seveyerek okuyan herkesin satırlardaki yorumlarını görmek istiyorumm 🥺💘
╬
Dün geceyi düşündükçe uykularım kaçmış, hiçbir şey yapmadığım halde vücuduma müthiş bir yorgunluk çökmüştü. Cevabını duymayı bırakın bana dediği garip şeyler canımı çok sıktı.
'Canım sıkıldığı için öylesine buraya geldim.'
En çok alındığım cümlelerinden bir tanesi bu, diğeri ise: 'Çok safsın. Birden bana düşecek kadar safsın ya da salaksın.'
Onunla tanışmak istemem, ilgimi çekmesi ve hayatına dair merak duymam olabilecek bir şeyken neden anormal bir olay gibi karşılanıyordu anlam veremiyorum. Farklı hayatlardan geliyor olabilirdik, el bebek gül bebek büyütülen bir kız çocuğunun aksine o, çok daha zor şartlar altında büyümüş bir erkek çocuğu olabilirdi fakat bu, olgun yaşlarımızda tanışmamıza neden engel olsun? Hangi devirde yaşıyoruz?
'Sokağa saçılan kağıtlarındaki kurgu karakter değilim ben. Bağış yaptım ve seni korudum diye iyi biri değilim. Hayatımı yakından görsen beni aramayı bırak yolunu değiştirirsin.'
Söyledikleri parça parça zihnimde canlanırken ilk tepkisini düşünerek kendime işkence etmeye devam ettim. 'İki kez randevu? Seks yapmak için mi?'
İlk başta karşısında şaşkınlıkla baktım lakin tüm bunları söyledikten sonra dikilip kalmadım, ağzıma geleni ben de ona saydım, elimdeki dondurmam bitmeye yakın yerle buluşup kirlense bile umrumda olmadan hem de.
'Anladığın tek şey bu muydu gerçekten? Sen normal şeyleri bilmez misin? Biri sana hiç iyilikle yaklaşmadı mı?!' diye sokağın ortasında ona bağırdığım vakit kendimi kaybettiğimi anlasam da çok geçti. 'O günden sonra sadece tanışmak istedim seninle. Belki de haklısın, saf biriyim. Ama sana şunu sormak istiyorum Jungkook... Kimse sana insan gibi davranmadı mı? Ne bu hareketler?'
Tüm hıncımı ondan çıkartırcasına kurduğum sinirli cümlelerim karşısında sadece durdu ve sonuna kadar dinledi, elindekini yandaki çöpe fırlatırcasına attıktan sonra mırıldandığı şeyi elbette duymuştum 'Sikeyim dondurmasını.' Arabasına binip yüzüme bile bakmadan gaza yüklenerek mahallemi terk etti, pislik.
Yağmurun çiselediği, toprak kokusunun tüm havaya yayıldığı benim için güzel ve ilham dolu bir günde onun adını veya dediklerini anarak günümü hiç etmeye niyetim yoktu fakat birilerinin bu niyette olduğunu telefonuma gelen bildirimle fark ettim.
serseri:
fırının önündeyim
gel iki dakikaCevap vermeye dahi tenezzül etmeyeceğime dair kendi kendime sözler verirken ikinci defa rahatsız etti beni.
serseri:
nerdesinSözümü hemen bozabilecek kapasiteye sahip biri olduğumu söyleyebilirim çünkü gerçekten tavırlarına anlam veremememin yanında mesajlarına da dayanamadım.
çakı:
konuşmamıza gerek yok
numaramı silebilirsin
teşekkürlerserseri:
büyükannen caddede dolaştığını söyledi
kaldırıma çık
bulurum seniçakı:
nasıl büyükannemle konuşursun
sana bu hakkı kim verdiserseri:
ben verdim
çık kaldırıma
dörtlüleri yaktım
yavaşça geliyorum

ŞİMDİ OKUDUĞUN
espoirs morts, liskook
Fanfiction"bazı yaralara yara bandı yetmez manobal." "peki aşk yeter mi?" lalisa manobal × jeon jungkook