Lise Aşkı | Jungyeon/Joosu

bölüm6

Jooyeon sınıfın kapısını açtığı gibi Jiseok ve Seungmin onu kapıda gürültüyle karşıladı.

Jiseok ve Seungmin: EN BÜYÜK AŞIK GELDİİ! EN BÜYÜK AŞIK GELDİİ!

Jooyeon: Beyler sakin aa

Jeongin: Arkadaşlar hoca gelecek derse hazırlanın.

Bir süre sonra hoca içeri girdi. Hoca içeri girdiğinde Jooyeon her zamanki gibi uyumuştu. Fakat Jiseok, hoca girdiği gibi Jooyeon'un koluna vurmaya başlamıştı "Kalk çabuk kalk!".

Jooyeon uykulu gözlerle Jiseok'a baktı.

Jooyeon: Ne var yine ya?

Jiseok: Hocanın yanına bak. Birisi getirmiş.

Jooyeon Jiseok öyle deyince hocanın yanına baktı.

Jooyeon: Ee ne var bunda?

Jiseok: Hiç belki ders kaynar.

Jooyeon: Aa doğru. Kaynayan dersler uykudan daha eğlencelidir.

Hoca: Gençler bu sizden iki yaş büyük olan sınıftan Gunil. Kendisi okulumuzun temsilcisidir. Ama okul temsilcisinin yanında her sınıftan her yıl bir temsilci seçeriz. Gunil arkadaşınız konuşsun.

Gunil: Bu sene için sizin sınıftan temsilci olmak isteyenleri aday olarak yazacağım. Ama adaylar belli olmadan önce kurallardan bahsetmek isterim.

Gunil bu sınıf temsilciliği hakkında detaylı bilgiler verdi. Daha sonra aday olmak isteyen var mı diye sordu. İlk başta kimse aday olmadı.

Gunil: Aday olmak isteyen yok mu cidden? Bir kişi seçmek zorundayız ama.

Gunil öyle diyince Jiseok elini kaldırdı.

Jiseok: Ben olabilirim.

Gunil: Üstesinden gelebilir misin?

Jiseok: Elimden gelenin en iyisini yaparım.

Gunil: Peki müsait bir zamanda konuşalım.

Öğlen arası

Jiseok ve Gunil öğlen arası konuşmak için anlaşmışlardı.

Jiseok, Jooyeon, Jeongin ve Seungmin zil çalınca kantine indiler. Kantin o gün biraz boştu ve ferahtı. Bu, dörtlüye iyi gelmişti. Yemek almak için sıraya girip yemeklerini aldılar. Boş bir masaya oturdular. Masa altı kişilikti.

Dörtlü aralarında konuşarak Gunil'i beklemeye başladı. Derken Jooyeon bir anda hangi masaya oturacağı hakkında kararsız olmuş Jungsu'yu gördü. Jooyeon, Jungsu'yu o halde görünce dayanamayıp elini havaya kaldırdı ve seslendi

Jooyeon: HEY JUNGSU, YANIMIZA GELSENE!

Jungsu Jooyeon'u görünce gülümsedi ama yanında arkadaşlarının da olduğunu görünce biraz utandı. Yine de Jooyeon'un bu nazik isteğini geri çevirmek istemediği için hemen yanlarına geçti. Jooyeon ve Jeongin'in arasındaki sandalyeye oturdu ve dörtlüyle selamlaştı.

Jooyeon: Ben senin öğlenleri kantinden yemek aldığını bilmiyordum. Yani hiç görmemiştim aslında.

Jungsu: Olabilir. Kalabalık ortamları sevmem. Zaten kalabalık ve kapalı ortamlarda duramam. O yüzden genelde yemeğimi alıp sınıfımda yerdim. Bugün masaların çoğunun boş olduğunu görünce bir değişiklik olsun dedim.

Jooyeon: İyi yapmışsın. Bugün yemeğini yalnız da yemeyeceksin bak ne güzel.

Jungsu: Evet. Teşekkürler...