Y/N'nin Bakış Açısı
Muzan hala konuşuyordu,benim aklım başka yerlerdeydi.Bir Upper Moon olmuştum ve bu 3 aydan fazla süre gerektiren büyük bir gelişmeydi.Fakat ben 3 ayda bunu başarmıştım.Yanı sıra bir sürü bilgi öğrenmiştim.Şuan bulunduğunuz yerin adı Sonsuzluk Kalesiydi.Burayı Nakime yönetiyordu.İblisler burada yaşamıyordu.Sadece önemli toplantıları olduğunda buraya geliyorlardı.Her iblisin bir iblis tekniği vardı ama diğer iblislerden ya daha zayıf ya daha güçlüydü.Benim iblis tekniğim daha ortaya çıkmamıştı.Muzan'ın beni köşeye sıkıştırdığı gün sormak istediğim buydu.Kafamdan bu düşünceleri uzaklaştırmaya çalışıp diğer iblislere bakmaya başladım.Bir kaçı bana nefretle bakıyordu.Doğal diye düşündüm.Onların sırasını düşürmüştüm.Douma ise sana söylemiştim dercesine neşeli bir şekilde bana bakıyordu.Onun için hava hoştu tabii.Hala ilk 3teydi.Küçük bir gülümseme sunarak başımı önüme çevirdim.Diğer iblislere bakınca gözlerindeki sayıların yavaş yavaş değiştiğini görüyordum.Galiba artık işaretimi almıştım.
"Y/N haricinde herkes gidebilir."
İstifimi bozmadım ve olduğum yerde bekledim.Muzan yanıma yaklaşınca konuşmaya başladı.
"Görüşmeyeli uzun zaman oldu değil mi?"
Cevap vermeye tenezzül etmedim.
Elini çeneme koydu ve yüzümü incelemeye başladı.
"Her geçen gün nasıl bu kadar güzelleşiyorsun?"
Başımı elinden hızla çektim ve ayağa kalktım.Şimdiye kadar hiç bir iblis ona karşı çıkmazken birisinin gelip ona karşı çıkması onu sinirlendirmişti anlaşılan.
Başımı ona doğru çevirdim.Soğuk ve ifadesiz bir şekilde suratına baktım.
"Size söylemem gereken önemli şeyler var"
dedim yine soğuk ve mesafeli bir sesle.Konuşmamı bekliyormuş gibi kollarını birbirine kavuşturdu ve aynı soğuklukla suratıma baktı.
"Ben güneşin bana etki ettiğini öğrendim"
Tek kaşını kaldırdı
"Ben diğer iblislerin aksine güneşle besleniyorum."
Yüzündeki ifadeden ne düşündüğünü anlayamıyordum.
"Güneşten senin lehine mi yani?"
Aniden boğazıma yapıştı.
"Benimle dalga falan mı geçiyorsun?İlk baş güneşten etkilenmediğini söylüyorsun şimdi de etkilendiğini fakat bu etkinin senin lehine olduğunu söylüyorsun.Ne çeşit bir iblissin sen?"
Sinirle gözlerimi kıstım.Bana bu kadsr yakın durması hoşuma gitmiyordu.Arkadaşlarıma ihanet ediyorum gibi hissediyordum.Kollarımla onu itmeye çalıştım fakat yerinden kıpırdamıyordu.Yumruklarımı çok sıktığım için kanıyordu ve yere bir sürü kan damlacığı düşüyordu.Son bir kuvvetle ellerinden kurtulmayı başardım.
"Bana...DOKUNMA!"
Sesim kalede yankılanırken şokla ağzımı kapattım.Bu kadar fazla bağırmak istememiştim.Telaşla başımı başka tarafa çevirdim.Etraftaki sesler kesilmişti.Ölüm sessizliği bu olsa gerek diye düşündüm.Uzun bir sessizliğin ardından bir kaç kıkırdama sesi duydum.Şaşırmış bir şekilde başımı Muzan'a döndürdüm.Kıkırdamalar kahkalara dönüşürken olduğum yerde durup Muzan'a bakıyordum.Sonunda sakinleştiğinde yüz ifadesi aniden değişti.
"Beni çok sinirlendiriyorsun biliyor musun?"
Bir şey söylememek için dudağımı ısırdım.
"Galiba daha önce biri sana senden üstün biriyle nasıl konuşulacağını öğretmemiş.Şuan seni cezalandırmam gerekirdi fakat yapmıyorum.Değerini bil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Muzan x Reader
FanfictionSelam!Bu benim ilk kitabım.O yüzden hatalarım olabilir.Beni bağışlayın.Bu kitap bir Muzan x Reader kurgusudur.Kitabın içindeki ana karakter haricindeki karakterler bana ait değildir.Kitabıma bir şans verirseniz çok sevinirim!