Finalı yazdığıma inanmıyorumm, bu bölüm buradan ebrar0bilmemne gelsin<3
***
"Hyunjin dikkat et düşecen!" Hyunjin benim sözümü asla dinlemiyordu, attan düşmesine ramak kalmışken bile hala deli deli hareketler yapıyordu, bu beni endişelendirmeye yetiyordu.
"Güzelim, ne olur sende gelsen?" ZAAFIM VAR SÖYLEME ŞUNU SALAK!
"Düşerim ben"
"Hayır ya düşmessin hadi" aşağı inip yanıma geldi, güneş vuran yüzüyle gerçekten çok çekici duruyordu. Birkaç hafta önce takılan yüzüklü elimi tutup beni çekiştirdi, "Hayır Hyunjin düşerim ben!"
"Aaa bana güvenmiyormusun? Küstüm sana" yalandan dudaklarını büzüp kenetlediği elini çekti elimden, ben ise ona kıyamadığımdan peşinden ilerledim,
"Eee tamam tamam, ama hızlı olmak yok çok yüksek duruyor"
"Sarılırsın bana olmaz mı?"
"Hem, hayvana yazık ya taşıyamaz o!"
"Emin ol Aisha beş kişide olsa taşır, ondan hadi!" yine çekiştirmeye başladığında bu sefer direnmeden ilerlemiştim. Önce, binicilik botu olan ayağını attı, sonra eğeri pat patlayıp gelmem için işaret verdi. Korka korka ayağımı attığımda, sanki her an kendimi yerde bulacakmışım gibi hissediyordum. Ta ki bu, Hyunjinin arkasına binip onun ince beline sarılana kadar sürmüştü. Başımı sırtına yasladım, gerçekten o kadar huzurluydu ki bu an.
Bir hafta kadar önce ani bir tekliften sonra, artık nişanlanmıştık. İkimizin yeni bir evi vardı, Jeongin'den tamamen kurtulmuştuk. Çünkü o artık Changbin'le çıkıyordu. Nasıl mı? Aslında onlar çıkmadan, Hyunjin'le nişanlandığımız güne kadar yine rahatsız etmeye ve garip imalarda bulunmaya çalışıyordu, ancak artık pes etmiş onu tehdit etmiştim. Babasına bütün olayları anlatmış, eğer oğluna sahip çıkmassa onu polise vereceğine dair gözlerini korkutmuştu.. Jeongin yediği azarla bir süre içine kapanmıştı, evet doğru duydunuz o sert kaba adam içine kapanmıştı. Nişanım olduğu gün, Jisung, Changbin'i davet etmişti. İlk gelmek istememiş sanırım, ama Jisung bir şekil ikna etmiş. Yanında Jeongin ile gelmesi, bütün herkesi şaşırtan birşey olmuştu. Onlar adına her ne kadar sevimsemde, Chang ile arkadaşlığımız devam etmiyordu, sanırım bu hikayenin en kötü yanıda buydu...
"Ne düşünüyorsun sevgilim?"
"Hm? Ha bişey düşünmüyorum, sadece... Seni seviyorum Hyunjin" sırtı dönükken bile arsızca sırttığını anlamıştım.
"Sana bayılıyorum Felix" bu dediği ona daha da yapışmama neden olmuştu, zaten turun sonuna gelmiştik. İlk o inmiş sonra benide kucağına alarak indirmişti.
Şuan ise çiftliğin terasında uzanmış gün batımını seyrediyorduk...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙍𝙞𝙙𝙚𝙧ʰʸᵘⁿˡⁱˣ
Fanfiction[Hᴡᴀɴɢ Hʏᴜɴᴊɪɴ×Lᴇᴇ Fᴇʟɪx] "𝙑𝙖𝙡𝙡𝙖 𝙙𝙪̈𝙨̧𝙪̈𝙣𝙙𝙪̈𝙢 𝙩𝙖𝙨̧𝙞𝙣𝙙𝙞𝙢 𝙨̧𝙪𝙧𝙖𝙙𝙖 𝙞𝙠𝙞 𝙜𝙪̈𝙣 𝙗𝙞𝙧 𝙩𝙖𝙩𝙞𝙡𝙞𝙢𝙞𝙯 𝙫𝙖𝙧, 𝙝𝙖𝙫𝙖 𝙖𝙡𝙢𝙖𝙮𝙖 𝙠𝙖𝙧𝙖𝙧 𝙫𝙚𝙧𝙙𝙞𝙢 𝙖𝙩 𝙗𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚 𝙜𝙞𝙙𝙞𝙮𝙤𝙢" "𝙎𝙖𝙘̧𝙢𝙖𝙡𝙖 𝙅𝙞𝙨𝙪𝙣...