ham
nayeon:
arkadaşlarwooyoung:
sövmedi bu sefer
kesin bir boklar varsana:
neden bu kadar kötü düşündünüz ki
bence iyi bir şey oldujongho:
amk bu kadar pozitif olma
YETER
midem bulanıyornayeon:
önemli bir şey var
kaynatmayın ortamıyeosang:
ne oldunayeon:
şu seonghwa var yamingi:
ne olmuş onatzuyu:
ne oldu ki onanayeon:
o gerçekten hongjoong'u aldatmışsana:
ne ne ciddi misiniznayeon:
maalesefwooyoung:
orospu çocuğu Seonghwa neden bu kadar geri zekalısın?jongho:
piç kurusu atın döllediği yumurtamingi:
orospu nun böbrek taşıyeosang:
gerçekten beklemezdim ondantzuyu:
aşık gibi duruyordu ama demek ki gözler de yalan söylermiş bunu öğrendiksana:
benim gözlerim asla yalan söylemez tzuyu
hele sana karşı aslanayeon:
ya flört zamanı mı şimdi
susun lanjongho:
olay nasıl oldu
nasıl yakaladınız bunuwooyoung:
evet evet anlatınnayeon:
şimdi ben ve hongjoong gittik zaten onun evine
hongjoong da anahtar vardı biz de kapıyı açtık ve içeri girdik gördüğünüz manzara ile hongjoong sinirlenip seonghwa nın üstüne atladıtzuyu:
nasıl bir manzara gördüğünüz ki abi de hongjoong o kadar sinirlendihongjoong:
öpüşüyorlardı
hem de gözümün önünde
benim dokunmaya kıyamadığım o dudaklara o kadının dudakları değiyordusana:
ya of hongjoong
deme öyle ağlatacaksın beniyeosang:
hikâyenin devamı gelir mi?nayeon:
seonghwa nın üstüne atladı sonra ben de boş durmadım kızın üstüne atladım böyle yarım saat falan kız ile kavga ettim ben o ikisi ne yaptı bilmiyorum ama kızın saçını yolmak ile meşguldüm o anwooyoung:
GO GIRLLhongjoong:
biz ne mi yapıyorduk
ben seonghwa ya vuruyor idim o ise beni durdurmaya çalışıyordu kolları tutup beni koltuğa sabitledi gözlerime baktı öyle bakıştık biraz sonra dedim ayrıldık bitti sana güvendim ben dedim nasıl yaparsın dedim
o ise hiçbir şey demedi sadece baktı bana sonra nayeon u kolundan çekip dışarı çıktık işte