KURŞUNDAN SÖZLER

9 - Yanımda Kal

Odaya girip kapıyı kapatır kapatmaz "Neden beni öptün?" diye sordum. İlgisiz bir şekilde "Bunu istemiyor muydun zaten?" Kaşlarım çatılırken peşinden banyoya girdim ve kapının kenarına yaslanarak "Hiçte bile." dedim. Sadece kıza haddini bildirmek istemiştim.

Ellerini yıkıyorken aynadan yansımama baktı. "Neden koluma girdin o zaman?" Omuz silkip gözlerimi kaçırdım. "Kızdan hoşlanmadım." Kaşları çatılırken dudağının bir kenarı yukarıya havalandı. "Neden? Fıstık gibi kızdı." Fıstık gibi? Fıstık gibi!

Başımı sallayıp ona arkamı döndüm. O bekar bir erkekti, istediği kıza bakar kendine de baktırırdı. Bunu kendime hatırlatmak can sıkıcıydı.

"Yoksa beni mi kıskandın?" Arkamdan duyduğum sesiyle histerik bir kahkaha attım. Köşedeki koltuğa oturup bacak bacak üstüne attım. "Bana bir bak, neden o kızı kıskanayım?" Egom konuşurken ben sadece gülüyordum. "Ah, tamam o zaman. Kızla takılsam da sorun etmezsin sanırım." Takılmak mı? Nasıl yani? Soru soran gözlerle onu incelerken o adımlarını üzerime yavaş bir şekilde sürüyordu. "Hm." Tam önüme gelip üzerime doğru eğildi ve koltuğun iki kenarına kollarını dayadı. "İki yetişkin gibi takılmak." Başımı iki yana sallarken elimi göğsüne itmek için koymuştum ama itemiyordum. Nane ve sigara karışımı nefesini dudaklarıma verirken yutkundum. "Git ve istediğini yap." diye fısıldadım onun pençelerinin arasından kaçabilmek için.

"İstediğimi yapacağım." diye fısıldadı dudaklarıma doğru gelmeyi devam ettirirken. "Git yap." diye fısıldadım kendimi koltuğa bastırırken. "Yapacağım" aniden bir elini koltuktan çekip yüzümü tuttu. Gözlerimi gözlerine ok gibi saplarken kalbim inanılmaz bir baskı uyguluyordu göğüs kafesime. "Çok uzun zamandır istediğimi yapacağım." Ne?

Beklemediğim bir anda dudağımın kenarında o kalın kırmızı sıcak dudaklarını hissettim. Gözlerimi kırpıştırırken onun gözleri kapalıydı. Yüreğim ağzıma gelirken "Yapma." diye fısıldadım. Yapmamalıydı çünkü sınırı aştığı taktirde kendimi tutamazdım.

Biraz geri çekilip üzerime baktı. "Sana değiştirmeni söylediğimde değiştirecektin. Şimdi sana beni dinlememenin cezasını çektireceğim." Korku ve heyecanla ona bakarken yutkundum. "Yapma, lütfen." Aniden kollarımı tutup beni ayağa kaldırdı. Ne yaptığını anlayamazken telefonunun çalması bir olmuştu.

Kaşları çatılırken havaya bir küfür savurdu. Kolları arasında geriye çekilip tekrar koltuğa oturdum. Kaçabilirdim ama kaçmak gelmiyordu içimden. Artık ondan kaçmak istemiyordum.

Ilgaz'ın Ağzından

Telefonun çalmasıyla kollarımın arasından çıkmıştı. Sinirden dişlerimi sıkarken telefonu çıkarıp arayana baktım. Özel bir numaraydı. Kaşlarım daha fazla çatılırken gözlerimi Asra'ya diktim. "Dışarı çıkma!" İstemsizce sert ve gergin çıkan sesim yüzünden donakalmıştı.

Hızla odadan çıkıp otelin terasına doğru yürümeye başladım. Elbette terasa çıkmayacaktım, bu orospu çocuklarının bizi takip ettiğini biliyordum. Vurulmayı, yanımda Asra varken vurulmayı göze alamazdım.

Terasa çıkmadan büyük pencerenin önünde boşta olan elimi cebime koyarak dışarıyı izlemeye başladım ve telefonu açıp kulağıma götürdüm. "Kimsin?" Soğuk ve otoriter çıkan sesimle göğsümü kabarttım.

"Asra'nın yanında ne işi var?" Beynimden vurulmuşa dönerken gözlerim kısıldı ve dudaklarım aralandı. Sesi tanıdık gelmiyordu ve Asra'yı biliyordu. "Onu nasıl yanına alırsın?" Sakin olmaya çalışarak "Kimsin sen?" diye ikinci kez sordum. Vücudum sinirden titremeye başlamıştı. Asra'yı biliyordu, geçmişi biliyordu. "Asra'yı senden alacağım Kunt, o kızı senin orospu hayatından çekip çıkaracağım. Göz göre göre kızı ölüme sürüklüyorsun ve buna izin vermeyeceğim, bu sefer değil." Sinirle elimi yumruk yapıp bağırmaya başladım. "Sen kimsin de benim olanı benden alıyorsun amına koyayım?" Telefondaki ses cıklıyordu. Tahminen otuzlu yaşlarında biriydi. "O kız senin değil, bunu çok iyi biliyoruz Kunt. O kızın kim olduğunu ikimiz de çok net biliyoruz." Yumruk yaptığım elimi duvara sertçe vurdum. "Sikerim seni orospu çocuğu. Onu benden kimse alamaz duydun mu? Tanrı bile onu benden alamaz."