Döngü.
Sanırım ikinci sınıfta öğrenmiştim bir döngüyü, gerçek olduğunu sandığım döngüyü.
On dokuz yaşında oluşturmuştum kendi döngümü, masumlar, masumları katleden, kahramanlar. Kahraman bu hikaye için çocuksu kalıyordu lakin çocuklar için kahramanlar daima vardı. Benim yaşadığım kaybı hiç bir çocuk yaşamasın, dört duvar içine onlar kısılmasın diyeydi bu döngüdeki kahramalar. Ben yaşayamadığım çocukluğum için, yaşamak isteyen çocukların kahramanı olmak istemiştim.Yetimhanedeki çocukların kullanıldığını öğrendiğim gün sinir krizine girdiğimi hatırlıyorum, nasıl kıyılabilirdi bir çocuğa?
Her aldıkları can için ödeyecekleri çok büyük bir bedel vardı ve ben bunu asla basit bir şekilde bitirmeyecektim. Ne yaparsam yapayım telafisi olmayacaktı, mümkün değildi bu lakin bir şekilde, bir şekilde de olsa yaralarımıza tuz basanları yok edecektim.O davetten kendimi dışarı atmıştım, oradan uzaklaştıktan sonra Vidar'la Giryan büyük minibüsle beni almaya gelmişti, ikisi de aynı görüntüleri gördüğü için şok içindeydi, bu yüzden kimse ağzını açmamıştı.
Aracın içindeydik, Giryan karşımda Vidar ise sağımdaydı. Giryan'la dizlerimiz arabanın hareketiyle birbirine değiyordu, biz birbirimize temas ettikçe göz göze geliyor, konuşsak mı diye düşünüp susuyorduk. Vidar derin bir nefes verip geriye yaslandı, rahat bir pozisyon alıp bacaklarını açtı, elini saçlarının arasından daldırıp ensesine götürdü, elini dizine koydu, gözlerini bana diktiğinde "ne yapmayaca çalışıyorsun" dercesine bakıyordum. "Of Aleda! Of! Cidden canımı sıkıyorsun, bir daha asla. Asla öyle bir ortama girmiyorsun!"
"O adam oradaydı. Alavgan." Birden dediğim şeyle Giryan kaşlarını çattı, Vidar doğruldu, muhtemelen Giryan'ın yanında açtığım için kızacaktı bana ama Giryan'dan bunu gizleyemezdim, ondan Vidar'la kardeş olduğumuzu saklıyordum, gerçeği öğrendiğinde bana çok kızacaktı, belki de beni affetmeyecekti. Vidar gözlerini kocaman açarak Giryan'ı işaret etti, Giryan ise bakışlarını doğrudan bana dikmişti. "O kim? Alavgan kim?''
"Vidar Giryan'dan bir şey gizlemeyeceğim." Gözlerinin içine bakarak dediğim şeyle kollarını göğsünde birleştirip geriye yaslandı ve ona anlatmam için bana müsaade etti. Giryan ise öfkelenmişti, öfkeli gözleri gözlerimde geziniyor benden bir açıklama bekliyordu. "O gün, saldırıya uğradığım gün ben İrtihal'in adamlarını öldürdükten sonra bir adam indi arabanın içinden. Benim kimliğimi biliyordu, hem savcı hem de bir suikastçı olduğumu biliyordu. Benimle konuşmak istiyordu ama ben onu öldürmeye çalıştım çünkü bu bilgiyi sadece onun bildiğini söylemişti, onu öldürmeye çalıştım ama başarısız oldum. O da kafamı asfalta vurup üzerime bir telefon bıraktı, telefonda Alavgan yazıyordu." Yüzünde gülümseme belirdi, bu gülümseme tamamen sinirden oluşan bir gülümsemeydi, bunu en başta ona anlatamadığım içindi.
Giryan onunla daha yakın olduğumu düşünüyordu çünkü biz yıllarca aynı odada kalmıştık, Vidar'la ondan sonra karşılaştığımı zannediyordu. Maalesef koca oğlanım, ben o adamla annemin karnından çıktığım günden beri beraberim.
Bu sırrı ona anlatmayın Vidar'a anlattığım için sinirliydi, ikisi de birbirini seviyordu lakin konu ben olunca kıskanç oluyorlardı, Vidar tepkisiz bir şekilde ikimizi izlerken Giryan öfkeyle gürledi. "Benim niye haberim yok? Bana niye söylenmiyor bu bilgi Aleda?" Ellerimi ellerine koyarak sakinleşmesini diledim, zor bir ihtimaldi lakin denemekten zarar gelmezdi. "Aydemir kimliğimi birinin öğrendiğini duyarsa bana yapabileceklerini tahmin edebiliyor musun? Ne kadar az kişi bilirse o kadar güvende olurum diye düşündüm."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Visal
ActionDünya üzerinde insanlara işkence etmekle ve insanlar üzerinde deney yapmakla ünlü olan bir örgüt. İrtihal. Cezaevleri ve Psikolojik Danışmanlık Merkezinden parayla insan satın alarak, "İnsanlar değil, teknoloji yönetmeli, tanrının yarattığı basit va...