Kutuda Yaşayanlar

14) İtiraf

Annesine kapıyı açan genç kızı gören Burskar'ın içinden "Yarın kalan sorularına cevap alacaksın, ondan sonra beni tekrar göremeyeceksin. Görsen bile hiçbir şey eskisi gibi olmayacak." düşüncesi geçti.

Gece Aylin'in uykuya dalması güç oldu, bunu fark eden Niryaki onun uyuması için zihnine girerek bir kez daha grito nole gösterdi. Aylin bir mezarın önünde tek başına duruyor, konuşuyor, kendisini ağlamamak için zor tutuyordu.

Genç kız sabah uyandığında gece gördüğü rüya için ilk başta Burskar'ı suçladı, bir süre sonra aklına "Burskar rüyalarıma müdahale ettiği zaman kendisi hakkında bilgi verirdi ama bu sefer öyle olmadı. Peki neydi o rüya? En iyisi okula hazırlanırken ne olduğunu düşün." düşüncesiyle yataktan kalkarak pencere önüne geldi. Pencereyi açarak derin bir nefes aldı, dışarıyı seyrettikten sonra pencereyi kapatıp odadan çıktı. Annesiyle selamlaşıp çantasını toplamak için tekrar odasına geçti. Çok geçmeden okul kıyafetlerini giyerek çantasını omzuna aldı, evden çıktı.

Yol boyunca Burskar'la konuşulanları düşünmemeye, dikkatini dağıtmaya çalıştı. Okula vardığı zaman her ne kadar zihnini tam olarak boşaltamasa da derslere güç bela odaklanmayı başardı. Okul bitince her zamanki yerde Burskar'la görüştü, pek konuşmadan parka geçerek bir yere oturdular.

Aylin direkt olarak söze girdi sert ve kesin konuşarak " En son, ben seni gördüğüm zaman bana neden bir şey olmadığını anlatıyordun. "
"Sınırlarını gittiği yere kadar zorla bakalım neler olacak." diye düşünen Burskar konuşmaya başladı " O gece görürde sorunun yoktu ama harennanda bir aksaklık çıktı. " çantadan çıkan not defterini tanımasıyla biraz bekledi. Aylin'in tam olarak hazır olduğunu gördüğünde " Uzaya karşı ilgili olduğun için herannan astronomi bilimi konusunda donanımlıydı bundan dolayı oluşan arızayı, aksaklığı düzeltmem zor olmadı. Eğer düzeltemeseydim senin de akıl sağlığını kaybetmen olasıydı. "

Hem not alan hem de konuşan genç kız " Anladığım kadarıyla diğer hastalara yardım etmeye çalıştın ama yeteri kadar bilgileri olmadığı için elinden bir şey gelmedi, doğru mu? " sözlerinin ardından kafasını kaldırarak Niryaki'ye baktı.
" Evet, öyle. Başka hususlar da var tabii ki. "
" Ne gibi mesela? " kalemi elinde çevirmeye başladı.
" Harenna bir yerden sonra mekanik bir şey. Bundan dolayı arıza olduğu zaman yedek parçalarla veya başka yöntemlerle düzeltilmesi gerekir. " sözleri "Farklı bir teknoloji kullanabilir miydim acaba? " düşüncesiyle son buldu.
Aylin'in dürtüklemesiyle kaldığı yerden devam etti " Diğerlerinde olan sorunun çözümü için gerekli parçaları ne kadar arasam da temin edemedim. Elime ulaştıkları zamansa artık çok geçti."
Burskar'a şüpheyle bakan Aylin " Ne demek istiyorsun? " diyerek cevabın devamını bekledi.
" Parçaları, ihtiyacım olan malzemeleri bulduğum zaman harenna artık ele gelmez vaziyetteydi maalesef. "

Kaleminin ucunu defterine vuran genç kız Burskar'a karşı suçlayıcı bakışlar atarak " Neden böyle bir duruma karşı hazırlıklı değildin? " dedi.
" Unuttuğun bir nokta var: " diyerek sözlerine başladı bakışları gören Burskar " Nişkiler ölümsüz olacaktı. Bu olsaydı eğer harennanın bozulması veya nişkilerin ölmesi söz konusu olmayacaktı. Eksik ölçekli netrolilyus etkisi yine kendisini gösterdi bozulan harennalarla."
" Bende öyle bir durum oldu mu? "
" Sendeki sorun basit olduğu için hemen düzelttim. "
" Anladım. Peki bunun yaşanmaması için hastaların beynine gerekli ya da yeteri kadar bilgiyi kendin öğretemez miydin? "
" Harenna bilgiyi kendisi öğrendiği sürece kalıcı olur, başarılı bir şekilde işlev gösterir. Hâl böyle olunca müdahalede bulunsam işe yaramazdı. Bundan ötü yine harenna bozulurdu. "

Notlara yeni sayfadan devam ederken " Hmm... Anladım. Bu seferki basit bir soru olacak belki ama merak ediyorum: Uyumayan insanların uyumasını sağlıyorum, demiştin; bunu nasıl yapıyorsun? " dedi.
" Zihinlerinin içerisine giriyorum. "
" O nasıl oluyor? " dedi yazdığı şeyi anında kesip, defterin köşesine gözlerini sabitleyerek.
" Ben olduğum yerde duruyorum, benim zihnim karşı tarafın zihniyle senkronize oluyor; bu durumda da ben istediğim şeyi karşı tarafa yaptırabiliyorum. Karşı taraf, derken nişkilerden söz ediyorum.
Zihnine girdiğim nişki benim istediğimi yaptığı zaman neden yaptığını bilmiyorum, iç güdüsel olarak yaptığını sanıyor. "
Dirseği banka dayalı, eli çenesinde konuşan Aylin " Doktor Kâmil'in hastalarla görüşmeme izin vermesi için bunu yaptın öyleyse? " diyerek tahmin ettiği şeyin doğrulunu teyit etmek istedi.
" Evet, bunu sana söylemiştim sanki. "
" Olabilir ama tam anımsayamadım, çok fazla şey anlatıyorsun. " dedi çocuksu sesiyle.
" Çünkü çok fazla şey soruyorsun."
" Konuyu dağıtmaya çalışma da şunu soruyu da cevapla: Neden öyle bir şey yaptın? " aldığı cevaptan sonra bozulan Aylin durumu uzatmadan konuşmayı sürdürdü.
" İyi peki. Sorunun cevabı: Araştırmanda sana yardımcı olabilmek için, sana bu sebebi söylediğimi hatırlıyorum. "
" Söylemiş ol ya da olmaz fark etmez, merak ettiğim için soruyorum. "