Mrb
SPOİLER VERMEMEK İÇİN ZOR TUTUYORUM AMA HAYIR VERME ZEYNEP
İyi okumalarr***
İçeri gidip ikimizde oturduktan sonra aşşırı derecede sıkıcı olan o ortam başlamıştı, birbirinize bakıp duruyor sonra bakışlarımı çekiyorduk.
"Felix!"
"Hyunjin!" aynı anda konuşmamızı karşılık sadece hafifçe gülümsemiştim, oda elini ensesine atıp biraz orada gezdirdikten sonra konuştu.
"Ee öyleyse yemeğe geçelim mi?"
"Hm? Yemek, ha evet! Yemek buyur tabi ki" hemencecik oturup bişeyler yedikten sonra lezzetli gibi sesler çıkarıp herşeye saldırıyordu Hyunjin, bi anda boğulacak sanıp gözlerini pörtlettim, "Iıı Hyunjin azıcık yavaş yiyebilirsin"
"Oh, rahatsız mı oldun?"
"Hayır hayır sadece, boğulacaksın diye korkuyorum" yandan sırıtıp geri yemeğine koyuldu, neyseki biraz daha yavaş yiyordu. Ben ise her zamanki gibi azar azar yiyip doyuyordum. İkimizde yediklerimizi bitirdikten sonra sanki söyleyecekleri varmış gibi rahatsız ve huzursuz bir şekilde duruyordu. Ancak anlamlandıramamış, sorma gereği duymamıştım belki özeldir diye.
Ama benimde olan sabrım taşmıştı.
"Hyunjin, neden konuşmuyorsun?" o sırada ayaklanıp sertçe elini masaya vurdu, yani bir çarpmaya göre biraz fazla ses çıkmıştı ve bu endişelenip yanına gitmeme sebep olmuştu.
"Ah!"
"Hyunjin iyimisin, buz getireyim mi? Dur en iyisi bi gösterelim seni!" beni izlediğini hafiften işittiğimde ona anlamsızca baktım, "Neden bakıyorsun öyle, hadi buz falan koyalım" elini açıp inceledim, uzun parmakları o kadar hasar almış gibi değildi, "Hyunjiiin? Orada mısı-" bir anda üzerime yürüyüp beni kapıyla arasına alması bir oldu, ben ise hala elini alıp bakmaya çalışıyordum, ta ki alınlarımızı yaslayana kadar.
"Felix, iyiyim"
"Ama kötü vurdun"
"Seni öpersem geçer belki deneyelim mi?"
"Ha-"
YETER DELİ OLDUĞUM ÖPMEĞ YETEĞR
Bu sefer, daha profesyönel ve anlamlı gelmişti beni öpüşü. Sanki bana birşeyler anlatmata çalışıyor gibiydi, ne o kadar uzundu ne de o kadar kısa. Ayrıldığımız an alınlarımız yaslı, benim gözlerim sıkıca kapalı, nefes nefese durumdaydık.
"Biliyormusun Felix?" dedi nefeslerinin arasında.
"Hm?" diyebildim nefesleri arasında.
"Seninle olmak isteyen biri var" kaşlarım çatılmıştı bu söylediğine, kim benle olacaktı. Ki ayrıca, bu nedensizce kalbimi tuzla buz etmişti. Çünkü.. Çünkü.. Çünkü ona âşıktım! Bu duyguyu doğru dürüst hiç yaşayamamıştım. Evet, zamanınsa Changbinden çok hoşlanmıştım, ancak bir kere bile bana karşı bir adım atmadığından böyle bir duyguyu beslediğimi anlayamamıştım bile.
Lakin şuan konu farklıydı, söz konusu Hyunjindi. Şuan karşımda, pespembe kızarmış dudaklara dahip adeta bir portre gibi duran adamdan bahsediyorduk.
"Kimmiş o?"
"Bilmiyormusun? Bak karşında, nefesler içinde, seni tekrar öpmek için kıvranan bir adam var. Bazen çok sinir oluyorsun, ama bazen ona bakarken gözlerin parlıyor fark etmesende. O zaman kendini sorguluyor o adam, ben ne yaptım? Ne yaptımda, böyle biriyle karşılaştım. Bazen, sadece onu düşünerek saatler sürüyor adam, asla sıkılmadan bıkmadan usanmadan. Saate bile bakmayan.. Ve" dedi biraz kıkırdayarak, "Sanırım o adam ben oluyorum, evet Felix. Seninle olmak istiyorum, yıllar adına söz verirmisin bana?"
"Veririm, söz"
Resmen nefes alışlarım, kalbimin ritmi değişmişti o an. Farklı bir evrene geçiş yapmıştım sanki, sadece Hyunjinli bir dünyaya, kısaca cennetin ta kendisi olan evrene.
Durgunluğu Hyunjin bozup hafifçe elleriyle belimi sardı, kucağına alıp biraz döndürdükten sonra ufakça bir buse kondurup noktaladı teklifini.
"Hyunjin bunu sormam lazım, biz şimdi neyiz" deyip kocaman bir kahkaha patlattım, oda gülümseyip biraz haklaştı.
"Umm, ne anlarsan.. Bebeğim"
"Hm, anladım o zaman" diyip göz kırptım.
***
Sizi hu kadar bekletmemin sebebini ne sanıyordunuz acep🥲🥺
DAHA UZATAMAM AMA FİNAL DEĞİL BİR SONRAKİ BÖLÜÜÜM FİNAL!
Görüsürüzz💕🩷
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙍𝙞𝙙𝙚𝙧ʰʸᵘⁿˡⁱˣ
Fanfiction[Hᴡᴀɴɢ Hʏᴜɴᴊɪɴ×Lᴇᴇ Fᴇʟɪx] "𝙑𝙖𝙡𝙡𝙖 𝙙𝙪̈𝙨̧𝙪̈𝙣𝙙𝙪̈𝙢 𝙩𝙖𝙨̧𝙞𝙣𝙙𝙞𝙢 𝙨̧𝙪𝙧𝙖𝙙𝙖 𝙞𝙠𝙞 𝙜𝙪̈𝙣 𝙗𝙞𝙧 𝙩𝙖𝙩𝙞𝙡𝙞𝙢𝙞𝙯 𝙫𝙖𝙧, 𝙝𝙖𝙫𝙖 𝙖𝙡𝙢𝙖𝙮𝙖 𝙠𝙖𝙧𝙖𝙧 𝙫𝙚𝙧𝙙𝙞𝙢 𝙖𝙩 𝙗𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚 𝙜𝙞𝙙𝙞𝙮𝙤𝙢" "𝙎𝙖𝙘̧𝙢𝙖𝙡𝙖 𝙅𝙞𝙨𝙪𝙣...