Sabah okulu olmadığı halde erken kalkan genç kız annesine selam verdikten sonra tek başına kahvaltı yaparak dışarı çıkmak için hazırlandı. Yolda yürürken sürekli olarak "Hangi yoldan gitmiş olabilirim? " düşüncesiyle hafızasını zorluyordu. " Okula git ondan sonra eve dönüş yolunu yürü. O esnada aklına gelir elbet hangi yola saptığın. " dedi kendi kendine konuşup ağır adımlarla ilerleyen Aylin. Bükük boynunu kaldırarak "Güzel fikir. " düşüncesi yer etti yüzüne gülümseme kondururken. Kafasında susmayan düşüncelere aldırış etmeden aklına koyduğu fikri uyguladı. " O hastane hakkında ulaşamadığım bilgilere ulaşacağım. " dedi sağ yumruğunu sıkıp sessizce konuşarak.
Çok geçmeden okul kapısının önüne vardı. Olayların yaşandığı zaman hangi istikameti kullandığını düşünmeye başladı. Gözlerini kapatarak derin nefesler aldı, gözlerini tekrar açmasıyla içgüdüsel olarak yürüdü. Etrafına bakarken tanıdık gelen şeyler gözüne çarptı, olduğu yerde durarak bakındı sağa sola " Ben burayı nereden tanıyorum. " dedi kendi kendine. Etrafa göz gezdikten sonra düştü zihnindeki jeton. "O adam, kendisini tutanlara bu meydanda bağırdı. Ondan ötürü burası gün gibi kalmış aklımda. " düşüncesi geçti aklının ucundan. Adımlarını yavaşlatarak yürümeye devam etti meydan boyunca. Her adımında tekrar tekrar yaşadı o anları. Akışa kapılmış olan genç kız adımlarını kesip kafasını kaldırınca hastanenin önünde buldu kendisini. " İşte burası! " dedi içten gelen bir ses tonuyla.
İçeri girip biraz dolandıktan sonra uzun boylu, ciddi ve kendisinden emin adımlarla ilerleyen birisine rast geldi. Aylin, onun arkasından hızla giderken " Pardon! " diye seslendi.
Kendisinin ve hemşirelerin olduğu koridordan geçerek odasına giden Doktor Bey arkasından tanımadığı bir sesin geldiğini işitti. Elleri önlüğünün cebinde, arkasına döndü usulca; peşi sıra gelen genç kıza karşı "Bu hanımefendi yolunu kaybetmiş olsa gerek. " düşüncesi içerisine girdi Aylin'in kendisine doğru hızlı adımlarla geldiğini görünce.
" Merhaba, " dedi Doktor Bey'i durdurmayı başaran Aylin.
" Merhaba. " diyerek karşılık verdi soğuk kanlılık ve şüpheyle.
Hızla soluklanan Aylin " Size bir şey sorabilir miyim? " diyerek konuya girdi.
" Tabii, sizi dinliyorum. " dedi Doktor Bey ellerini cebinden çıkarmadan.İstediği cevabı alan genç kız lafı daha fazla dolandırmadan konuya giriş yaptı " Dün buraya 'Ben deli değilim bana inanmalısınız! ' diyen birisi getirmişlerdi, o hâlâ burada mı acaba? "
"Genç hanımefendinin amacı yol sormak değil anlaşılan. " diye düşündü bu durumu beklemeyen Doktor Bey "Ne amaçladığının anlamanın en kolay yolu ona istediğini vermek gibi görünüyor. " düşüncesiyle başladı sözlerine " Evet, niye sordunuz, " dedi geri dönüt beklerken kendisine tüm dikkatiyle bakan genç kıza karşı " bir sorun mu var? " diyerek sonlandırdı cümlesini.
" Yok hayır, sadece onunla biraz konuşmak istemiştim de. " dedi yutkunarak konuşan, yanlış söz söylediğini düşünen Aylin.Ciddi duruşunu bozmayan Doktor Bey "Bu da nereden çıktı şimdi? Öyle elini kolunun sallaya sallaya gelip hastalarla görüşme yapabileceğini ona düşündüren şey nedir çok merak ediyorum doğrusu. " düşüncesi içerindeyken " Anladım ama maalesef görüşme yapmanıza izin veremem. " dedi.
" Ama neden? " dedi tüm merakıyla.
" Hasta gizliliğine esasen sizi görüştüremem. "
" Anlıyorum. " dedi Aylin "Görüşme ayarlamanın kolay olacağını kimse iddia etmemişti zaten ama en azından şansımı denemekte fayda var. " düşüncesiyle " Sadece beş dakika, çok sürmez. " diyerek ısrar ederken "Hasta gizliliği... Bilgilere ulaşamamamda bunun etkisi olabilir mi? " diye düşünmeye başladı genç kız.
" Bu durumun kurallara aykırı olmasından ötürü izin veremem. " diyerek kollarını göğüs hizasında bağladı Doktor Bey.
"Onu bir şekilde ikna etmem gerek. Yoksa ihtiyacım olanı alamayacağım." diye düşünmeye başladı görüşme konusunda ısrarcı olan ve bunun için her yolu denemeye hazır olan Aylin.
" Peki hiçbir çözüm yolu yok mu? " dedi "Son deneme belki inadını kırabilirim. " düşüncesi ve umudunu içinde barındıran Aylin.İnatla zorlayan gencin karşısında hastane içerisindeki makamını kullanmaya karar veren Doktor Bey " Kimliğinizi görebilir miyim? " dedi.
Ters köşe olan Aylin "Bu ne demek oluyor şimdi, böyle bir şeye hakkı var mı? " düşüncesine aldırış etmeden " Size kimliğimi göstermemin sebebi nedir acaba? " dedi sert bir tavırla.
" Ben bu hastanenin Başhekimi Doktor Kâmil, buradaki hastalardan herhangi birisiyle görüşme yapmak istiyorsanız onayımı almanız gerekiyor; tekrar soruyorum, kimliğinizi görebilir miyim? " diyerek sağ avucunu açtı ve Aylin'e uzattı. "El mahkûm ya kimlik ya hiç... " düşüncesinin ardından gönülsüzce kimliğini çıkardı ve Doktor Bey'e verdi.Doktor Kâmil istediği belgede gerekli gördüğü yerleri ve bilgileri kontrol ettikten hemen sonra "Üzgünüm ama görüşme yapmanıza izin veremem. " dedi.
" Ama neden? " dedi sinirleri bozulduğu halde belli etmemeye gayret gösteren Aylin.
" Birkaç tane neden sayabilirim. " diyerek kimliği genç kıza geri verdi Doktor Bey.
" Bekliyorum. " dedi kollarını onun gibi göğüs hizasında bağlayan, ukala bir sesle konuşan genç kız. Bunu beklemeyen Doktor " Anlayamadım? " demekle yetindi.
" İzin vermeme nedenlerinizi saymanızı bekliyorum. " dedi "Şimdi avucumdasın Sayın Doktor. " düşüncesinin getirmiş olduğu sinsi gülümsemeyi takınan Aylin.
" İlk olarak reşit değilsiniz. İkinci olarak; doktor, psikolog, psikiyatrist değilsiniz. Hangi amaçla görüşme yapmak istediğinizi belirtmediniz ve en önemlisi doktor-hasta gizliliği yani sizin anlayacağınız şekilde: Hasta mahremiyetinden ötürü hastayla irtibata geçmenize müsaade edemem. " dedi kendisinden emin gelen sesiyle.Az evvelki gülümsemesinin yerini beklenmedik durumun getirdiği üzüntüye bırakan Aylin " Evet, haklısınız reşit değilim veya doktor değilim ama bir araştırma yapıyorum, sosyoloji ve psikoloji üzerine. " diyerek kollarını çözdü.
" Araştırmanızda size başarılar diliyorum fakat tekrar ediyorum: Görüşmenize izin veremem. " kolları tekrar önceki yerini almıştı.
İstediğine ulaşamayan, hevesi kursağında kalan genç kız ilk olarak kimliğin yerinde olup olmadığını kontrol etti. Ses tonunu ayarlayarak " Peki. Sizi de rahatsız ettim, kusura bakmayın. İyi günler. " diyerek tokalaşmak için elini Doktor Bey'e doğru uzattı.
" Size de iyi günler. " diyerek Aylin'in elini sıktı Doktor Kâmil.Hastaneden çıkıp dönüş yolunu yürüyen Aylin tüm moralini kaybetmiş bir şekilde Doktor Kâmil'i ikna etmenin bir yolunun olması gerektiği düşüncesi aklında yer etmişti. Düşünceli ve yavaş adımlarla ilerlerken "Şu an bunu düşünemezsin, eve varmak üzerinsin." diye düşündü. Derin bir nefes almasıyla hızlandı. Kısa süre sonra eve dinç ama bir o kadar düşünceli girdi.
" Tatlım bir sorun mu var? Yüzünden düşen bin parça. " dedi kapıyı açan, bakışlarındaki ciddiyet ve düşünceli halini gören Alara Hanım.
" Çok da önemli bir durum değil. " dedi durumu örtbas etmeye çalışarak.
Kapıyı kapattı ve ayakkabılarını çıkaran Aylin'e döndü " Anlat bakayım ne var canını sıkan. " dedi.Annesinin yoğun ısrarları üzerine "Durumu kontrol altına almam gerek. Anneme hastaneden söz edemem. " düşüncesi içerisindeyken elinden geldiğince zaman kazanmak için oyalanmaya başladı. Çok sürmeden söze girdi " Yolda gelirken köpek yavrusu gördüm ve çok acıkmış duruyordu. Beni görünce de masum masum peşimden gelmeye başladı, yemek isteyen gözlerle bana bakıyordu ama üzerimde ona verebileceğim bir şey yoktu. O içimde kaldı, ona canım sıkkın biraz. " diyerek işin içinde sıyrılmayı umut etti.
" Anladım canım, üzme kendini başka sefer başka köpeğe mama verirsin. " dedi her zamanki güler yüzüyle.
Annesinden etkilenerek gülümsemeye başlayan Aylin " Haklısın anne. " diyerek oradan uzaklaştı."Bir şey gizlemeye çalışıyor gibi. " düşüncesi içerisine girdi sorduğu sorudan sonra Aylin'in tuhaf davrandığını gören Alara Hanım. "Ya da sadece konuşmak istemiyordur, çok da üstüne gitmem doğru olmaz. " şeklinde düşündüğü sırada aniden kendisini Aylin'in söylediklerini dinlerken buldu. "Peki madem Aylin, dediğin gibi olsun. " diye geçirdi içinden genç kızın odasına gidişini gözlerken.
Annesiyle arasındaki sohbetten sonra Aylin kapısının kapatıp, sırtını yaslayarak "Anneme o hastaneye gittiğimden bahsedemezdim, eğer söyleseydim bir daha benim dışarı çıkmama izin vermezdi. " diye düşündü. Derin bir nefes aldı ve üstünü değiştirerek dinlenmek için biraz kitap okumaya başladı. Kendisini okumaya kaptırmış yatağında otururken aniden gözü penceresine takılması sonucu havanın karardığını fark etti. Telefonundan saate baktığı zaman düşündüğünden daha geç olduğunu gördü. Okuduğu kitabı kapatarak masasına geçti, gün içerisinde yaşananları günlüğüne yazdı, yıldızlarla sohbet ettikten sonra direkt olarak uyumaya gitti zihni bitap düşen genç kız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kutuda Yaşayanlar
General FictionGenç bir kız, her şeyin bir kutunun içerisinde yer aldığını, yaşadıkları yerin "evren"den ziyade bir kutu olduğuna inanmakta. Evrenin nasıl oluştuğuna dair araştırmalar yapan Aylin daha fazla bilgi elde edemediğini ve bir yerde tıkandığını fark ediy...