annem, küçük teyzeme fotoğraf makinesini verirken parmağı basmış düğmeye. Öyle oturmuşum halının ortasında, elimde ki tek oyuncağım olan küçük, peluş kurbağa ile bakıyorum anneme.
Çocukluğum boyunca bir tek o oyuncağı hatırlıyorum. Dışardan gelen, misafirlerin getirdiği oyuncakları teyzelerimin çocukları her gelişlerinde kırmışlar, bir daha yenisini de alma zahmetine girmemişlerdi. Küçük kurbağa peluşu ise onlara göre çirkindi, istemezlerdi. Ben ise sıkı sıkı tutardım kucağımda. Çünkü hissediyordum galiba, benim ondan başka kimsem yoktu.
Namjoon ve ben, Narea'nın iki elinden tutarken düşündüklerim bunlardı. Eğer işler yolunda giderse ve Namjoon gerçekten Narea'nın babası olursa bu hayatta ki en çok istediğim şeylerden birisi gerçekleşmiş olacaktı.
Narea ailesiyle büyüyecekti.
İçimden gelen ani bir dürtüyle kafamı ona doğru çevirdim. Kulağına taktığı siyah küpesinden başlayarak yan profilini inceledim uzunca. Elbette fark etti beni ve bana döndü. Göz göze gelmemizle dudaklarımda bir gülümseme oluştu.
Gülüşüm ona da bulaştı.
''Güzel hissettiriyormuş.''
Anlamamıştım. Tekrar güldüm. ''Ne diyorsun?''
''Kafamı çevirdiğim yerde olman. İstediğim an ilacımın yanı başımda olması, güzel hissettiriyormuş.''
Bu sözüyle buruk bir tebessümle baktım ona. Beni bu kadar farklı bir yere koyması, bana böylesine aşık olması inanılmaz geliyordu. Bu hep masallarda gördüğün aşk gibiydi. İmkansızdı. Birinin birini bu denli sevmesi ve arzulaması bana hep ulaşılamaz gelmişti.
Fakat şimdi yanıbaşımdaydı.
''Bunu söyleyen birisi olması da güzel hissettiriyormuş, Namjoon-ah. Teşekkür ederim.''
Uzanıp yanağıma kocaman bir öpücük bıraktığında, gülen ifademin yerini şaşkınlık almıştı. Gözlerimi sonuna kadar açtığımı hissediyordum. Hissettiğim şey...Çok tuhaftı.
''Appa, appa! Sen de gamzeliyi öp!''
Narea ellerimizi bırakmış, heyecanla ellerini çırpmıştı bu cümleyi kurarken. Kulaklarım alev alırken kaşlarımı çatmaya çalıştım kızıma. ''Narea!'' dedim uyarıcı bir ses tonuyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Paradise || Namjin
FanfictionÜniversitede zorbalık gören Omega Kim Seokjin, uğradığı tecavüz nedeniyle hamile kalır. Hem okulu bırakmak zorunda kalır, hem de annesinin ısrarıyla çocuğunu doğurmak. Hesaba katmadığı tek şey, üniversite öğrencisi Kim Namjoon'un ona aşık olacağıdı...