Günler geçmişti ki ne dünyalılardan ne de Murphyden haber vardı. Bir haftadır ortada hiç sevmediğim boğucu bir sessizlik kampa hakim olmuştu. Murphy kavga ettiği oğlana sinirlenip bacağından vurunca Bellamy deliye dönüp onu kamptan kovmuştu. Bellamyi durdurmaya çalışsamda başaramamıştım. Zaten onu kovamakta da haklıydı.Hata yapan kamptan giderdi. Kural açık ve netti. Giderken bıçağımı Murphye vermiştim. Asit bulutu bastırdığı zaman sakladığımız sıgınaktan da bahsetmiştim ona . Ama hergün gidip kontrol ettiğim sıgınakta Murphye dair bir iz yoktu. Dünyalılar ise saldırmıyor veya gözetlemiyorlardı. Sanki bir anda ortadan kaybolmuş gibiydiler.
"Bellamy yukarı gel konuşmamız lazım. Malia ve Ashley sizde yukarıya. Clarke haritayı yanında getirir misin lütfen ve gelmeden Finn ile Ravenı çağır. Yukarda toplantı yapacağız hadi."
Odunlardan yaptığımız masanın etrafında toplandık. Clarke haritayı açıp masanın üstüne koydu. "Ashley , Malia sizde mi çıkardınız bilekliklerinizi."
"Bana dair en ufak bir bilgiye sahip olsunlar istemiyorum" dedi Ashley.
"Canım sıkıldı çıkardım" dedi Malia
"Beni ARKta merak edecek kimse yoktu zaten""Boşverin şimdi bileklikleri daha önemli konularımız var. Bir haftadır bize saldırmadılar. " dedim Bellamyminin suratına bakarak.
"Bu iyi bişey değil mi?"dedi Raven.
"Hayır değil."
"Her gün nehirin orayı gözetliyorum . Hiçbir dünyalıya rastlamadım" dedi Ashley.
"Belki de bizle uğraşmayı bırakıp barış içinde yaşamayı seçmişlerdir" dedi Finn odaya girdiğinden beri gözlerini Clarkdan ayırmıyordu.
"Sanmıyorum ortada bir savaş var sonuçlanmadan bitmez " dedi Bellamy.
"Bellamy doğru söylüyör. Bize karşı çok büyük birşey planlıyorlar. Hepimizi birden yok edecek bişey."dedim.
"Saldıracakları kesin ama nasıl saldıracaklar bilmiyoruz. " dedi Clarke o da ikide bir Ravena bakıyordu.
"Ne yapacaklarını anlamak zor. Ama geldiklerinde hazır olmalıyız. Daha çok mermi lazım. Bizim silahlarımız onları öldürür. Bu arada mermi de dururmumuz nasıl? "
"Mermileri unut Lyra çünkü barutların çoğu işe yaramaz." Raven elindeki nemli barut yığınını masaya fırlattı.
"O zaman sıçtık galiba" dedi Malia.
"Kimse onlar kadar iyi dövüşemez millet. Elimizde kılıç, mızrak yada ok yok. Yani evet boku yedik." dedi Bellamy masanın üzerine sertçe vurarak.
"Savaşmadan halledelim bizde o zaman. "
"Konuşmayı denedik Lyra. Tabi siz onları taramasaydınız bir şansımız olabilirdi belki." dedi Finn
"O konuyu kapattık Finn. Aptal barışçıl düşünceleri kendine sakla." dedi Bellamy Finne iyice yaklaştı.
"Şu köprü, sınırın orası olduğunu düşünüyorum" dedim. "Bişey yapıp orayı kapatmalıyız. "
"Ne gibi mesela"
"Bilmiyorum. Toplantıyı da bu yüzden yapmak istedim Fikirlerinizi almak için. "
"Oraya gizlenelim ve geleni indirelim." dedi Bellamy.
"Duydun Lincolni. Burayı yerle bir edecekler dedi. Hepsini öldürecek mermimiz var mı? "
Raven yok anlamında başını salladı.
Merdivenleri hızlı hızlı çıkıp yanımıza gelen Monty "Hey Millet dışarı gelmeniz lazım Murphy geri döndü" dedi.
"Oruspu çocuğu" diye bir küfür savurdu Bellamy.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SKYHEDA
Science FictionUzayda doğmak bir kutunun içinde büyümek ve asla o kutudan çıkamamak nasıl bir çaresizlik bilir misiniz? Peki hata yapan ve bu yüzden idam günü gelene kadar daha küçük kutulara konulan çocuklar? Onları kim anlayabilir? Ya bu çocuklara bir şans veri...