•1• Evine Hoşgeldin

305 97 62
                                    

Gece gözlerimi bir gürültü ile açtım. Yan odadan gelen annemin çığlığı olmasa bile uyandıracak bir gürültüydü bu. İki el silah sesi... Bir anda yattığım yataktan doğruldum. Kafamı kaldırmamla odama giren adamı görmem bir oldu. Elimi savurmama fırsat bile vermeden silahını bana doğru doğrulttu. İçeriden hala sesler gelmeye devam ediyordu. Bir kişi olmadıklarını anladım. Silahı bana doğru dogrulturken:
- Sakın bi aptallık etme! Annenin yaşamasını istiyosan elin kolun rahat durucak. Anladın mı beni Derin!

Bu manyak adımı nerden biliyordu ve kimdi. Günün birinde bunun olabilme ihtimalini hiç düşünmedim diyemem.
Bir gün bu gücün başıma bir şey getireceğini biliyordum.

Korkuyla başımı onaylar biçimde salladım. Başıma silahını dayayıp kocaman cüssesiyle kolumdan tuttu. Zihnimle silahı elinden uçurup kontrol edebileceğimi biliyordum. Belli ki o da biliyordu. Tam silah elinden düşmek üzereyken kafama bir şey geçirdi ve yere yığıldım.
.............................

Zar zor gözlerimi araladım. Yattığım yerden doğruldum. Bir odanın içindeydim. Gri duvarları olan bu odada baygın yattığım koltuk ve bir kitaplık dışında hiç eşya yoktu. Birde demir kapı vardı. Duvarın teki cam duvardı. Ayağa kalkıp cama yaklaştığımda beni izleyen gözler olduğunu farkettim. Benim yaşlarımda iki çocuk beni merakla , sanki yeni kurbanlık koyunmuşum gibi izliyordu. Acaba bunlar benim üzerimde deney mi yapacaklardı. Bu inceleme bundan olsa gerek diye geçirdim içimden. İçlerinden biri bana gülümsedi. Bana gülümseyen esmer tenli kahverengi saçlı bir çocuktu. Diğeri ise sarışındı. Masmavi gözlerini bi an olsun üstümden çekmiyordu.

Of nereye düşmüştüm ben burası neresi, annem, kardeşim nerede ? Ben delirmek üzereyken demir kapı büyük bir gıcırdamayla açıldı. Adımlarımı geriye doğru atarak kapıdan uzaklaştım. İçeriye 35-40 yaşlarında bir adam girdi. Üstünde gömlek vardı ve şuan bunu düşünmek saçma ama yaşına göre fazla yakışıklıydı.

 Üstünde gömlek vardı ve şuan bunu düşünmek saçma ama yaşına göre fazla yakışıklıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Adımlarımı daha da geriye doğru atmaya başladım. Gücümü kullanmayacaktım. İstesem belki ondan kurtulabilirdim ama bu odanın bide dışarısı vardı ve ben dışarıda beni neyin beklediğini asla bilmiyordum.Bu yüzden en mantıklısı ona gücümün olmadığını kanıtlayıp beni bırakması için yalvarmaktı.

Bana doğru yaklaşmaya ve beni süzmeye başladı.

-Uzak dur benden!
-Hala neyi beklediğini merak ediyorum.

Yüzünde muzip bir gülüş belirdi. "Ne demek istiyosun sen, açık konuş."dedim sesimi yükselterek.

-Telekinezi gücün olduğunu biliyorum Derin. İstesen beni durdurabilirsin.

"Annem nerde ona naptınız?!" diye bağırdım. Güçlü durmak için kendimi zor tutuyordum.

-Annen iyi. Şimdilik bu kadarını bilmen yeterli.

-Ne istiyosun benden!? Ailemin suçu ne!?

Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.

-Aileni düşünme. Her şey senin güvenliğin için. Seni korumak için bunu yapmam gerekiyordu.

-Ya sen kimsin aminakoyim!? Sen kimsin ki beni kimden koruyorsun?

Bı anda donup kaldı. Beni sakinleştirmeye çalışır gibi bı yüz ifadesiyle " Ben doktor Mehmet Karan. Sakin ol her şeyi anlatacağım."

-Anlat!

- Gücünün kaynağını hiç merak ettin mi Derin? Neden ben böyle doğdum, herkese normal bı yaşam veren hayat neden bana bunu sundu.

Bir yandan konuşup bir yandan etrafımda dönmeye başladı.

-Yıllar önce sana biri bı kötülük etti. Bir doktor. İsmi Hakan. Bu adam kalp hastalığı olan bebekler üzerinde bir deney yaptı. Zamanında annen ve baban seni bu doktora tedavi olman için götürmüştü.

-Bebekler mi?

-Evet bebekler Derin. Yani senin gibi özel başkaları da var. Ama hepsinin gücü farklı tabi. Deney yaparken herkesin kendi genetik kodlarıyla oynadı o alçak. Derin seni korumam gerek. Burada o diğer çocuklarla birlikte kalacaksın. Burası senin yeni evin.

Yaşadığım şoku belli etmemeye çalışıyordum. İçimden bir tarafım mutlu bile oldu. Yıllarca kendimi ucube gibi hissettim. Hep dünyada tek farklı olan benim sanıyordum. Bu başta kulağa güzel gelse de bu güç insan için bir lanet. Normal olmak için nelerimi vermezdim ki.

Yine de her ne kadar burda daha az ucube olduğumu hissetsem bile burada kalamam. Bu adama güvenmiyorum ve buradan çıkmam gerek.

-Benim gücüm falan yok. Nolur bırak beni gideyim.

Söylediği onca şeyin boşuna gittiğini anladı ve kaşları çatıldı.

-Hala neyi uzatıyorsun. Biliyorum her şeyi ve sana seçenek sunmuyorum Derin. Burada kalacaksın. Bu ailen için de daha sağlıklı. Onların başına bir şey gelsin istemiyorsan burada kalacaksın!

Adımlarıyla benden uzaklaşmaya başladı. Ve bana doğru arkasını dönerek adımlarını durdurdu.

-Aileme asla bı şey yapmana izin vermem.

Önüne, bana doğru dönüp gülümsedi.

-Napabilirsin ki?

Beni yükseltmeye çalıştığının farkındaydım. Böyle yapıp kontrolümü kaybetmemi sağlayacak kaybedince gücümü görecekti. Yine de şu yaşadığım şeyler bile o kadar olağanüstü iken bu adamın yapabileceklerinin sınırını bilmiyordum. Evime silahlı adam yollayan biri her şeyi yapabilirdi ve bu da beni deli gibi korkutuyordu.

"Ne çeşit bir doktorun silahlı adamları ve böyle evi olur?" dedim.

-Eğer kurallarıma uymazsan ne çeşit olduğunu görürsün.

Bana doğru adımlar atmaya başladı.
-Biliyor musun annen de aynı senin gibi inatçı. Dün bizim adamları biraz zorlamış kızımı vermem diye.

-Sakın! Duydun mu beni seni ? Seni kendi ellerimle gebertirim!

Gülümsedi.
-Nasıl gebertirsin? Bu arada baban öldükten sonra çok üzüldün mü Derin?

"Kapa çeneni!" diye bağırdım. Bunları nereden biliyordu. Hayatıma dair her ayrıntıyı nasıl bilebilirdi.

Sinirden ellerim kendiliğinden ona doğru kalktı. İrademi kaybetmeye başlıyordum.

-Merak etme ben anneni asla yanlız bırakmayacağım.

Gözüm döndü ve kontrolümü kaybetmeye başladım. Arkamdaki koltuk birden havalandı. Tam ona doğru çarpacakken eğildi ve koltuk o süratle karşımdaki duvarı yıktı.

Beklentisinden fazla bir şeyle karşılaşmış olacak ki demir kapıya doğru yöneldi. Süratle odadan çıktı ve odaya yine silahlı adamlarını saldı. Hem yaşadığım şeylerin şokundan hemde kendimi hiç bu kadar tutmamamdan olsa gerek gücüm benim iradem dışı davranmaya başlamıştı. Odadaki kitaplık adamların üstüne doğru uçtu. Camdan bakan çocuklar şaşkınlık içinde bana bakıyordu.

Ve sonunda beklenen şey oldu. Gücümü çok kullandığım için bı anda yere düştüm. Odaya yeni yollanan adamlar beni kolumdan tutup sürüklemeye başladılar. Bir yandan bağırıyor bir yandan kucaklarında çırpınıyordum.

-Bırakın lan benii!!!!

Koridordan yani beni camın arkasından izleyenlerin önünden geçtik. Bana bakıp kendi aralarında bir seyler konuşuyorlardı. Konuştuklarından tek duyduğum şey "Hayırlı olsun nur topu gibi bir delimiz daha oldu"

VEEEE BİRİNCİ BÖLÜM SONUUU✨✨
UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR BU İLK YAZMA DENEYİMİM O YÜZDEN BİRAZ HATALAR , EKSİKLİKLER OLABİLİR KUSURA BAKMAYIN 🙏🙏 KARAKTERLERLE İLGİLİ GÖRSELLERİ EKLİYORUMM yorumlarınızı bekliyorum💗💗💗💗





İlk 12Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin