"Alfan"

13K 1.3K 303
                                    

*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*

Uykum vardı.

Hemde çok...

Başımı yavaşça sıranın üstünde olan montumun üzerine yerleştirdim. Dudaklarımı aralayıp, elimle ağzımı kapatarak esnedim. Gözlerim kapanmak için son saniyelerini sayıyordu. Kızgınlığı yeni atlattığım için, bedenim hala yorgundu. Sıcaklık hissinin yerine derin bir boşluk vardı.

Gözlerimi kapattım. Ders İmmünoloji'ydi. Zor bir ders olmasına rağmen, pek dinlediğim söylenemezdi. Hocanın anlatım tarzı yüzünden uykum geliyordu.

Gözlerimi hafifçe aralayıp, yan sıramda ki kişilerde gözlerimi gezdirdim. En yakın arkadaşım beni her zamanki gibi satarak Yoongi'nin yanına oturmuştu. Kısık sesle konuşuyor, elini dolgun dudaklarına götürerek kıkırdıyordu. Yoongi'nin gözleri ise Jimin'in üzerindeydi. Bir elini yanağına koymuş, Jimin'in dediklerini pür dikkat dinliyormuş gibi duruyordu. Bu duruma oldukça şaşırdım. Çünkü Yoongi doğruyu söylemek gerekirse biraz inekti. Dersleri, bilgiye aç bir insan gibi dinler, garip sorularını hocalara yöneltirdi. Çok garip bir kişiliği vardı ve bizden nefret ettiğini düşünüyordum. Bir tek Jimin'e karşı böyle davranıyordu. Genelde kimseyle muhatap olmaz, kimsenin suratına dâhi bakmazdı.

Gözlerimi ikiliden kaçırıp, beni yalnız bırakmayan biricik gerçek dostuma çevirdim. Hoseok masanın altından telefonda biriyle mesajlaşıyordu. Kaşları çatılıydı. Sevgilisi Hwasa ile konuştuğunu anladım. Çünkü oldukça gergin gözüküyordu.

Bana buradan da ekmek çıkmayacağını anladığım da , bakışlarımı diğer tarafıma çevirdim. Bu sınıfta amfi sistemi yoktu. Sıralar üçerli ve dörderli bir şekilde düzenek edilmişti. Ve ben dörtlü masanın ortasına oturuyordum. Duvar kenarında Hoseok, benim yanımda da Yeonjun ve Beomgyu vardı.

"Geceleri uyuyamadığım zamanlarda Bay Kang'ı çağırıp ders anlatmasını isteyeceğim. Adamım gerçekten bu işi biliyor" diye sitem edercesine konuştuğunda kıkırdadım. Kollarımı dirsek kısmından kırıp, kafamı kollarımın üzerine yerleştirecek şekilde yasladım.

"Hiç sarmıyor ders, şaka gibi" diye mızmızlanırcasına konuştum. Kafamı hafifçe hareket ettirip, saçlarımın kabarmasına neden oldum.

"Devamsızlık olmasaydı, siksen gelmezdim" dedi Beomgyu kafasını bize çevirirken. O masanın en ucunda , Yeonjun'un yanında oturuyordu. Yüzünde sıkılmış bir ifade vardı.

"Ders bitse de alfamın yanına gitsem" dedi Yeonjun aynı benim gibi başını sıraya yaslarken. Dudaklarını büzmüştü.

"Hala o BESYO'cu ile mi berabersin?" dedim meraklı bakışlarımı, Yeonjun'un üzerinde gezdirirken. Kendisi oldukça haşin bir omegaydı ve aynı kendisi gibi sert mizaçlı bir sevgilisi vardı.

The Invisible Man / Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin