Überden inmiştim apartmana bakıyordum. İçeriye giricektim aylardır fotoğraflarına baktığım kızın yüzüne bakacaktım sarılacaktım onu. Basiti gir içeri çal kapısını ama yapamıyordum ki. Tam elimi kaldırmış bir evin kapısını çalıcakken kapı açıldı. Kapı yavaşça açıldı ve dışarı mavi saçlı Meleğim çıktı. Beni görür görmez durdu o bana bakıyordu ben ona bakıyordum. Şok içinde gibiydi konuşmuyorduk dayanamayıp konuştum "Beni görceğine bu kadar şaşırcağını düşünmemiştim." Bir anda kollarını kaldırıp boynuma doladı ellerim hemen beline gitti sıkıca sardım karşımdaki kızı. "Lavin?" Soru sorar gibiydi."Benim meleğim benim." "Benim için mi geldin?"diye sordu masum bir çocuk gibi "Benim İngiltere'de yaşayan başka meleğim yok tabi ki de senin için geldim." Boynumdaki kollarını sıkılaştırdı "Sana sarılmak çok güzel hissettiriyormuş." "Sarılmayı bırakmam üstüne seni kendimle Türkiye'ye götürürüm güzelim."Kollarını gevşetip yüzüme baktı "Bence çok güzel bir fikir." Yanaklarına baktım soğuktan kızarmıştı kırmızı yanaklarını öpmek istedim "Meleğim sana bir şey sorucam ama cevabın hayır olsada kırılmam tamam mı?" "Tamam sor." "Bi kerecik yanağını öpim mi ama rahatsız olmıcaksan." Yaklaşıp yanağıma bir buse kondurdu sonra sağ yanağını bana döndü bence bu öp demekti düşündüğümü gerçekleştirip yanağını öptüm. Ben hayatımda böyle yumuşak ve güzel yanaklar hissetmemiştim. Çalan telefonla benden biraz uzaklaşıp sağ elini çantasına attı sol eli hala omzumda olduğu için ellerimi belinden çekmemiştim telefonu açtı.
"..."
"Çıktım evden bir arkadaşımla karşılaştım konuşmaya daldım kusura bakmayın."
"..."
Bana döndü "Arkadaşlarım seni kahvaltıya çağırıyor gelir misin?" Kafamı sallamakla yetindim.
"Oda geliyormuş."
"..."
"Tamam 20 dakikaya oradayız öptüm bay."
"..."
Telefonu kapatıp bana döndü "İstiyorsan yalnız yeriz." "Problem yok arkadaşlarınla tanışırım." "Peki." Belindeki elimi çektim o ise hemen koluma girip yürümeye ve orda olucak arkadaşlarını anlatmaya başlamıştı. Bende onu dinliyordum bu kız hep böyle konuşsa bende hep böyle dinlesem olmaz mi ya?
...
Yirmi dakikanın sonunda bir kafenin önünde durmuştuk meleğim içeri girmek yerine bana bakıyordu bir şey söylemek ister gibi bir hali vardı aslında biraz düşününce ne olduğunuda anlamıştım."Arkadaşların lezbiyen olduğunu bilmiyor değil mi güzelim?" Bana bakmıyordu kafasını hayır anlamında saladı. "O zaman ben senin arkadaşınım yazın Türkiye'ye geldim demiştin ya o zaman tanıştık gelme amacımda burada üniversite okumam ondan deneyim olsun diye geldim tamam mi?" Bana baktı "Anlayış gösterdiğin için sağol en yakın zamanda hem aileme hemde arkadaşlarıma söylecem." Yanağıma küçük bir buse kondurup içeri doğru yürümeye başladı bende hemen arkasındaydım. İçeri girince dört beş kişinin olduğu bir grup insanın yanına doğru adımladık. Meleğim arkadaşlarıyla selamlaşırken ben arkasında durmuş bekliyordum sonunda aralarından biri bana elini uzatıp "Ben tom." Dedi elimi uzatıp elini sıktım"Lavin." Ondan sonra herkes bana döndü el sıkışmaya başladık "John." "Katie." "Lue." "Leo." Leo ile el sıkışırken bir anda elimi kaldırıp üstünü öptü bu yaptığı şeyle hemen elimi çektim o kibarlık olarak yapmış olabilirdi ama ben meleğim dışında kimsenin beni öpmesini istemiyordum. Meleğime döndüğüme Leoya bakıyordu durum hoşuna gitmediği yüzünden beliydi. Bir şey demeden duvar kenarına geçip sandalyelere oturduk meleğimin yüzünün asık olduğunu görünce elinin üzerine elimi koydum rahatsız olmamış olmalıydıki elimi tutu. "Lavin çok garip isim nerelisin?"diye soran John'a baktım "Türküm." "Türkiye'den buraya mi geldin?" Bu sefer soran Lueydi "Evet tatil için geldim." Leo "Kimle?" "Tek başıma." "Ailen izin verdi mi?" "Evet zaten burada okumak istiyorum onlar için bir kaç günlük alıştırma tabi benim içinde."
"Vay demek burda okumak istiyorsun?" Diye sordu Tom. Yemeklerimiz geldi yerken kim hangi okulu istediğini,ne okumak istediğini,hobilerini ve nasıl tanıştıklarını hakkında konuşmaya başladık.
...
Belki iki belki üç saat geçmişti kalkmıştık herkes evlere dağılmıştı bende meleğimle dolaşıyordum sokaklarda yürüyorduk anısı olan yerleri anlatıyordu bazen tarihlerini söylüyordu çok güzeldi her şey onunla vakit geçirmek yanımda olması sürekli heyecanlı heyecanlı konuşup gülümsemesi. Bugün 31 aralıktı son günüydü yılın akşam ona çıkma teklifi edecektim aşkımı bu sefer gözlerine bakarak söylecektim. Bu düşüncelerimi bölen şey meleğimin kolumu çekiştirmesiydi bizi hediyelik eşya dükkanına soktu "Ailene hediye alalım arkadaşlarında olur değil mi?" "Gerek yok aslında ama alalım güzel bir şey bulursak." Konuşmanın ardından arkadaşalarım ve ailem için hediye bakmaya başladık. Meleğim daha tanışmadığı aileme hediye almak konusunda hediye almak için benden heyecanlıydı. Bu hali o kadar samimi ve güzeldi ki anlatamam. En sonunda babama magnet koleksiyonu iki magnet anneme beğeniceğini düşündüğüm bir üst. Kızlara Türkiye'de olmayan makyaj malzemesi almıştım çocuklarda Yiğite tam onluk bir şort ona uyumlu bir şorta yağız için aldım zaten çift gibiydiler Emre içinde eski bir fotoğraf makinesi almıştım. Alışveriş bittiği için otelime doğru yürüyorduk "Buraya neden geldin?" Diye sordu meleğim."Gelmemden rahatsız mi oldum?" Olmamıştı biliyorduma ama bunu onun ağzından duymak isterdim."hayır aksine çok sevindim sadece neden geldin merak ettim?" "Seni görmek istedim yeni yıla sana sarılarak girmek istedim yetmez mi gelmem için." Başını öne eğdi utanmıştı "Yeter." Kısık çıkmıştı sesi. Yürümeye devam ederken aklıma gelen şeyle ona döndüm "Yeni yıla kimle giriyorsun?" "Benim ailem yılbaşını kutlamaz sadece beraber akşam yemeği yeriz ondan sonra herkes dağılır genelde neden?" "Benle girmek ister misin yeni yıla?" Dudaklarını birbirine bastırıp kafasını olumlu anlamda salladı "Girerim senle beraber."
...
Önce meleğimin evine gidip akşam giyeceği şeyleri ve bir kaç makyaj malzemesi alıp otele geçmiştik şimdi ise gece için beraber hazırlanıyorduk ben makyaj yaparken ofise tırnaklarına oje sürüyordu. Eve gittiğimizde anne babasıylada ayak üstü tanışmıştım babası Türk olduğumu duyunca beni akşam yemeğine davet etmişti bende kabul etmiştim. Arkada çalan 2000 şarkılarını çeviriyordum ona oda çok sevmişti Türk şarkılarını.
...
Az sonra meleğimin ailesi ile tanışacaktım. Çok heyecanlıydım. Tam olarak sevgili bile olmamışken ailesiyle tanışmak garip bir hissi ve beni daha çok geriyordu. Üstüne ailemle en son makyaj yaparken arayıp kısa olarak olayı anlatmıştım. Üstümde bunun da stresi vardı. Meleğim kapıyı çaldı kapıyı açan kişi ev yardımcısıydı büyük bir olasılıkla bizi içeri aldı ve ceketlerimizi aldı. Ardından sessizce meleğin arkasından yürümeye başladım. İçeri girdiğimde 12 kişiye yakın insan vardı içeri girmemizle bütün odak biz olduk. Meleğimin babası hemen ayağa kalkıp yanıma geldi velimi sıkıp "Hoşgeldin Türk dostum burda sen ve ben dışında kimse Türkçe bilmiyor biricik karım sadece az konuşabiliyor." Dedi "Anladım ve hiç şaşırmadım." Dedim gülerek meleğimin babası açıkçası Kemal bey çok cana yakın biriydi ve uzun süredir İngiltere'de yaşadığı için gördüğü Türklere daha sempati ile yaklaşıyordu. Ondan sonra ortamda ki en Yaşlı kişi konuşmaya başladı büyük bir olasılıkla meleğimin dedesiydi "Angel arkadaşını bizle tanıştırmak ister misin?"dedi "Tabi dede arkadaşım lavin Türkiye'den buraya tatil için geldi Lavin annem ve babamla zaten tanıştın onun dışında abim Meth kardeşim Kari ve teyzem teyzemin eşi dayım ve dayımın eşi ananem ve dedem onlarda kuzenlerim Kate ve Akron" Meleğim isimlerini söyledikçe el sıkışıyordum onlarla tanışma Faslı bitince ben daha koltuğa oturmadan sofraya geçme kararı alındı ve sofraya oturduk. Kate 12 13 yaşlarındaydı ve yaptığım makyajla büyük bir ilgi gösteriyordu ve bütün makyajımı dikkatle inceliyordu. "Canım merak etme bunların hiç birinde domuz etti yok bizde müslümanız." Diyen dayına dönüp teşekkür edip yemek yemeye başladım.Teyzesi bana buraya geliş amacım hakkında bir kaç şey sorduktan sonra olay farklı yönler doğru gitmişti ve farklı farklı konular konuşulmuştu çok hoş bir aile ortamıydı ve Meleğimin küçüklüğü hakkında bir çok şey öğrenmiştim. Asla şeker yemediğini,tam bir çilek aşığı olduğunu,küçükken olan köpekleriyle birlikte sürekli çamurda oynadığını vs. Yemek kalkmış tatlılar gelmişti Herkes tatlılara başladığında meleğim ayağa kalktı ve "Sevgili ailem bakar mısınız?" Hepimiz ona döndük. "Bu güne kadar beni yaptığım her şeyi desteklediniz ve şimdi de desteklemenizi istediğim bir konu daha var." Ne diceğini biliyordum ve o buna hazır mıydı? Lafı dedesi devraldı."Tabikide kızım sen bizim canımısın yaptığın şey mantıklıysa ve sana zarar vermiyorsa sonuna kadar arkandayım." Dedi. "Teşekkürler dede ananı sefer ben bir şey yapmadım direkt böyle doğdum." Bu söylediği ile herkesin kafası çok karışmıştı anlamıyorlardı."Ben eşcinselim."Devam Edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAN KEDİSi
ChickLitAramızdaki bu kadar mesafe ve toplum bize engel mi olucaktı? Ben sevmiştim ve kimsenin aramıza girmesine izin vermicektim. Eşcinsel kurgudur eğer bu tür şeyler hoşunuza gitmiyorsa okumayın. Bütün karakterler ve olaylar kurmacadan ibarettir.