13052023
☆
Ne zamandan beri oturmuş sadece gülümseyen Juyeon'u izliyordu emin değildi Chanhee.
Kevin, Changmin ve Bay Sohn koyu bir yeni yıl muhabbetinin içinde kaybolmuşken o sadece fotoğraf albümlerini karıştıran Juyeon'u izliyordu.
Son sınıf yıllarını düşünmeden duramıyor ve rahatsız olduğuna emin olduğu bakışlarını Juyeon'un üzerinden tek saniye olsun ayırmıyordu.
Sevgilisinin aşık olduğu gözlerinin gözlerine bakmasını istiyordu.
Sonunda pes etmişti Chanhee'den uzak durmaya çalışan beden. Kafasını sakince kaldırmış ve uykulu görünene istediğini vererek yıldızları sığdırdığı gözleriyle fısıldamıştı sakince.
"Gözlerini kapa ve yalnızca uyu. Hiçbir şey düşünme. Bu yardımcı olur."
Sesindeki huzurlu tonla burnunu yandığını hissetmişti Chanhee. Anı kulübesinin sıcak ortamı, yeni yılın samimi renkleri ve dostlarının kahkahaları... Juyeon'un gözleri. Uyuyamadığını bilmesi... eskiler...
"Benim yüzümden uyuyamadığın günleri hatırlıyor musun?"
Juyeon gülümemişti istemsizce.
"Hala uyuyamadığımı biliyor musun?"
Chanhee gülmüştü. Juyeon karıştırdığı fotoğraf albümünü kapatarak ayaklanırken gözleri hala gözlerinde olan bedenin önündeki bitmiş bardağı alarak mektup arkadaşı ve dostu Kevin'ın yanına adımlamıştı.
Changmin ve Bay Sohn'un özenle süslediği yeni yıl ağacının başında satranç oynayan bedenler yaşlı ruhun anlattığı hikayeleri dinliyorlardı. Yer yer kahkahalar yükseliyordu kendi dünyalarında.
O sıcak ortamın bir parçası olmak istememişti Chanhee.
Juyeon endişeliydi onun için. Son tartışmalarının üzerinden günler geçmişti. Konuşmamayı tercih ediyorlardı artık. Ruhları hala uzaktı birbirlerine.
Elindeki bardağı bırakarak askılığa yönelirken üşümemeleri için gerekli olanları alarak Chanhee'yide tutup çıkarmıştı kulubeden.
Soğuk, yüzlerine uyanmaları için üfleyen rüzgar, ağaçların hışırtısı ve artık iki yabancı gibi yan yana yürüyen aşıklar...
"Neden sürekli bana bakıyordun?"
Chanhee kaşlarının hafifçe havalanmasına mani olamamıştı Juyeon'un yalnızca ses olsun diye sorduğuna emin olduğu soruya karşı.
Adımlarını durdurmuştu önce.
"Gözlerimi alamadım."
"Ne engel oluyor uykuna?"
"Kameramı sattın mı?"
Sonunda içini kemiren şey yer edinmişti dudaklarında.
Juyeon anlamak için beklemişti bir süre. Bay Sohn'un dükkanına bıraktığı kameradan bahsettiğini anladığında ise yanan burnunu çekerek bakmıştı değerlisinin gözlerine.
"Gittin Chanhee."
Hayal kırıklığıyla doluydu kısa cevabı.
"Konuşmuyorduk biliyorum. Yinede hayatımdan çekip giderken hiçbir şeyi bu kadar yarım bırakamazdın."
☆
11072023
Syglr
Svglr
