Canan'dan
"Yani öyle işte. Boyun küçükken de kısaydı aynı kalmışsın . Ben demiştim zaten sana sen bana kızıyordun cüce dedim diye."
Yunus -abi mi demeliydim oldukça kararsızdım- bana küçüklük anılarımdan bahsediyordu. Daha dört buçuk yaşında bir çocukla uğraşmaktan kendini hiç geri çekmemişti maşallah. Ben onu sessiz bir şekilde dinlerken o sanki hiç susmayacakmış gibi konuşmaya devam ediyordu.
Kabul biraz kısaydım.
Koltukda yanımda oturan Yavuz 'a gözlerim kayarken onun zaten bana bakmasıyla hızla gözlerimi kaçırdım. Bana öyle bakıyordu ki her an şu kapıdan çıkıp gitmeye çalışırsam tutacakmış gibi. Tırsmıyor değildim fakat davranışlarındaki tutarsızlıkların farkındaydım. Derin bir nefes aldım. Üzerimdeki bu kadar ilgi hiç tatmadığım duyguları yaşatıyordu bana.
Gözlerim ileri de nenemle konuşan Derya Hanım ve Turgut Bey'e kayarken ne konuştuklarını gerçekten merak ediyordum.
"Bizimle gelmeyi hiç düşünür müsün?"
Aniden gelen soruyla irkilirken Çağan'a baktım. O meraklı gözlerini üstüme dikmişken rahatsızca kıpırdandım.
"Sizi üzmek istemem ama ben nenemden ayrı kalamam. O benim her şeyim. Onu bu evde yalnız bırakamam."
Aldığı cevapla çenesi gerilirken kabullenmişlikle başını salladı. Konunun üstüne gitmemesi beni mutlu ederken geldiğinden beri hiç konuşmayan adama kaydı gözlerim.
Göz göze gelirken gülümsemesiyle kaşlarım havalandı. Dışardan ne desem biraz fazla sert mizacı vardı.
Sadece beni izliyordu ve etrafında dönen hiçbir şeye yorum yapmıyordu.Aklıma takılan tek şey benle beraber altı kardeş olduklarını biliyordum fakat birisi yoktu. Aklıma gelen düşüncelerle kuruntu yapmamaya çalıştım. Yıllar sonra beni istemiyor olabilirdi. Buna saygı duyardım. Yani, sanırım.
"Kızım benim..."
Yanıma gelip saçlarımı okşayan Derya Hanım'la yutkunurken istemsizce tekrardan kıyafetimi sıktım.
"Nenen ile konuştuk. Biz sen ne zaman istersen her zaman yanındayız. Bu evde yaşıyor olman hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Senden tek isteğim bize alışman. Bize bunu çok görme olur mu?"
Kafamı onaylarcasına sallarken gülümsedim. Onların bana saygı duyuşu aşırı hoşuma gidiyordu.
"Sizinle görüşmek isterim tabikii. Arada bir yani çok değil ama size de uğrarım. Çok değilden kasıt şey işte..."
Durumu iyice batırmamla gelen gülme sesleriyle gözlerimi halıya çevirdim. Desensiz dümdüz halıydı. Neyini inceleyecektim.
"Biz seni anlıyoruz yavrum benim. Sen de bizi anlamaya çalış olur mu? Yıllardır içimiz nasıl yanar bir biz birde Allah bilir. Öyle bir geldin ki.."
Bana öyle güzel gülümsemişti ki hayatımda kalbimin bu kadar hızlı attığı bir an hatırlamıyordum.
"Hoş geldin."
.........................................
Yazardan
"Yemin ederim hayal gibiydi lan. Göğsüm ağrıyor yeminlen."
Yunus çıktıkları evin kapısına hülyalı hülyalı bakarken Yavuz homurdandı.
"Bırakmadın biz de konuşalım. Susmuyor o çenen hiç."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAN'IM
ChickLit"Benim ailem nenemdi. Şimdi o kadar genişledi ki ailem can'ım oldu." Klasikleşmiş aile kurgusudur. Konu olarak farklılık gösterecektir. İyi okumalar🧚🧚