'KÜFÜR VE YETİŞKİN UNSUR İÇERİR!'
Genç kız titreyen ve terleyen ellerini üstündeki gelinliğin eteğine sürdü. Lakin sürdükçe daha beter oluyordu sanki. Kalbi göğsünden çıkıp fırlayacakmış gibi atıyor ve ağzı dili kuruyordu.
Yirmi altısında olan adam...
Bölümlerin hızlı gelmesini istiyorsunuz ancak bol bol yorum yapmıyorsunuz. Hızlı gelmesini istiyorsanız, bol bol yorum yapıp ve oy vermeyi unutmayın lütfen.
Beğenmeniz dileği ile keyifli okumalar... 💙
NOT: KİTAPTA GEÇEN KİŞİ VE OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Benim Leyla, Karan..."
Bu cümleden sonra uzun sayılacak bir müddet karşı taraftan ses gelmedi. Öyle ki Karan telefonun kapandığını zannetti. Ancak neden sonra Karan'ı mest eden ses geldi.
"A... Alo?" titrek ve çekingen olduğu belli olan sesi duydu genç adam.
"Sen misin Leyla?" diye sordu Karan teyit etmek istercesine.
Yine bir sessizlikten sonra ses geldi. "Evet benim."
"Nasılsın?" diyen Karan eli ile de Mehmet'i kovuyordu salondan.
Mehmet kafasını 'öyle mi' der gibi salladı ancak yinede salondan çıktı. Bu sırada Leyla da cevap verdi Karan'a.
"İ... İyiyim teşekkür ederim. Siz nasılsınız?"
Siz lafı Karan'ın hiç hoşuna gitmemişti lakin hak verdi nişanlısına. Çünkü ilk defa konuşuyorlardı ve böyle demesi olabilirdi, bir kerelik için tabii.
"Bende iyiyim Leyla. Teşekkür ederim. Ancak siz lafını kaldıralım. Sen de, Karan de bana."
Yine uzun bir sessizlikten sonra konuştu genç kız. "Olur."
"Leyla babanla konuşacak babam, düğünü bir haftaya yapacağız. Hazırlığını gör. Eksiğin gediğin ne var ise söyle bana alalım. Daha fazla uzasın istemiyorum." dedi Karan Leyla'nın yüreğine indirdiğini bilmeden.
Leyla işittikleri ile nefessiz kaldığını hissetti. Bir haftaya düğünü mü olacaktı. Gerçi artık bir sorun da kalmamıştı. Babası bugün yeni kimliğini getirmişti. Genç kız artık yirmi yaşında gösteriliyordu lakin gerçek hiçte öyle değildi. Leyla daha on yedi yaşında idi.
Ahmet Beyin böyle yapmasının ardında elbette kimlik için yaptığı başvurunun sonuçlanması var idi. Ne yapıp etmiş ve kızının yaşını büyütmüştü. Kim bilebilecekti ki?!
Pek tabii evdekiler söylemez ise. Bunu da yapacak cesaretleri yoktu hiç şüphesiz. Çok iyi korkutmuştu herkesi. İstediği başlık parasını da söylemişti. Biraz fazla istemişti ancak bu dünürlerine koymamıştı. Sonuçta gül gibi kız veriyordu onlara. İtiraz dahi etmeden, Kazım Bey ve oğulları parayı kuruşu kuruşuna vermişti kendisine.
