"O BİR ASENA!" adlı ilk hikaye!
- Ne yani sırf bir soyguncuyu yakaladığım için beni hapse mi atacaksınız Komiserim?
- Bu senin görevin değil kızım ayrıca ailene haber verdik birazdan seni almaya gelirler.
- Komiserim çok yanlış yapıyorsunuz. Ne olm...
Uzun zamandır bölüm atmadım. Bunun için sizden özür dilerim. Lakin bu aralar biraz kötüyüm ve çalışmaya başlicam. O yüzden mazur görün.
Bu arada medya Yasir Yüzbaşıoğlu...
İyi okumalar...
Bir sorun oldu medyaya koyamadım. Ben de buraya bırakıyorum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
______________________________________
Dolmuşa bineli neredeyse bir saat oluyor lakin merkeze yaklaşamadık bile. Bir terslik vardı. Kolumdaki yara da ne kadar umursamasam da gittikçe kötüleşiyordu. Meraklı ben duramadım tabii ki. Trafiğin akış yönüne doğru ilerlemeye başladım. Baya bir yürüdükten sonra kavga eden iki adamı gördüm.
- Bana bak lan! İçeride hamile karım var. Doğurdu doğuracak. Çek şu arabanı almayayım ayağımın altına.
- Ya abi anlamıyor musun? Araba benim değil. Dokunursam abim beni lime lime eder.
Adam hamile var diyor çek iki dakika çek ne olacak sanki dümbük!
İçimdeki çingene ortaya çıkmadan şu işi halletsem çok iyi olur. Yoksa kan kaybından öbür tarafı boylardım.
Bakiiim. Adam anahtarı arabanın üstünde bırakmış iki dakika kenara çeksem sorun olmaz herhalde. Onlar hala tartışırken aradan sıvışıp kapısı açık olan arabaya bindim. Hızlıca el frenini kaldırıp arbayı kaldırıma çektim.
- ABİ! SEN KARINI HASTANEYE YETİŞTİR. BURASI BENDE.
Başını eyw anlamında sallayıp aracına binip gitti. Ben de aracı yola geri çekip el frenini çektim ve aşağıya indim. Az önce tartışan çocuk.
- Sen kimsin bacım?
- Ne önemi var ki? Sorun çözüldü sonuçta. Hadi eyw.
Buraya yaklaşan dolmuşa el kaldırıp tekrar öne bindim. Biraz daha dayanabilirim sanırım. Telefondan Yasin Abi'yi aradım.
