Ertesi gün albay timi toplantı odasına çağırmıştı. Hepsi meraklı gözlerle bakarlarken albay gururla gülümsemişti.
Albay: Görevi başarıyla tamamlamışsınız, aferin!
Tim: Sağ olun komutanım!
Albay: Cabbar'ı kızdırmışsınız ama haberiniz olsun.
Ali: İstediğimiz olmuş yani komutanım.
Albay: Hı-hıı. Yeni bir göreviniz var.
Tim albaya bakarken elindeki dosyaları onlara dağıtmıştı.
Albay: Bu sabah Kuluncak Köyü'nün muhtarından terör baskını ihbarı geldi. Birkaç evi yakıp yıkmışlar. Eli silah tutan birkaç çocuğu alıp yarın yine geleceklerini söylemişler.
Ali: Gidelim o zaman komutanım.
Albay: Gideceksiniz ama gün battıktan sonra. Kimse sizi duymayacak. Kimse sizi görmeyecek. Kimse sizi bilmeyecek.
Tim: Emredersiniz komutanım!
Albay: Geceyi orada geçireceksiniz. Yarın gün batmadan helikopter gelip sizi alır. Açelya.
Açelya: Emredin komutanım.
Albay: Sen bu görevi buradan tim ile irtibatta olarak yöneteceksin.
Açelya: Emredersiniz komutanım.
Albay: siz de dikkat edin ve tam teçhizat gidip görevinizi başarıyla tamamlayın. Halkın size ihtiyacı var! O köyden yarın bir kişiye bile zarar gelmeyecek, anlaşıldı mı?!
Tim: Anlaşıldı komutanım!
Albay: Aferin. Akşam helikopter sizi köye yakın bir yerlere bırakır, dikkatli olun.
Tim albayı başlarıyla selamladıktan sonra albay çıkmıştı.
Ali: Gidin sevdiklerinizle konuşun, yanınıza alacaklarınızı alın. Hepinizi saat 18.00'da silah odasında bekliyor olacağım. Ve kimse geç kalmayacak!
Tim: Emredersiniz komutanım.
Ali, Ferman ve Açelya hariç herkes çıkmıştı.
Ferman: Kendimize kumanya alalım biraz.
Ali: Hallederiz onu yaa.
Açelya: Kumanyadan çok mermi almanızı tavsiye ederim. Ona daha çok ihtiyacınız olacak.
Ali: O Allah'ın emri be Açi.
Ferman: Şerefsizler çocuklardan ne istiyor?
Açelya: Çok basit. Beyinlerini daha erken davranıp bulandırıyorlar. Kendilerinin devletleri için çatışan askerler olduklarını, bizim de terörist olduğumuzu söylüyorlar. Eğer ailelerinden ölenler varsa onlara da "Türk askeri yaptı" diyorlar. Daha çocukluktan başlıyor intikam ateşi.
Ferman: Hiç mi karşı çıkan olmuyor?
Açelya: Oluyor, oluyor da sonları ölümle bitiyor. İlk uyuşturucu veriyorlar işleri bitince de öldürüyorlar.
Ferman: O*ospu çocukları!
Ali: Yarın hepsine ölümü tattıracağız.
Açelya: Köyü biliyorsunuz di mi?
Ali: 2 girişi var. Küçük bir yer.
Açelya: Güzel. Sığınmanız için bir yer ayarlayacağım.
Ferman: Geceyi evde geçirmemiz dikkat çekmez mi?
Açelya: Köy geleceğinizi biliyor zaten. Muhtar en ufak bir durumda haberdar edecek bizi.
