25

948 86 52
                                    

Katsuki Bakugo

"Artık onun yanına gitmen gerekiyor.Hala onun öldüğünü kabul edemiyors-"

"Kes sesini bok kafalı."

Benim iyiliğim için bir şeyler demeye çalışsa da her şeyi daha da bok ediyordu.

Gidemezdim.O mezar benim sonum olurdu.Kabul edemezdim.

Bok kafalı derin bir iç çekti.Artık bu tavırlarıma alışmıştı.

"Bak neredeyse bir yıl oldu-"

"İki yüz seksen beş gün." diyerek onu düzelttim.

"Sayıların bir önemi yok,gidip orada yüzleşmen gerek."

"Yapamam."

Artık ısrar etmeyi bırakması gerekiyordu.

"Bunu kendin için yapmak zorundasın.Sürekli kafana onu takarak yaşayamazsın."

"Her şeyimi kafaya takmam kadar normal bir şey yok." dedim anlamayacağını bile bile.Onun hiç gökyüzüne bakıp sevdiği biri olmuş mu ki bana laf anlatmaya çalışıyordu?Beni asla anlayamayacaktı.

"Bakugo...Anlaman gerek artık.O öl-"

Onu tehdit edercesine susturdum. "Sakın bir daha o kelimeyi kullanma."

Sadece "Tamam." diyebildi.Bir süre ikimizde sessiz kaldık.Bana son kez baktı.

"Her neyse...Onunla yüzleşmen gerek yoksa hep böyle olmaya devam edeceksin.Kabul et veya etme,o artık bizim dünyamızda değil ve hayat devam ediyor."

Bunun çok iyi farkındaydım.

Onu unutacağım diye ödüm kopmasına rağmen yine de bazen bir anlığına da olsa aklımdan çıkabiliyordu.

Beyin çok acımasız çalışıyordu.Sürekli resimlerine bakmasam o güzel yüzü bile hafızamdan silinebilirdi.

Ama çoktan onun ellerinin verdiği hissi unutmuştum.Bu yüzden kendimden nefret ediyordum.

Sürekli onun olduğu videoları izleyip duruyordum,sesini bile unutacak gibiydim.

Çok korkuyordum.

Bok saçlı başka bir şey demeden odadan çıktı,ben ise düşüncelere daldım.O haklı olabilir miydi?Cidden onunla yüzleşmeli miydim?Yoksa bu şekilde hayatıma devam mı etmeliydim?

Onu deli gibi görmek istesem de çok korkuyordum.Bunu kaldıramayacağımdan korkuyordum.

Ne yapacağımı bilemeyince elimdeki yüzüğe baktım.Bu yüzüğe bakmak beni rahatlatıyordu.Bu ona olan sevgimin somut bir temsiliydi.Sevgimin asla bitmediğini bana hatırlatıyordu.

Kalbim ne kadar inkar ederse etsin bir yandan da onun mezarına gitmek istiyordu.Bok kafalı haklı olabilirdi.Sadece inkar etmek istiyordum.Ama artık kaçamazdım.

Onun yanına gitmeliyim.

×××

Şu an mezarının önündeyim meleğim.Mezarın çok soğukmuş,bu zamana kadar üşüdün mü?

Toprağına dokundum.Mezarlığının her yerini temizlemeye çalıştım.Gülümsedim.

Sanırım bu kabul ettiğim anlamına geliyordu.

Ağladığımı yere akan bir damla gözyaşım ile fark etmiştim.Hem gülüyor hem ağlıyordum.

Biraz sakinleşince gözlerimdeki yaşlarımı kollarıma silerek Izuku'ya döndüm.

"Özür dileğim meleğim,senin önünde ağlamamalıydım."

Burukça gülümsedim.

"Bu kadar uzun zamandır gelemediğim için özür dilerim.Kabul etmek zordu.Ama artık buradayım."

Gözerim dolmuştu ama kendimi tuttum.

"Sana söylemek istediğim bir şey var.Meleğim,beni nereden izliyorsun bilmiyorum ama seni seviyorum.Seni çok özledim,ama artık gelemeyeceğini biliyorum."

Artık kendimi tutamayıp yere yığıldım.Mezarının yanına kafamı yasladım.

O sırada sanki gökyüzü benim halimi görmüş gibi yağmur yağmaya başlamıştı.Gözyaşlarım yağmura karışıyor,sanki gökyüzüyle birlikte ağlıyorduk.

Yağmurdan nefret ederdim.

Yine de yağıyordu.

Sanırım hayat da bundan ibaretti.

Saatlerce yağmurun altında ıslanmayı umursamadan orada durdum.Yağmur dinmeye başlayınca ise yavaşça Izuku'ya tutunarak ayağa kalktım.

"Meleğim ben şimdi gidiyorum.Ama sana söz veriyorum,her gün geleceğim artık.Asla yalnız kalmayacaksın."

Buruk bir şekilde son kez gülümsedikten sonra mezarlıktan çıktım.

×××

Yurda doğru ilerliyordum.Hava çoktan kararmıştı.Etrafta pek insan kalmamıştı.Ara bir sokaktan geçtiğim için sadece bir kaç kişi önümde yürüyordu.

Umursamadan hızlıca yürüdüm.Yağmurun altında biraz götüm donmuştu.Meleğim ise her gün orada üşüyordu.Bu konu hakkında bir şeyler yapmalıydım.

Ben düşüncelerime dalmışken arkamdan gelen biri omzuma çarptı.Gerizekalı herif önüne bile bakmıyordu,sinirlenmiştim.

"HEY NE YAPTIĞINI-"

Gözlerimiz buluştuğunda hiç bir şey diyemedim.

Yemyeşil gözler...

Tıpkı onunkine benziyordu.

×××××

Bu kadar geç bölüm yazdığım için üzgünüm🤧

İbne -Bakudeku-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin