A Royal Love : My Cruel Prince

Ending

Kimhan'ın muhtemelen burnu kırılmıştı.

Kötü bir şekilde kanıyordu ve şimdi önündeki babası Kinn'e saldırıyordu.

"Oğullarım... Ne büyük bir hayal kırıklığı... Gerçekten, Babam bir gün sizin bu dünyaya hükmettiğinizi görmeyi umuyordu. Ama bu kadının çocukları... Ah, üzerimize düşen bir lanet. Ama babanız icabına bakar. Onu iyileştirip seni iyileştireceğim, acını dindireceğim. Babama güvenebilirsin, en iyisini yapacağımı biliyorsun."

Korn elini kaldırdı, yarı iskelet canavarı Leon, Kinn'in boğazına atıldı.

Veliaht prens yumruğunu sıktı, zihinsel olarak da yorgundu, Tankhun ve Kim'in aksine bu ondan çok daha fazla konsantrasyon gerektiriyordu. Neyse ki Leon tüm hareketlerini durdurdu ve acı içinde kükredi, Kinn'in ayaklarının dibine çöktü.

"Tankhun!" Kinn, ağabeyinin kalın kehribar dumanıyla çevrili gözlerinin geriye döndüğünü görünce şaşırdı.

"Bunca yıldır aptal numarası yapan kişi birdenbire oldukça yetenekli olduğunu gösteriyor."

Korn alaycı bir şekilde oğluna doğru ilerledi ve onu bıçaklamaya hazırlandı.

"TANKHUN ORAYA HAREKET ET!"

Kim bağırdı. En küçük erkek kardeş yere yığılmıştı, karnı Leon'un pençeleri tarafından parçalanmıştı.

Odaklanmakta güçlük çekiyordu. Ancak ağabeyi onu şaşırttı, Tankhun hareket etmedi ve tam tersine Korn'u taht odasının arkasındaki duvara zihinsel olarak yansıtmayı başardı.

Kinn sonunda hareket etmeye karar verdi, Kimhan'ın kalkmasına yardım etti ve arkasına endişeli bir bakış attıktan sonra fısıldadı: "Tankhun bu lanet illüzyondan kurtulmamızı istiyor. Buradan hareket etmezsek Porsche ve Porchay'in ölümüne endişeleneceğini söylüyor..."

"Babamla tek başına yüzleşemez!" Kim alçak sesle homurdandı ama öksürmeye başladı ve Chay ile kurduğu bağ, genç çocuğun gerçekten tam bir panik içinde olduğu konusunda onu uyardı.

"Tankhun düşündüğümüzden daha güçlü... O iyi olacak ama çok endişeli aptal arkadaşlarımız yüzünden zayıflıyoruz. Yeterince güçlü değiliz, Kim. Hadi gidelim."

Kimhan, Kinn'in nazik büyüsünün yaralarını sardığını hissederken dişlerini gıcırdattı.

Sonra veliaht prens gözlerini kapadı, hızlı bir büyü okudu ve iki kardeş yeniden Kinn'in küçük ofisinde belirdi. "LAN ARKADAŞ BENİ KORKTURDUN!" diye kükredi Porsche, ardından da küçük erkek kardeşi.

Chay'in gözleri yeni uyanmış gibi şişmişti ve dudakları hafifçe titriyordu ama soğuktan değil... Korkmuştu. Karşısındaki prens kanlar içindeydi, Kinn babalarıyla konuşmaya çalışmış, Kimhan ise o lanet Leon'un karşısına çıkmıştı.

Porsche, Kinn'in giysilerindeki kanı temizlemesine yardım etti ve alnını Kinn'inkine dayamadan önce uzun bir bukle saçını kulağının arkasına sıkıştırdı. "Nasıl gidiyor ?"

"Kötü." zorlukla ayağa kalkan Kim yüzünü buruşturdu ve Porchay yavaşça ilerledi ve elini prensin karnına koydu.

"Lanet olsun o çılgın krala." Porsche homurdandı.

"Görünüşe göre küçük ailenin başı dertte."

Vegas'ın gaddar sesi herkesi ürküttü. Ellerini çırparak yaklaştı, yakından takip etti... Küçük erkek kardeşi.

"Macau..."

Porchay nefesini tuttu. Kim ona soğuk bir bakış attı ama hiçbir şey söylemedi. Macau, ona utangaç bir şekilde gülümsemeden önce arkadaşına mutlu bir şekilde yaklaştı. "Hia'nın bir planı var. Sanırım o yardımcı olabilir!"

"Hangisi.. ?" Kinn otoriter sesiyle homurdandı. Porsche, Kinn'i korumaya hazır, ciddi savaşçı görünümünü takınarak kollarını kaslı göğsünün üzerinde kavuşturdu. Vegas yaramazca gülümsedi ve Kim'e küçümseyici bir bakış attı.

Ancak Porsche fikri onayladı ve Porchay, Macau'yu takip etmek zorunda kaldı.

İkincisi onu, Porchay'in hayranlıkla tanıdığı uzun, loş bir koridordan geçirdi.

"Macau...Mezara giden yol burası. Oraya gidemeyiz...Aklını mı kaçırdın?!"

"Evet..."

"Ne oluyor? Neden oraya gidiyoruz..?"

"Korn'u kendi oyununda şaşırtmak için." Macau gülümsedi, kocaman bir kapı açtı ve karanlık oda Porchay'i ürpertti, mezara bakmaya bile cesaret edemedi.

"Macau, bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum, ya sana bir şey olursa, ha? Lütfen gidelim, tamam mı? Sana yalvarıyorum..." Macau gözlerini devirerek omuz silkti.

"Rahat ol dostum, bize bir şey olmaz, komik bir şey öğrendim, aslanı Leon, bir daha geri dönmedi. Bak, bu boş bir mezar. Korn'un gücü sadece bir yanılsamadır ...Yani Korn'un iddia ettiği kadar güçlü güçleri yoktur. Amcam yenilebilir! Yeter ki kardeşlerimize güvenelim!"

Genç çocuk yine de rahat hissetmedi, omzunda baş döndürücü bir ağrı hissetmeden önce elini Macau'nun omzuna koydu ve gitmesi için yalvardı.

"C-Chay...?" Macau ona kocaman açılmış gözlerle baktı.

"Neden...oh hayır...oh hayır,hayır,hayır !!!!"

Porchay yavaşça aşağı baktı, çok fazla kan gördü. Lanet olsun. Bu bir tuzaktı.

.....

Orijinali @Kam2Kimchay aittir.