"Görünmez Profesör"

11.9K 1.4K 865
                                    

Arkadaşlar yorum neyse de oy sayısında baya düşüş var

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Arkadaşlar yorum neyse de oy sayısında baya düşüş var. Lütfen oy vermeyi unutmayın.

Sizi seviyorum 🫶🏻♥️

Yorum sınır: 500

*

Tüpün üzerinde olan tencereyi alıp, tezgaha yerleştirdiğimde , müziğin ritmi kulaklarıma doluyor kalçamı iki yana sallıyıp duruyordum. İçimde yeşeren minik sevinç tohumları, vücudumu kıpır kıpır yapıyordu. Hareket etmeden duramıyor, etrafta zıplayıp şarkılar söylemek istiyordum.

Bu tatlı heyecanımın tek sebebi oydu.

Ateşli bir şekilde öpüşmemiz yani...

Yanaklarım , bu cümleyi tekrardan zihnimde yankılandırdığım için yanmaya başladı. Kulaklarıma kadar kızardığımı hissettim. Lav ateşi gibi sıcak olan dudaklarımı, dilimle nemlendirip, parmak uçlarımla dokundum.

Yüzümde istemsiz bir gülümseme belirdi. Heyecanla kıpırdanan kirpiklerim hala o anın perdesindeydi. Düşünmek bile zavallı kalbimi çok hızlı attırıyordu. Boğazımdan aşağıya inen heyecanımla yutkunuyordum.
Zayde Wolf - King dinleyerek kendi hayal dünyama dalmıştım kısaca.

"Aşık olduğunu bu kadar belli etme" diyen yakın arkadaşımın sesini duymamla elimi dudaklarımdan indirmiş, hızla kafamı onun tarafına çevirmiştim. Ve dudaklarımın arasından istemesizce 'Ne?' nidası firar etti.

"Evin diyorum, yanmış kül olmuş" diyip masaya oturdu. Yüzünde dalga geçtiğini belli eden bir gülümseme vardı.

"Saçmalama Jimin"  diyip tezgaha doğru döndüm. Tabakları çıkarıp, tezgaha tek tek bıraktım. Ve her bırakmışımda etrafa belirli bir ses yayıldı.

"Leş gibi alfa kokuyorsun. İyi bir sevişmeden çıktığın belli" dediğinde şaşkınlıkla gözlerim irileşti. Ben tamemen feromon işini unutmuştum. Farkında bile değildim badem kokusunu üstümde taşıdığımdan.

"Sevişmedik!" diye inkar ettim direkt. Ses tonum yükselmişti ve bedenimi onun olduğu tarafa döndürmüştüm. Tüylerim ise diken dikendi. Gerilmiştim.

"O zaman ateşli bir şekilde öpüştünüz?" diye tek kaşını kaldırarak sorduğunda, dudaklarımı birbirine bastırıp, bakışlarımı düşürdüm.

Biz öpüşmüştük değil mi?

"Vay orospu çocuğu nasıl da sırıtıyor?" diyen Jimin'in sesini duyduğumda, gülümsediğimin yeni farkına varmıştım. Ve verdiğim koz, yüzümde ki gülümsemeyi anında sildi. Yakalanmıştım.

The Invisible Man / Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin