İşte 12. kasete geldik. Şimdiye kadar dinleyip adını duymadıysan bundan sonra ne olacağını gayet iyi biliyorsundur. Belki de hiçbir fikrin yoktur. Bunların hepsi doğru mu yoksa ucube gitmeden önce tüm gücünü toplayıp sonunda karşılık için bir tekme mi vuruyor? Doğruysa bundan daha kötü ne olabilir? Öğrenelim bakalım. Önce hayatımın en kötü gününün başından başlamamız gerekiyor.
Bunlar değinmek istemediğim şeyler olsa bile sizin sonrada gelecek 'neden?' sorunuz için bir şey söylemem gerektiğini düşündüm. Bir süredir ailemin işi iyi gitmediği için maddi sorun çekiyorduk. Benim bir dahaki yıl üniversiteye geçecek olmam, dükkanın eskisi gibi iş yapmaması vesaire. Zaten gergin oldukları için o gün iyi bir evlat olmak istedim ve bankaya para yatırma işini üstlendim. Ama her zamanki gibi hayal kırıklığı olmaktan kaçamadım.
Parayı kaybettim.
Spor salonuna girdiğinde gelen bağrışma seslerini kulaklığına rağmen duydu. Yavaşça ileri doğru adımladı. Birkaç adımdan sonra görüş alanına sahanın ortasında duran topluluk girdi. Yüzleri hemen tanıdı. İki kişi seyirciler için olan bölümde oturuyordu, kalan üç kişiyse ayaktaydı. Bağrışma sesinin ayaktaki iki kişiden geldiğini anladı. "Bilmediğini söyledin." Bağıran sesi tanıdı İwaizumi. Görünmeden kenarlıkların arkasına geçip izlemeye başladı.
"Ben bu kadar uzayacağ-" Turuncu saçlı çocuk kendinden uzun çocuğu hırsla yine itti. "Astımım olduğunu biliyordun Atsumu, buna rağmen yapmasına izin mi verdin?" Atsumu sevgilisine çaresizce uzandı. Kendini iten ellerini tutmaya çalıştı. İwaizumi o an bir hesaplaşmanın tam ortasına düştüğünü anladı. "Hinata yemin ederim bu kadar ileri gideceklerini bilmiyordum." Hinata kendisine uzanan ellere vurdu. "Dokunma bana!" Sarışın erkek arkadaşının acı bağırışını duyunca istemsizce geri çekildi. Turuncu saçlı çocuk etrafındakilerin farkında değilmiş gibi gözüküyordu ya da sadece etrafındakileri göremeyecek kadar acı çekiyordu. Tek gördüğü bunca zaman ona yalan söyleyen erkek arkadaşıydı. "Sana güvendim. Sana göz kapaklarımın ardındaki karanlığın bile nefesimi kestiğini anlattım. Sana nedenini de anlattım. " Sesinin son cümlede titremesine engel olamadı. "Sense aptal bir minnettarlık yüzünden beni tek kişinin zor sığdığı o odaya kapatmasına, çığlıklarımı kayda almasına bununla dalga geçmesine tüm okula yaymasına izin verdin. O odada ölebilirdim Atsumu ve bu o zaman senin zerre umurunda değildi, belki de hala değildir. Belki de hiç olmamıştır." Atsumu itiraz etmek için ağzını açtı, tekrar sevgilisine uzanmaya çalıştı ama Hinata geri çekildi. "Senden nefret ediyorum." Başka hiçbir şey söylemesine izin vermeden arkasını dönüp çıkışa doğru ilerledi. Atsumu arkasından gidecekken ikiz kardeşi onu durdurdu. Sarışın kardeşinin kolunu itip sinirle oturaklara tekme geçirdi. Tüm bu olanları saklanarak izleyen İwaizumi ise Hinata'nın ona doğru geldiğini görünce geri çekilmişti. Turuncu saçlı çocuk çıktığında tekrar eski yerini alacaktı ki Atsumu sinirini atamamış olmalı ki peşinden hızla salondan ayrıldı.
İwaizumi birkaç saniye hiç ses duymadı. Sonrasında sessizliği bölen sesi de tanımakta zorlanmadı. "Şu an tam drama sırasıydı. Sağ ol Kageyama." Suna'nın imalı sesine karşılık cevap gecikmedi. "Ben sadece kafamdaki sorulardan bahsettim. Panikleyip kendini açık eden oydu." Osamu ikizini korumaktan geri durmadı. "Eminim hiçbir şeyin peşinde değilsindir. Bunca zamandır Hinata takıntılı gibi davranmaktan hiç çekinmedin Tobio." Karşılık gelmedi.
"Yeter! Asıl problem aptal kardeşinin ilişkisi değil. Daha büyük bir sorunumuz var. Şah mat olmamıza iki hamle kaldı. İwaizumi'nin kasetleri devretmesine izin veremeyiz. Biri sorarsa diye ortak bir hikaye oluşturmalıyız." Kimseden ses gelmeyince çoğunun aksine daha zekice hamleler yapan Kuroo devam etti. Herkesin onunla aynı fikirde olduğunu onaylamak ister gibiydi. "Oikawa yalancının tekiydi. Kıskanç, ilgiye muhtaç ve duygusal açıdan dengesizdi. Herkesi kendine düşman sanıyordu." Akaashi'den istemsizce alaylı bir gülüş kaçtı. Kuroo bunu umursamadan devam etti. "Arkadaşı olmayı denedik. İşler ters gidince bizi suçladı. Asıl sorunlu olan oydu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sahanın aynı tarafı, iwaoi
FanficSelam, ben Tooru. Oikawa Tooru. Bunu hangi cihazda dinliyorsan, ayarlarıyla oynama. Benim. Canlı ve stereo. Bu kez ne bir geri dönüş vaadi ne bir talep ne de kesinlikle bir rica yok. Atıştırmalığını al. Yerine yerleş. Çünkü birazdan sana hayat hik...