Mardin Doktoru

14. Bölüm

İyi okumalar 💙

Işığı açmamla yerimde sıçrayıp çığlık atmam bir olmuştu. Bunun burda ne işi vardı?

"Sana yolladığım çiçekleri beğendin mi?"

Demek gizemli çiçeği ve notu Semih yollamıştı. Nasıl girmişti bu adam içeri?

"Nasıl girdin sen içeri? Sapık mısın?" Söylediklerim onu keyiflendirmişti. Kahkaha atıp konuştu.

"Ben miyim sapık? Yapma Mine ben senin büyüğünüm. Hatta ağabeyin sayılırım." Dedi ve oturduğu koltuktan kalkıp üstüme yürümeye başladı.

"İçeri nasıl girdiğini tekrar sormayacağım. Hatta hemen şimdi polisi arıyorum." Cep telefonu almak için çantamı aramaya başladım. Bu deliden hemen kurtulmam lazımdı. Gerçekten de akıllısı beni bulmazdı.

Benim polisi arama tehtitim Semih'in umrunda olmamıştı anlaşılan. Ben telefonumu ararken bana gelmekten vazgeçmiş tekrar koltuğa oturmuştu.

"Bulamadın mı telefonunu? Al benimkinden ara." Dedi ve cebinden telefonunu çıkarıp bana uzattı. Bir ona bir elindeki telefona baktım. Kendi telefonumu aramaktan vazgeçip çantamı kenara bıraktım ve konuştum.

"Neden burdasın?" Az önce uykudan yerimde duramıyordum ama heyecan, merak ve korku uykumu bastırmaya yetmişti.

"Seni götürmeye geldim." Allah'ım sana geliyorum. Bu heriflerin hepsi kafayı yemiş.

"Oldu canım, valizde hazırlayayım kaç gün kalacağız?" Semih'i dalgaya vurup göz devirdim.

"Şakanın hiç sırası değil. Seni yeterince bekledim. Artık gitme vakti."

Semih koltuktan kalkıp tekrardan üstüme yürümeye başlayınca bu sefer işin ciddi olduğunu anladım. Şanslıydım ki mutfaktaydım ve bıçaklıktan bıçağı kapıp ona doğrulttum.

"Çık git evimden! Yoksa delik deşik ederim seni." Tehtitim onu etkilememiş olacak ki üzerime gelmeye devam etti.

Tam odaklanmıştım ve Semih'i neresinden bıçaklasam diye düşünüyordum ki kapı çaldı. Anlık olarak kafam kapıya döndü ve Semih fırsatı değerlendirip elime sertçe vurarak bıçağı düşürttürdü.

Elimin acısıyla hafif öne doğru eğilip çığlık attım. Dışardaki kişi çığlığımı duymuş olmalıki kapıyı daha şiddetli vurmaya başladı.

"Misafirin mi gelecekti Mine? Ona güzel bir karşılama hazırlayabilirdik ama zamanımız yok." Dedikten sonra tekrar üstüme atıldı. Rastgele tekmeler ve yumruklar sallıyordum ama pek işe yaradığına emin değildim.

"Beni kaçıracaksan da bacadan mı çıkacaksın aptal herif." Kapıyı deli gibi çalan kişi kim diye düşünmeme fırsat vermeden Baver'in sesini duymuştuk bile.

Baver'in kapıdaki sesini duyunca Semih olduğu yerde kalıp bana döndü.

"Şimdi ben saklanacağım. Sen de gidip kapıyı açacaksın ve beni hiç görmemiş gibi davranacaksın. Anlaşıldı mı?" Tabi anlaşıldı.

"Tamam söz." Semih bana inanmamış gibi baktı ve saklanmak için odama gitti. Bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim.

Hayvan gibi kapıya vuran Baver'e kapıyı açmak için en fazla 10 saniyem vardı. Aksi halde kapıyı zaten kıracaktı.

Koşarak kapıya gittim ve kapıyı açtım.

Baver içeri girip etrafa bakmaya başladı. Sağa dönüyor, sola dönüyor yabancı birisini bulmaya çalışıyordu.