04

297 157 240
                                    

Selaammmm
Ben geldim geneee
Naberrr, nasılsınızzzz?
Umarım bayramınız, tatiliniz güzel geçmiştiiirrr

Bu bölüm yarı texting,biraz anonimimizin hayatına değindim. Ama herşeyi bir anda ortaya koymak istemiyorum bu yüzden pek birşey anlayamazsaniz da diğer bölümlerle pekişir diye düşünüyorum.Bu kurgu da ilk texting dışı bir bölüm onun için hatalarım falan varsa ilkim olmasına verin.İlkler biraz anormal olabiliyor sonuçta akshakjsk.

Ve bu bölümü yazarken dinlediğim  "Cem Adrian ve Mark Eliyahu'nun şarkısı Derinlerde' yi"açıp dinlemenizi tavsiye ederiiim.

Neyse o zmn size keyifli okumalaarr

--------------------------------------

56 dakka...
O bana mesaj atalı 56 dakka olmuştu..
Ve ben hala birşey yazmamış öylece mesaja bakıyordum.
Ha birde aniden girdiği için görüldü olarak kalmıştı...

Ben öylece yatağımın içinde onun bana yazmasını hazmetmeye çalışırken evin zili çaldı öyle bir dalmışım ki olduğum yerden ilkilerek ayağa kalktım.
Bir dakka ya bu da kimdi şimdi bizim eve kimse gelmezdi ki.
Odamdan çıkıp evin kapısına ilerlediğimde kapının deliğinden dışarıdan gelen kişiye baktım ve derin bir nefes alarak kapıyı açtım.
O adam yüzüme bile bakmadan "Pasaportumu odamda masanın üzerinde unutmuşum onu getir, hızlı ol ama."
Bari yüzüme baksaydın...
Hiçbir şey söylemeden odasına ilerledim ve pasaportu alıp yanına gittim.Hiçbir şey söylemeden de  pasaportu ona verdim o da ztn bana hiçbir şey söylemeden yüzüme dahi bakmadan geldiği asansöre geri bindi.

Yüzüme bakmayacak kadar ne yapmıştım ki ben sana baba?

Evet babam o adam benim babam.
Yüzüme dahi bakma gereği duymayan babam.
Herşeyin para ile olduğunu düşünen babam.
Babam işte.

Ne bekliyordum ki;sarılmasını mi ,öpmesini mi, koklamasini mi?
Düşüncelerim beni gülmeye teşfik ederken kapıyı kapatıp odama geçtim ve odamdaki aynanın karşısında durdum.

Babam bir şirkette güvenlik.Şirketin CEOsunun güvenliği iki haftalığına izne ayrılmış onun yerine güvenliğini şuanlik babam yapıyor.CEOnun yurtdışında bakması gereken birkaç proje varmış o gidince haliyle babamda gitmek zorunda kaldı.Tahmini bir hafta sonra geri gelirmiş. Gerçi gelse ne yazarki varlığı da yokluğu da aynı şey ztn.

Babam beni sevmez.Babalar  çocuklarını sevmez mi ?Acaba diyorum küçükken çok mu yaramazdım çok mu üzdüm onu?
Beni sevsin saçlarımı okşasın çok istedim hemde herşeyden çok.Ama o daha benim yüzüme bakmıyor ki..
Eskiden"Neden beni sevmiyorsun?" diye sorardım o da her seferinde "Daha ne yapayım ne dediysen aldım ne istediysen yaptım hem kocaman kız oldun."derdi.Oysa ben o soruyu ilk sorduğumda 11 yaşındaydım...
Ben ondan para istememiştim ki ben ondan sadece biraz sevgi istemiştim..
Çok mu zordu?Ama zor olsa diğerlerinin babası da sevmezdi kızlarını.Sanirim bu sevmeme özelliği bir benim babama has.Ama ben artık yoruldum beni sevsin diye uğraşmaktan çok yoruldum.Zaten eskisi kadar da acıtmıyor artık.İnsan bir süre sonra alışıyor.En kötüsü de bu ya acıya alışmak...
Elim hangi ara döküldüğünü bilmediğim bir kaç göz yaşına gitti sonra "Kızım seni baban sevmemiş elin oğlu niye sevsin Allah aşkına ya"diye mırıldandıp gülmeye başladım.
Ben buydum işte bir yandan ağlayabilen diğer yandan gülebilen bir ruh hastası...

Tam o sırada telefonuma bir bildirim geldi.
Yusuf.
Ben Yusuf'a mesaj atmıştım.
Hemde saçma sapan.
O benim mesajlarıma daha doğrusu kandil mesajıma cevap vermişti.
Ve ben görüldü atmıştım.
Gözüm odamdaki saate kaydı cevap vereli nerdeyse bir buçuk saat olmuştu.

"Ya cidden yeter artık ama ne digcem ben şimdi bu çocuğa Allah aşkına bu çocuğa onca mesajı atarken aklın nerdeydi ya senin"Ben kendi kendime konuşurken iç sesim cevap verdi"Onda... Aklın ondaydı,her zaman olduğu gibi..."İç sesime aldırış etmedim daha doğrusu sanırım etmek istemedim çünkü genelde iç sesim hep haklı çıkıyordu da...
Ben bunları düşünürken telefona bir bildirim daha geldi.Sanırım artık şu mesajlara bakmaliyim."Yani hanımefendi zahmet olacak ama bakın isterseniz."diye kendi kendime konuşup odamdan çıkmadan önce yatağımın üzerine koyduğum telefonu geri elime alıp ,oturur bir biçimde durup  kafamı yatak başlığına yasladım ve derin bir nefes alarak gelen bildirime tıkladım.

Sevmesende Beni /Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin