1.Bölüm : O Görücüler Gelecek

10.7K 471 657
                                    

Selamınaleyküm Nidalarım.

BÖLÜM YENİDEN YAZILMIŞTIR!

DİKKATE ALIRSANIZ SEVİNİRİRİM.

NOT: AFRA'NIN NİDASINI EN BAŞTAN DÜZENLEYEREK VE EKLEMELER YAPARAK YAZMAYA BAŞLADIM. FİNAL UZAYACAKTIR. DAHA UZUN BİR SERÜVEN BİZİ BEKLİYOR.

Yeniden başlama tarihinizi alabilir miyim?

Keyifli bir serüvene başlamak üzeresiniz ve tabii ki bende öyle. İnşallah finali de beraber görürüz.

Bol bol satır aralarına yorum yapalım ki okunma artsın. Ve tabii başlamadan aşağıda ki minik yıldıza basalım dimi ama :)))

Şarkılar : Sibelcan Diken mi gül mü? - Katmer katmer - Tuğkan Ellerimde çiçekler.

🌞 Keyifli okumalar dilerim 🌞

" Bugün ki gündem baya kalabalık görünüyor." yanımda içli içli ağlarken saf ettiği kelimeleri tek tek anlamaya çalışıyordum. Biricik arkadaşım Simay karıncaların yuvalarını bozan gençlere hem sövüyor hem ağlıyordu.

" Afra zavallı hayvanlar öldüğğğğğ."

Oturduğumuz yataktan kendimi usulca yere bıraktım. Yarım saattir dinlediğim tek konu buydu. Gündem belliydi. Karınca yuvaları ve acı içinde katledilen küçük karıncalar.

Yaw ben ne dedim yani  Allah rahmet eylesin dedim. Daha çok boğürerek ağlamaya başladı. Benim suçum ne!? ben bu kızı ciddi manada anlamıyorum. Anlayan bir insan oğluna seve seve verebilirdim. Benimde kafam rahat olurdu.

"Simay kapa çeneni yoksa seni odamdan dışarı atmak zorunda kalacağım. Beynim sulandı kızım. Sus artık." Bu sefer ağlama sırası bana gelmişti. Hem daha yeni kurstan gelmişti. Geldiğim gibi beynimi yıkaması hiç hoş bir davranış değildi. Küçük çocukların sesleri bana yetiyor da artıyordu. Lakin Simay hanım buna buna kesinlikle izin vermiyordu.

Artı olarak dediğim gibi Simay'ın borazan sesine hiç gerek yoktu.

Sulu mavi gözleri bana cöt cöt bakarken ofladım. Şu gözlere kıyamıyordum. Ne kadar onu kolundan tutup kapı dışarı etmek istesem de bir defa kardeş yerine koyduk. Bir de o mavi gözler ikna olma ve kıyamama sebebimdi. 

" Tamam ağla ama sessiz olanından." yüzünde bir anda bir aydınlanma yaşandığında boylu boyunca yatağa uzandı. Elinde tuttuğu telefonunu ise yüzünün hizasında havaya kaldırdı. gözleri ekranda fıldır fıldır dönerken ağlamaya kaldığı yerden devam etti.

Manyak bu kız. Hem de zır deli olanlardan. Bana çekmiş canını sevdiğim.

Kendimi zar zor yerden kaldırdım. Yatağıma boylu boyunca yayılmış Simay'a bakmadan  kapıya ilerledim. Annem ve babam evde yoklardı. Acil bir işlerinin çıktığını söyleyerek evden çıkıp gitmişlerdi. Ve yaklaşık bir saatir ses soluk yoktu.

İnsan tırsıyordu. Özellikle dakika başı ' Neredesin Afra? Ne yapıyorsun Afra?' diye soran bir anneniz varsa. Başımıza bir şeyler yağacaktı. Hava yağışlıydı ama ne tür bir yağış olduğu belli değildi. Bana kalırsa taş yağacaktı. Koca koca dev taşlar. Benim başıma doğru.

AFRA'NIN NİDASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin