18.bölüm

74 2 0
                                    

anlamayanlarınız olmuş sanırım lavinin neden öyle dediğini şimdi ; lavinle mislina doğduklarından beri kardeş gibi büyüdüler gidip pat diye ben seni seviyorum diyemezdi ikiside diyemediler de zaten bu olaylar mislinanın patlama noktasına gelmesiyle gelişti umarım anlamışssınızdır amacımı :))

***

(Mercan)

Hafta sonu akşam saatleriydi ,ilaydanın evine gidiyordum. Okul kısıtlı bir ortam olduğu için fazla yakın olamıyorduk bende evine gitmek istemiştim. Babasıyla karşılaşır mıydım bilmiyorum kapıya gidince arıyacaktım ilaydayı. Evin dış güvenlik kısmına gelince arabayı durdurdular camı açıp ilayda için geldiğimi söyledim ama içeriye almadılar büyük ihtimalle babasının emrinden dolayıydı güvenlikte ki adama bakarak telefon rehberinden ilaydayı çaldırdım.

"Alo , ilayda evin önüne geldim ama güvenlikte ki kişiler almadı beni içeriye senin söylemen gerekiyormuş"

"Geldin mi ? Ah telefonu güvenlik abiye verir misin ben bi konuşayım "

Telefonu adama uzattığımda ilayda diyerek belirttim. İlayda ne söylediyse adam ikna olmuş gibi başını salladı ve  telefonu geri uzattı.

"Geçebilirsiniz efendim ilayda hanım onayladı"

Başımı sollayıp 'kolay gelsin' dedim ve iç bahçeye ilerledim, arabayı park edip indim. Evin kapısını çaldığımda ilayda hemen açtı. Beni görünce gülümseyip parmak uçlarında kalkıp boynuma sarıldı ellerim beline giderken sıkıca sardım. Açıkta kalan omzuna öpücük bırakıp doğruldum.

"Hoşgeldinn " diyerek sonunu uzattı bende gülümseyip "hoşbuldum " dedim ve saçına minik bir buse bıraktım.  "Babam iki günlüğüne bir davaya bakmak için seyahate çıktı yani tek biz varız evde görevlilerde yemekleri yapıp çıktılar"  beni kendiyle beraber yürütüp mutfağa getirmişti.

"Sen otur yemekler sıcak zaten sadece tabakları koyacağım " dedi bende başımı sallayıp sandalyeye oturdum. Elimi yanağıma koyup ilaydanın tabaklara yemek koymasını izledim  yüzümdeki oluşan gülümsemeyle.

İlayda  elindeki tabaklarla arkasını dönünce beni gördü ve duraksadı dudaklarını birbirine bastırıp kısık sesle sordu "böyle bakmasana " kaşlarımı kaldırıp "nasıl bakıyormuşum?"

"Çok güzel bir şey görmüş gibi " gülüşüm daha da büyüdü "öyle çünkü gördüğüm en güzel şeye bakıyorum "
İlayda dudaklarını dişleyerek bana bakarken ayağı kalktım sakin adımlarla ona ilerledim. Elimin birini beline atıp kendime çektim diğerini ise saçlarına çıkardım. Saçlarını minik minik tararken en güzel yeşilin tonlarını barındıran gözlerine eğilip öptüm sonra diğerini de öptüm.  Kızarmış yüzüne bakınca onu daha fazla utandırmamak için geriye çekildim elindeki tabakları alıp sofraya tekrar oturdum o ikimize dolaptan sprite çıkardı.

Yemekte kremalı mantarlı makarna vardı sevdiğim yemek olduğu için lezzetini çıkartarak yedim. Bardağın dibinde kalan son yudum'u  da içtikten sonra ağzımı silip geriye yaslandım.  İlaydanın açtığı konudan konuşuyorduk. Aklıma gelen fikri ilaydaya danıştım.

"Güzelim film izleyelim mi yemekten sonra?"

İlayda içeceğini bitirip "olur aşkım ben burayı toparlayayım sen seç filmi bende gelirim hemen " onu başımla onaylayıp tabağımı ve bardağımı tezgahın üzerine bıraktım. Salondaki koltuğa oturup kumandayı aldım netflix'e biraz göz gezdirdim ve seçmiştim geçenlerde ilayda ile izlemek için sakladığım filmi açmıştım Forgetten diye kore yapımı bir filmdi gerilim dram vardı.

İlayda elindeki tepsiyi masanın üzerine bıraktı ve yerleştirdi atıştırmalık yiyecek getirmişti. Geriye yaslandım ve kolumun altına aldım o ise göğsüme yaslanmıştı. Film başladığında ilgi çekici olduğu için izlemiştim sonra ilaydanın beğenip beğenmediğini anlamak için yüz ifadelerine bakmıştım sanırım sevmişti dikkatli bir şekilde izliyordu. Aklıma gelen mumzurluk ile kazağının kaymasıyla açığa çıkmış beyaz ensesine ıslak bir öpücük bıraktım.ilayda çok odaklandığı için bir an irkildi sonra başını bana çevirecekken çenesinden yumuşakça tuttum ve geri eski yerine döndürdüm. Bana alan açmak ister gibi başını öne eğdi daha da ortaya çıkan enseyle bir elimi kazağının içinden karnına yürüttüm ordan da göğüslerine.

İlaydayı koltukta uzanmasını sağladım ve bacaklarının arasına girdim. Dudaklarıma yönelip şehvetten uzak sevgiyi hissettiren öpüşmeyi başlattı. Ona karşılık verirken ellerim boşta durmuyor vucudunda geziyordu. Dudaklarından ıslak bir şapırtıyla ayrıldım. Kazağını üzerinden çıkardım ve karnına ıslak öpücükler bırakarak boynuna ilerledim. İz bırakacak şekilde sertçe öpüyor emiyor ve bırakıyordum o ise altımda kısık inlemeler bırakarak ellerini benim sırtımda dolaştırıyordu . Üstümdeki kazağı çıkardım ve salonun bir köşesine attım elim sütyenine gittiğinde duraksadım ve ona baktım "devam edelim mi yoksa duralım mı kendini baskı altında hissetme güzelim içinden ne geliyorsa söyle bana"  nefes nefese kalmış bir şekilde başını salladı.

***

İlaydanın odasındaki banyodaydık. Küvetin içine su doldurdum ve sabun attım köpürmesi için. Suya girdiğimde ilayda da kucağıma oturmuştu. Başını boyun girintime soktu ve sıkıca sarıldı. Dingin nefeslerini dinlemek huzur vericiydi...hayır aslında ilaydanın kendisi huzurlu hissetmeme sebep  oluyordu. Duş başlığıyla ilaydanın saçlarını ıslattım ve raflardaki şampuanlardan bi tanesini aldım. Kısa saçlarını şampuanla temzilerken ilayda yüzüme bakmak için kendini geriye çekti. "seni izlemek istiyorum devam et bende sana yapacağım " dedi.

Eline kendi şampuanını aldı ve saçlarımı köpürttü ne kadar dikkati saçlarımda gibi gözükse de yüzümü izliyordu sonra yüzüme eğilip dudaklarıma öpücük bıraktı hafif çekilerek tepkime baktı sonra aynı şeyi tekrar yaptı. Köpüklü ellerim beline gitmiş daireler çiziyordum.

Bir süre küvette oyalandıktan sonra temizlenip çıkmıştık. Beyaz bornozu üzerime geçirirken İlayda koşup yatağın üzerine atladı. Kollarını iki yana açıp yüzündeki sırıtmayla yatakta yattı. Bende yanına gidip yattım biraz sonra ilayda ayağa kalkıp dolabının önüne geldi önce bana sonra kendine kıyafetler çıkardı.Üstündeki bornozu çıkartıp yeni kıyafetler giydi arkasını döndüğünde yatakta bir elini yanağına koymuş sırıtarak kendisini izleyen beni görünce durdu ve güldü "manzaran güzel galiba?"

Bende yüzündeki gülümsemeyi kaybetmeden cevapladım "çok güzel bir manzara asla eşi benzeri yok " yanıma yaklaştı ve yüzüme eğildi gözlerime bakıp beni öpmesini beklerken kucağıma kıyafetleri bıraktı "üstünü giy aşkım " dedi ve banyoya tekrar saçlarını kurutmaya gitti bende hızlıca üstümü giyip peşinden banyoya girdim. Banyo mermerine oturdum "saçlarımı kurutur musun ?"

Başını sallayıp aralık olan bacaklarımın arasında yerini aldı sıcak hava saçlarımı kuruturken beni de mayıştırmıştı. Yatağa ilerleyip değiştirdiğimiz çarşafların içine girdik.

***

Smut yazmadığım için sanki küfür yemiş gibi hissediyorum... 🤡👍 Hava çok sıcaktı pek modumda değildim ders çalışmadan artan zamanda yazdım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 25, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

I'amour à première Vue // GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin