8

200 31 24
                                    

Ne ara 8. bölümdeyiz ya

İyi okumalar bacumsucuklar ^○^

***

Bulunduğum yatağın rahatlığından kendi evimde olduğumu anladım, nasıl gelmiştim buraya.

Dünkü çocuk evimi nereden biliyordu?

Hemen kalktığımda içerden gelen tabak sesleriyle irkilmiştim.

Mutfağım salonla bitişik olduğundan salonun girişinden mutfağa göz gezdirdim, gitmemişti. Ve şuan hoş bir mırıltıyla kahvaltı hazırlıyordu, tabakları koymak için arkasını döndüğünde göz göze geldik.

"Günaydın" dedi soluk bir sesle.

"Günaydın, gitseydin dün yeterince zahmet oldu"

"Sana hazırlamadım zaten"

"Nasıl yani, ben yemicekmiyim?"

"Elin kolun yok mu Felix?"

"Anladım, peki"

İyide kahvaltıda yiyebileceğim herşeyleri kendi için koymuştu, ben napiyim.

O oturmuş kahvesini yudumlarken ben boş boş mutfak tezgahıyla bakışıyordum, zaten ayılmamamıştım.

"Noldu bişey bulamadın mı?"

Şuan uykulu olmasam, ayrıca da önceden kalbini kırdığım için pişman olmasam ağzına sıçardım da neyse.

Bu yüzden sadece kafamla onaylayıp, istemsizce dudağımı büzdüm.

"Ağla bide Felix" her dudak büzen ağlıyomu mal?

Göz devirip odamdan ceketimi aldım, dışarda bi yerde yer oradanda okula geçerdim. Yoksa bu uyuz bana rahat vermicekti.

Beni ceketimle görünce yüzü değişti.

"Sana afiyet olsun, yiyecek bişeyde bırakmamışsın zaten. Dışarda yerim ben"

Sabah soğunda gerçekten nereye gidiyordum acaba?

Merdivenleri seri şekilde indiğimde evimin karşısındaki kafeye gitmeye karar verdim. En azından bi kahve içer kendime gelirdim, böyle uyuşuk uyuşuk gezmezdim.

Kafeye girip en köşeye oturup siparişimi verdim, şuan sıcacık evimde mis gibi kahvaltı yapıyor olabilirdim.

"Buyrun kahveniz, başka bir isteğiniz var mı?"

"Teşekkürler"

Jisunkunku
Son görüntülenme 06:03

kanka
Dün bi çocuk açtı telefonunu
adresini istedi verdim ama
Kızmadın umarım
Daha iyimisin?

İyiyim
(İletildi)

Kahvemi bitirince çantamı alıp okula doğru ilerledim, acaba çocuk evden çıkmışmıydı?

Şimdi uğramaua üşendiğimden, uğramadan gittim.

~

Şuan öğle teneffüsü çalması için -salise sayarken- gözlerim iki saattir Jeongin'i kesen Changbinde idi. Ben ise sadece imrenmekten başka bişey yapmıyordum.

Jisung ise yanımdaydı, okula geldiğim için sevinmiş hemen sarılmıştı bana. Beni dürttüğünde hemen ona döndüm.

"Bırak kanka ya"

"Öff, noldu Jisung"

"Öğlen napak?"

"Her zaman napıyosak onu"

"Mesela?"

"Yemek alıp yemekhanede oturup yemek gibi?"

"Amma sıkıcı oldun sende be, heh az dur sana bişi sorcam"

"He Jisung sor"

"Dünkü çocuk kimdi beni arayan?"

"Tanımıyorum, yani kısmen tanıyorum. Biraz olaylar oldu da"

"Anlatsana"

"Boşveer saçma salak"

"Çocuk yakışıklımı bari" tamam kabul, bu sorusuna hafif sırıtmış olabilirim. Şakasına koluna vurup dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Kanka aramızda kalsın ama çocuk harbi taş"

Bu dediğime oda gülerken, bende kıkırdadım.

"Teneffüsde göster- Dicektim aha çaldı, hadi lan çok merak ettim"

"Gel gösterim" sınıfını kesin olarak bilmesemde sorun değildi nasıl olsa öğlendi ve hee türlü yemekhaneye gelecekti.

"Kanka sınıfını tam bilmiyom ama elbet gelecektir buraya, oturalım gelirse göstercem"

"Lağım faresi gibi bir tip çıkarsa valla döverim seni"

"Sus be"

"He, sen bide Changbin'e deli gibi aşıktın hani?"

"Kanka ben bu çocuğa aşık mıyım dedim, yakışıklı dedim?"

"Görürüz 3 gün sonrası-" o sırada içeri Jisung'un beyaz atlı prensi ve bana kahvaltı bırakmayan çocuk girdi.

İkisinide Jisung'a çaktırmadan göstermeye çalışmaya çalışıyordum, Jisung ise şuan arkasını dönmüş ağzı "O" şeklini almış onlara bakıyordu.

"Kanka bunlar gerçekse ben habeş maymunuyum"

"Abartma kanka, tövbe tövbe"

Tam tam onlara gözlerimizi dikmiş dik dik bakarken Minho bana döndüğünde hemen kendi önüme döndüm. O sırada yanıma yaklaşmaya başlamıştı.

"Lix naber?"

"İyii, senden"

"Bende iyi, geçen ki bardan sonra doğru dürüst konuşamadık, neyse seni biriyle tanıştırmalıyım Hyunjin!"

Hyunjin, demek adı buydu.

Hyunjin arkasını dönüp Minho ile beni görünce yanımıza geldi.

"Hyun bak bu Felix, bu da... Jungwoo muydu?"

"Jisung" diye düzeltti, hala çocuğu yer gibi bakıyordu gözümden kaçmamıştı.

"Güzel, buda Hyunjin"

İkimizinde gözleri birbirini bulduğunda, birbirimizin cevap vermesini bekler gibi aval aval bakıyorduk

***

Minsung bir ficde yoksa o fic fic değildir.

Sizi seviyom sizde kendinizi ve değeri hak edenleri sevin öpüyom<3

𝙍𝙞𝙙𝙚𝙧ʰʸᵘⁿˡⁱˣHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin