3 gün çabucak geçmiş ve o karanlık güz gelmişti daha hava yeni aydınlanırken motoruma binip mezarlığa doğru son hız sürmeye başladım yolda açık bir çiçekçi bulup onun en sevdiği çiçekler aldım ve mezarlığa motorumu sürdüm .
mezarlığa ulaşınca motordan indim ve çiçekleri elime aldım mezarlığın siyah semir kapısını ittirerek açtım ve ezbere bildiğim mezarlığın önüne geldim . şimdiden gözlerim dolmuştu derin bir nefes aldım ve gülümsedim ' annem ben geldim sorin seni çok özledim neler odu tahmin edemezsin öz ailem beni buldu ve yanına aldı meğerse daha bebekken kaçırılmışım donarak ölmem için bir çöpün yanına bırakılmışım ' dedim ve biraz daha onunla konuştum en sonunda mezarını temizledim ve mezar taşını öptüm ve anneme veda ederek oradan ayrıldım ve sahilin dibindeki kulübeye sürdüm yolda markete uğradım ve ihtiyacım olan şeyleri aldım .
sonunda varmıştım en çok huzur bulduğum yerlerden biri kulübeye girip dolaba aldığım şeyleri yerleştirdim ve bir bira ve cips çıkarttım ve kulübeden çıktım ve denizin dibindeki kayalıklara doğru ilerledim ve oturdum önce cipsten ir kaç tane yedim ve birayı kafama diktim saat 6ydı .
bira içip denize bakarken o görüntüler bir kez daha zihnime doluştu gözümden bir yaş daha aktı annem canımın içi her şeyim beni korurken ölmüştü acı içinde o lanet adam yüzünden 6 yaşında evlatlık alınmıştım ilk yıl her şey güzeldi ta ki o babam olucak adamın bana dokunmaya çalışmasıyla defalarca taciz etmiş ve yine tecavüzün eşiğinden dönmüştüm en sonunda ise şiddet başlamıştı , sadece ben değil annemde şiddete kurban gidiyordu bir gün o sarhoş geldi ve beni acımasızca dövmeye başladı o zaman uyuyordum annemde öyle gözlerimi acı içinde açmıştım ve çığlık çığlık çığlınaydım annem uyanmış ve o canavarı dur durmaya çalıştı canavar en sonunda öyle sanıyorduk mutfağa gidip bir bıçak alıp gelmişti annem can havliyle bana siper olmuştu sırtından defalarca bıçaklanmıştı .
kan her yer kandı annem çok kanıyordu canı acıyordu biliyordum ama bana gülümsedi v korkmamamı söyledi melek olup uzaktan beni izleyecğini söyledi ve zorlanarak ayağa kalktı ve sırtındaki bıçağı zorlukla çıkardı ve o canavarın yanına gitti ve bıçağı onun kalbine sapladı ve ikisi de birlikte düştü ve gözleri kapandı ' ANNEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEE' diye haykırdım annemin bedenine sarıldım dış kapı kırıldı içeriye polisler girdi benim söylediğim şey ise ' anne annem melek oldu ' deyişimdi. hıçkırarak ağlıyordum polisler annemi benden almaya çalışıyordu ama izin vermiyordum bırakmıyordum bağırıyordum en sonunda sakinleştirici iğne vurulmuş bana hastanede gözlerimi açışım ve sadece ' annem melek oldu ' diye sürekli mırıldanışım 1 yıl boyunca psikolojik tedavi gördüm ve okula gidemedim travmayı atlattım ama ruh gibiydim defalarca intihara girişimim .
sonra bir çocuğu sevdim beni hayata bağladım tüm ilklerimi onunla yaşadım ama ona sürpriz yapmak için gittiğimde beni aldattığını görmek bir yara daha açmıştı bu sefer kendimi dışarıya kapadım ve bir kez daha yıkılmamak için spora gittim sağlıklı beslendim ve istediğim şeyleri yaptım sonuç ise şuanki ben bundan memnunum kim ne derse desin .
biram bitmişti her zaman yaptığım gibi cebimden kağıt ve tıpa çıkardım kağıda istediğim her şeyi yazdım ve şişeyi tıpa ile kapattım ayağa kalkıp uzağa fırlattım ve kumların üzerine uzandım hava soğuktu ve bu işime geliyordu .
yavaşça gözlerimi kapattım azda olsa uyumak istiyordum
evet yeni bölüm geldi biraz kısa oldu ama daha sınava çalışıcam lanet olsun sınavlara ne gereksiz şeyse
neyse kendinize iyi bakın çikitalalarım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SORİN AHZER (DÜZENLENECEK)
ChickLitsorin bir zamanlar soğuk bir kış günü bir çöpün kenarına terk edilen bir bebekti tesadüfen ir yabancı onu buldu ve yetim haneye teslim etti ama teslim ederken isminin sorin olmasını istedi . o bebek şuanda 17 yaşında ve çokta kolay olayan bir hayat...