Demir ve Açelya akşam yemeği için Boğaz'da harika bir restorana gelmişlerdi. Birlikte yemeklerini yerken aynı zamanda da birbirlerinin hayatlarından da konuşuyorlardı.
Demir: Sahi neden asker oldun? Yani çok güzelsin, sesin de güzelmiş kendin dedin. Neden bu meslek yani?
Açelya: Bu ülkeye borçluyum çünkü.
Demir: Yeterli gelmiyor bu cevap bana. Ne yaşadın da borçlusun ki?
Açelya: Bir şey yaşamış olmama gerek yok. Seviyorum sadece.
Demir: Bana o kadar şey anlattın ama birinde bile ailenden bahsetmedin. Neredeyse hepsinde Ali'den bahsettin.
Açelya derin bir nefes alıp çatalı ve bıçağı masaya bırakmıştı. Gözlerini Demir'in üzerine dikip kısmıştı.
Açelya: Zengin bir aile, kolay bir hayat, zevk ve para.
Demir: Ne alaka?
Açelya: Bir sürü şey anlattın ama çoğunluğunda bunlar barınıyordu.
Demir: Hayatımın geneli bu çünkü. Seni tanımak istiyorum.
Açelya: Neden?
Demir: Sanki tüm bu zaman boyunca seni sevmişim gibi. Hem de adını bile bilmeden.
Açelya susmuş ve Demir'in gözlerine kilitlenmişti.
Demir: Şimdi hayallerim olmanı istemiyorum. Göründüğünden fazlasının olmasını istiyorum. Hayatımdaki her şeyin senin istediğin gibi olmasını istiyorum. Ancak böylesine güzel birisi benim hayatımı güzelleştirebilir... Dediğimi anlıyorsun di mi?
Açelya başını sallayıp ayağa kalkmış ve Demir'in de elini tutup kaldırmıştı.
Demir: Ne yapıyoruz?
Açelya: Benimle gel.
Eşyalarını aldıktan sonra hesabı ödeyip çıkmışlardı. Açelya önden Demir arkasından sahilin serin havasında kumlara yürüyorlardı. Açelya yeşil elbisesinin içerisinde o kadar güzeldi ki Demir'in gözleri ona bakarken parlıyordu adeta. Kumsala geldiklerinde Açelya ayakkabılarını çıkarıp bir kenara atmıştı. Aynısını Demir de yapınca onun elini tutup suya çekmişti.
Demir: Üşürüz.
Açelya: Üşümeyeceksin.
Ayakları bileklerine kadar suya girdikten sonra Açelya durmuş ve Demir'e dönmüştü. Hâlâ elini tutuyordu. Başını kaldırıp gözlerini Demir'in gözlerine dikmişti.
Açelya: Bana olan sevgini gözlerinde görebiliyorum. Tıpkı gökyüzündeki yıldızlar gibi parlıyor. Çok farklıyız...
Demir: Ne kadar farklı olduğumuz sana olan sevgimi değiştirmeyecek...
Açelya: (gülümseyip) Bu dünya şu an bir tiyatro oyunu gibi. V tiyatro oyunları dram doludur. Hiç bitmez...
Demir: Dram asla sona ermeyecek ama Dünya'm senin sevginle harika bir yer olacak...
Açelya: Beni gerçekten sevebilecek misin?
Demir: Ben tüm bu hayatım boyunca seni beklemişim ve sevmişim. O zamanlar adını bilmiyormuşum ama artık biliyorum...
Demir'in yüzünde de sıcacık bir gülümseme belirirken Açelya başını kaldırıp gökyüzüne bakmıştı. Sonra tekrar Demir'e dönüp parmak uçlarının üzerinde yükselmiş ve yüzüyle dudağının birleşim yerine bir öpücük kondurmuştu. Demir'in vücudu bir anda titreyince Açelya gülümseyip geri çekilmişti.
Demir: Neydi şimdi bu?
Açelya: Benim teşekkür şeklim.
Demir gülümseyip eğilmiş ve o da tıpkı Açelya gibi öpmüştü. İkisi de hem gülümsüyor hem de gözleri parıldıyordu.
