Sa arkadaşlar.
Medya: Ali Aslan
İlk olarak oy verenlere teşekkür ediyorum. Gerçekten beni mutlu ediyorsunuz
Şu aralar pek iyi değilim. Galatasaray'ın 6-0 yenmesi bile moralimi düzeltemedi maalesef.
Normalde bildiğiniz üzere küfürleri ufak da olsa sansürlü yazıyordum. Ama askeriyede küfür bol olduğu için uğraşamicam. Haberiniz olsun.
Neyse bölüme geçelim.Bu bölümü @Ayeat8'e ithaf ediyorum.
İyi okumalar...
______________________________________Geldiğim kamp o kadar da büyük değildi. Gerekli bilgileri aldıktan sonra rahatça işlerini bitirebilirdim. İlk önce kampın etrafında sessizce dolaştım. Mağaralardan birinin üst kısmında benim sığabileceğim kadar bir delik vardı. İçeri sızıp bakındım. Kimse yoktu. Bir masa, bir dolap, bir de yatak denemeyecek kadar iğrenç bir şey vardı. Etrafı hızlıca süzdükten sonra masadaki çekmeceleri karıştırmaya başladım. Kilit bile yoktu. İçi de boştu zaten. Yine de elimi içine atıp bir yokladım.
Ta daaa. Bir çıkıntı vardı. Hemen açıp içindeki belgeleri aldım. Hepsinin fotoğrafını çekip albaya gönderdim. İçinde bazı saldırıların ne zaman yapılacağı yazıyordu. Belgeleri yanıma alıp etrafa biraz daha baktım. Dolapta şerefsizlerin giydiklerinden vardı ama kılık değiştirmek bana göre değildi. Ben işimi gölgelerden hallederdim. Benim dağdaki adım Saye'ydi.
Geldiğim gibi çıktım mağaradan. Mağaranın önünde iki tane puşt yaylana yaylana nöbet tutuyordu. Biri diğerinden uzaklaşınca kasaturamı çıkarıp sakince işini bitirdim.
( Bilmeyenler için koydum. İsteyenler başka şekilde de hayal edebilir.)
Bu mağara kampın uzak tarafında olduğu için herhangi bir kargaşa yoktu. Saat 1.58 di. Gözlemlediğim kadarıyla 2 dakikaya kalmaz yemeğe çıkardı bu çakallar. Tek tük nöbetçi kalıyordu. Onları halledip yemekte olanları da zevkle patlatabilirdim. Ama albay 7 yıllık dağdaki görevimin bittiğini ve bir timin gelip bu şeref yoksunlarını halledeceğini benim ise aralarına sızıp onlar gibi gözükmemi söylemişlerdi. Ben de istemeye istemeye EMİR olduğu için kabul etmek zorunda kalmıştım. Aldığım kıyafet demeye bin şahit isteyen şeyi giydim. İğrenç kokuyordu. Burnumun direkleri kırılmadan bu görev biterse harika olurdu.
Kamuflajımın üzerine giydikten sonra yüzümü de örttüm. Kusucam şimdi. Öyk.
Sen daha kötülerini de çektin. Abinin çoraplarını unutuyorsun herhalde.
Ah unutmak ne mümkün. Pislik adam 1 hafta giymeden çıkarmıyordu.
Sakince mağaranın önüne gelip beklemeye başladım. Albay 2.30'a yakın bir zamanda timin buraya varacağını söylemişti. 20 dk geçti geçmedi silah sesleri gelmeye başladı. Ben de mevzilenip askerleri ıskalıyormuş gibi ateş ediyordum. Arada bir de çaktırmadan orospu çocuklarını indiriyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O Bir ASENA!
General Fiction"O BİR ASENA!" adlı ilk hikaye! - Ne yani sırf bir soyguncuyu yakaladığım için beni hapse mi atacaksınız Komiserim? - Bu senin görevin değil kızım ayrıca ailene haber verdik birazdan seni almaya gelirler. - Komiserim çok yanlış yapıyorsunuz. Ne olm...