JİSUNG
Sabah kalktığımda yanımda Minho vardı. Uyumuyordu. Beni izliyordu.
"Uyandın mı?"
"Yok hâlâ uyuyorum." dedim ve ayağa kalktım.
"O zaman kalk hadi okul var." kafamı salladım ve banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım sonrada Minho'nun yanına gittim. Minho odada değildi.
"Aşağıdayım." diye bağırdı Minho. Aşağı inip Minho'nun yanına gittim ve koltukta oturan Minho'nun yanına gidip onu öptüm.
"Geldimm." dedim.
"Aç mısın?"
"Biraz."
"Hazırlan o zaman okula giderken bişeyler falan yeriz."
"Sende hazırlan o zaman." dedim. Minho beni kucağına alıp odaya götürdü.
"Beraber giynelim o zaman." okul formamızı giyip dışarı çıktık. Bir yere gidiyorduk ama bende bilmiyordum. Yürürken Minho'yla konuştum.
"Minho bişey dicem."
"Hm."
"Ben senin evinde kalamam çünkü kendi evimde kardeşim varda o yalnız kalamaz."
"Anladım. Sen bilirisin Jisung." dedi ve durdu Minho.
Ona bakıp "N'oldu?" dedim.
"Jisung geliyorlar sanki."
"Kaç o zaman ne duruyorsun."
"Beni takip et." dedi ve koşmaya başladı. Bende onu takip ediyordum. Hemen bir cafeye girip erkekler tuvaletine girdi.
"Gel Jisung." deid Minho ve bir kabinin içine girdik. Çok yakındık. Minho'nun hiçbir şey umrunda değil gibi duruyordu. Sadece bana bakıp hafifçe sırıtıyordu.
"Gitmişler midir?" dedim.
"Bence gitmemişlerdir biraz daha böyle kalalım." dedi Minho. Ne yapmaya çalıştığını anlamıştım. Onu ittirmeye çalışmıştım ama maalesef çok güçlüydü.
"Minho saçmalama ya. Bi etrafına bak nerdeyiz."
"Etrafıma bakamam Jisung."
"Neden?"
"Ya sana bakamazsam ya sen kaçıp gidersen." bu nasıl bir saçmalamaktır amk.
"He Minho bak şuanda kaçıyorum." tam çıkacakken Minho kapıyı kilitledi.
"Napıyorsun?"
"Hadi Jisung kimden korkacağız." dedi ve dudaklarımı öpmeye başladı. Baya devam etmişti bu öpüşme.
Ta ki o kızların sesi gelene kadar.
"Minho! Burda mısııın?" bir kız resmen erkekler tuvaletine girmişti ve bağrıyordu.
Fısıldayarak "Bence sen tuvaletten çık sonra görüşürüz en azından gitsin." dedi Minho.
Kafamı sallayıp kapının kilidini açtım. Kapıyı Minho gözükmeyecek şekilde açmıştım.
"Erkekler tuvaletinde sizin işiniz ne?" dedim kızlara.
"Eee şey sen Jisung olmalısın."
"Evet ama erkekler tuvaletinden çıkar mısınız?" dedim. Kızlar boynu bükük halde dışarı çıktılar. Bende onlar tamamen gitti mi diye cafeyi kontrol ettim. Kimse yoktu. Bu yüzden Minho'nun yanına geri gittim.
"Kimse yok gelebilirsin." dedim Minho'ya. Minho'dan tık çıkmadı. Bu seferde yanına gittim.
"Minho?" Minho hemen beni yanına çekip kapıyı kilitlemişti.
"Yarım kalan işimizi devam ettirsek mi Jisung?" bileklerimden tutuyordu bu yüzden hiçbir şey yapamıyordum.
"Minho öpebilirsin ama başka şeyler yaparsan gerçekten bağrırım."
"Bende öpüşmekten bahsediyorum zaten." dedi ve beni öptü. Baya devam ettiğinde bu iyice aklımda Minho'nun istediği şeyler gelmeye başlamıştı. Minho'dan ayrılıp.
"Tamam hadi yapalım." dedim.
HYUNJİN
"Off Jeongin bebeğim tutturdun burasını ha."
"Ama burdaki pasta çok güzel hyunn." Jeongin'in beni getirdiği cafeye baktım. Aslında fena değildi ama yürüyüşümüz çok uzun oluyordu.
"Hyunjin sen sipariş ver ben tuvalete gidip geliyorum."
"Olmaz öylr bence gelecem" dedim ve Jeongin'in peşinden gittim. Tuvalete girdiğimizde ah oh sesleri geliyordu. Ama böyle sessiz sessiz geliyordu.
"Bu ses ne lan." dedi Jeongin.
"Şuradan geliyor galiba." 2. kabinden geliyordu ses. O kabini çaldım. Kapıyı açan Jisung'la Minho'ydu. İkisinin saçları dağılmıştı, dudakları şişmişti, ikisininde boyunları mor ve kırmızıydı ve daha neler neler.
"Naptınız oğlum siz." dedim.
"Söylemeyin kimseye." dedi Minho.
"Off gidip duş almamız geriyor gel bari saçımızı başımızı düzeltelim bi Minho" dedi Jisung. İkiside kendilerini düzelttikten sonra gitmişlerdi.
Jeongin'e bizde yapalım mı bakışı atıyordum.
"Rüyanda Hyunjin rüyanda."
********
türkce odevim vardi ve ben yapmadim
hocada sinirliyse sicis
neyse birisinden isterim artik sabahher neyse iyi geceleer
ŞİMDİ OKUDUĞUN
heart to heart///minsung
Fanfictionjisung sınıfın sessiz çocuğuydu ve minho'dan hoşlanıyordu. minho ise jisung'a aşıktı. Peşinde o kadar kişinin olmasına rağmen yan shipler:hyunin,changlix ve chanmin