𝓜𝓮𝓭𝔂𝓪 𝓣𝓸𝓶 𝓜𝓪𝓻𝓿𝓸𝓵𝓸 𝓡𝓲𝓭𝓭𝓵𝓮
Nefes alamadım. Etrafımdaki sıcaklık eritiyordu beni. Kıvılcımlar. Nefesimi kesiyordu. Son soluklardı. Korkuyordum. Koşmaya çalıştım. Koşamadım. Dağılan yıkıntılar beni kapana kıstırdı.
Nefes nefese uyandım. Derin nefes aldım. Kabus. Arada gördüğüm kabuslar.
Kalkıp su içtim. Belki rahatlardım. Baş ağrısı. Yine mi?
*
"İyi misin Charlotte? ""Bunu senin sorman ilginç Malfoy. "
"Sadece bir soru. Seni merak etmiştim."
Yanına gidip kulağına fısıldadım.
"Bunu kim için yaptığını biliyorum. Normalde kendi gelirdi. Bundan sonra öyle yapsın. Haber taşıyanları sevmem. "
Üstümde yine aynı bakışları hissettim. Sanki öfkeli bir bakış. Ama belli etmeyen.
Malfoy'u ittirip sırama geçtim. Kafamı hareket etmemi bile zorlayan bir baş ağrım vardı. Dersten sonra ağrı kesici almaya gidecektim.
Yanımda oturmadı. İlk defa. Yani sırrını öğrendiğimden beri ilk defa.
O bakışları da artık üstümde hissetmiyordum.
*
Geçmedi. Bilmem kaç defa ağrı kesici içtim geçmedi. Bu ağrıdan kurtulmak için ilk defa yanımda dolaşmasını istedim."Ne yapıyorsun? "
Keşke başka bir şey isteseydim.
"Cevap yok mu? "
Başıma yaptığım masaj ile anlamasını umdum. İşaret ile konuşmayı severdim.
"Bekle." anladı.
Birkaç dakika sonra elinde bir şişe ile geldi.
"Al. Ne kadar çok başın ağrıyor. O kadar ağrı kesici içmene rağmen. "
"Ne bilim ben. Her ağrı kesici işe yaramaz. "
"Doğru." söylerken yüzüme baktı. İnceledi.
"Yüzümü neden inceledin? "
"İncelemedim."
"Neyse teşekkür ederim. "
Arkamı dönüp gidecektim.
"Yorgun gibisin. "
"Hayır değilim. Bu arada peşime birilerini takma. Gelip kendin sor. "
"Sormasını söylemedim. "
"Sanmıyorum."
"Söylemedim? "
"Peki. Ağrı kesici için sağol. "
"Bir şey değil. "
Şaşkınlık ile döndüğüm bedenimi ona çevirdim.
"Sen başını filan mı çarptın? "
"Hayır."
"Bence çarptın.
"Çarpmadım. Saçma sapan konuşma."
"Hani zekiydim? "
"Öylesin. Ama şu tavrın saçma. Kendine hakaret gibi. "
"Kendime hakaret etmiyorum? "
"Ediyorsun."
Çekip gitti. Gidişini izledim. Baştan aşağı süzdüm onu.
*
"Kalk."Sarsılma ile uyandım.
"Merida? Sonunda! "
Vanessa'nın sesi ile irkilip başımı kaldırdım.
"Ne oldu? "
"Geldiğinden beri saatlerdir uyuyorsun. "
"Ne uyuyamaz mıyım? "
"Merida dün odaya 9'da geldin ve şu an öğlen oldu. Ayrıca ölü gibi uyudun. Bir ara nefes almadın sandım. "
Saatlerdir mi? Nefes almadan?
"Neyse sağol. " kalkıp yüzümü yıkadım.
Tüm bu şeylerin sebebini bulmam gerekiyordu. Geçmeyen baş ağrısı, kabuslar, ölü gibi uyumalar.
Aklıma hiç istemediğim bir kişi geldi: Riddle.
Ah Riddle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saklı Cehennem/ Tom Marvolo Riddle
Fanfiction"Cehennem buzdan zihinlerde saklıdır." Ne yapacağımı bekleme, her şeyi yapabilirim.