Bölüm 3: Kahve rengi gözler

223 21 10
                                    

♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

Okurken, kulaklıkla, kısık sesle dinleye bilirsiniz...

Billie Eilish & Khalid- Lovely

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

BÖLÜM 3: KAHVE RENGİ
GÖZLER


Bu gün burada son günümdü.. çünkü, birazdan taksi gelecek ve bizi yeni evimize götürecekti...

Peki ben ? ben hazır mıyım gitmeye ?

Arkamda bıraka bilecek miyim o yaşadıklarımı. Yalnızlığımı, kendimle arkadaş olarak geçirdiğim onca günü, sonra Ercan’ın hayatıma girmesini, onunlayken mutlu geçirdiğim o anları, sonra hiç acımadan çıkıp ‘senden sıkıldım’ demesini, beni aldatmasını, unuta bilecek miyim bunları ? Bence ‘hayır’ ama en azından denemek istiyorum.

Ne olursa olsun, bana bunları kimse unutturamazdı..

Taksi geldi, eşyalarımızı ve bavullarımızı arabaya yerleştirdik, ve o sırada yine birinin beni gözetlediğini hissettim, aslının ailesi ile vedalaşıp, taksiye bindik ve gidiyoruz...

psikolojik olarak hasta ola bilir miydim acaba ?

Niye durduk yere birinin beni gözetlediğini his edeyim ki ?

Hoşça kal, eski günler, yalnız geçirdiğim günler, eski hayatım hoşça kal..

Ve Hoş geldin yeni hayatım. Umarım seni severim..

Bir kaç saat sonra..

Yeni evime varmama 25 dakika kalmıştı, çok yorulmuştum, yol boyu Aslı uyumuştu, bende Aslının uyurken komik fotoğraflarını çektikten sonra, günlüğümü yazmıştım, şimdi ise yolu izliyordum.

Günlüğüm çocukluğumdan beri yazmaya başladığım defterimdi, onu kendime bir terapi gibi görüyordum, söylemeye çekindiğim bütün duygularım, anılarım o defterde saklıydı.

Burası beklediğimden çok daha güzeldi, akşam olduğu için sokak lambaları teker-teker yanmaya başladı, çok güzel manzaraydı, diğer tarafımda deniz vardı, sanırım evimize giden yol sahilden geçiyordu, bu çok iyi arada gelip kafa dinleye bilirdim.

“Aslı hadi kalk.. az kaldı eve varacağız birazdan”

“O kadar uyudum mu ya.. tamam kalktım”

“Arabaya bindiğimizden beri uyuyorsun tatlım”

“of ama ben manzarayı izleyecektim..”

“Tamam, izlersin ne de olsa burada kalıyoruz bundan sonra” deyip gülümsedim ama içten bir gülümseme değil.

Daha şimdiden evimi özlemiştim... “Evet artık buradayız değil mi ya, yaşasın özgürlük, artık bir yere giderken annemden izin almak yok, çok iyi, şimdiden sevdim burayı”

“Öyle deme ailenin yeri başkadır... Neyse, geldik galiba bu bina...”

Caddenin iki tarafında da binalar vardı. Bizim önünde durduğumuz 8 katlı büyük bir binaydı, çok eski gibi durmuyordu ama yeni de değildi, dışarıdan hoş bir görüntüsü vardı. Arabadan indiğimizde ayaklarım tutulmuştu sanki..

Eşyalarımızı eve taşıdıktan sonra bizde eve girdik.

4cü katta kalacaktık. Küçük sevimli bir daireydi. İçeri girdiğimizde bizi küçük bir koridor karşıladı, koridor 3 tarafa ayrılıyordu sağ tarafta bir oda, sol tarafımızda bir oda vardı, koridorun sonu salona çıkıyordu, salon 2 yere ayrılıyordu bir tarafı mutfaktı, diğer tarafında ise koltuk vardı önünde küçük masa ve duvarda asılı olan televizyon vardı.

Peşimde Birisi VarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin