Kayra gördüğü yüzle bir of çekti diğer beden arabaya girdi.
"Neden beni izledin Berk?"
Berk bıkkın bir suratla ona döndü tam ağzını açacakken Kayra konuşmaya başladı.
"Yoksa benim mi casus olduğumu düşünüyorsun."
Berk gülüşünü tutamadı ve sesli bir şekilde güldü. bu durum ender bir şeydi.
Berk kendine geldiğin Kayranın sorusuna cevap vermeye başladı.
"Eğer senden şüphelenseydim şuan pasaportumu almış Kanada'ya kaçmaktaydım."
Kayra anlamadığı belli eden bir boyun hareketi ile açıklama istedi.
"Canıma susamadım. Kısaca senden şüphelenmiyorum senin şüphelendiğin kişiyi öğrenmek için buradayım."
o an taksiyi süren ancak içinde korku olan şoför sadece sessizce arabayı sürebiliyordu.
"Neden sana şüphelendiğim kişiyi şöyleyim."
"Çünkü sadece senin o kişiden şüphelenmen onun suçlu olduğunu kanıtlamaz."
"Tunç"
"Neden?"
"Nedeni bana kalsın."
"Kayra sana güveniyorum umarım hata yapmama neden olmasın."
"Bilemesin ancak ben hiç birinize güvenmiyorum."
Taksi durmuştu. Kayra parayı ödeyip hızlıca arabadan çıktı. Berk derin bir nefes alarak boş gözlerle eve baktı tam evin kapısını çalacakken bir motor sesi duyuldu. Kayra sessi tanıdı ve hemen arkasına döndü aynı şekilde berkte döndü. ikisinde de şaşkınlık belirtisi vardı.
Motor durdu ve kaskı çıkarınca yüzünü görmüş oldular. Kayra elini yumruk yapmış sıkıyordu.
Çünkü motoru getiren kişi...
Tunç'tu
ikilinin yanına gitti ve evin zilini çaldı. Sonra Kayra ve Berk'e dönüp gülümseyerek
"Sonunda gediniz yoksa Müge Anlı'ya çıkacaktım...Niye bana öldürecek gibi bakıyorsunuz."
Kayra avucu açıp Tunç'a uzattı.
"Haa... O mesele."
Motosikletin anahtarını kayranın avucuna koydu.
"Bu konu konuşulacak ancak şuan Yağız kapıyı açacak"
deyip anahtarı cebine koydu. Kapıyı Yağız açıp bir oh çekti.
"İnsan bir mesaj atar üçünüzde beni yalnız bıraktınız..
o arada kapının yanında hemen belirdi Dila
"Onu sattınız anladık ama ben ya bensiz nasıl tüyersiniz."
Tunç kıkırdayıp
"Sarhoşken ki halini hatırlasan... Hem bedava pembe dizi izlemiş oldun."
Yağız gözünü kısarak
"Ha ha çok komik."
"İçeri geçmeyi düşüyor musunuz yoksa ben evime yani beni bekleyen yatağıma mı gideyim."
"Uykulu Berk çok şirin."
Dila'nın dediği şeyle herkes gülmüştü. berk ise sinirlenmişti.
"Anladık en küçüğünüz benim ancak Dilacığım bunu bana söylerken aramızdaki 15 cm'den fazla yükseklik farkını hatırlatmam mı gerek."
"Bu daha eğlenceli Suna vs Kayra savaşlarından sonuç olan kazanan hiç değişmiyor."
"Harbi suna nerde?"
"İçeride uyuyor."
Sonunda içeri geçmişlerdi oturmuş konuşuyorlardı.
"Kayra nereye gitmiştin."
Berk bu soruya cevap vermek için hazırlanan Kayra'ya döndü. Berk Kayra ağızını açamadan
"Eski bir suçluyu gördüğünü düşünmüş kontrol etmek istedi ceza evinden mi kaçtı yoksa cezası mı bitti diye beni arada bende gittim Çünkü benim baktığım bir davaydı."
Dila
"Hmm...Peki ne oldu sonuç olarak."
"Oydu ancak yakın zamanda cezası bitti ve serbest kaldı."
Yağız aklındaki soru işaretini gidermek için soru sordu.
"Motosikleti neden aldın ve Tunç neredeydin?"
"Tunçtan ben istedim."
"Neden Kayra?"
"Çünkü akın zamanda Emniyetin otoparkında yakın zamanda bir iki arabanın tekerini delmişlerdi benimde içime sinmedi ve Tunçtan almasını istedim."
"yapan kişi yakalanmıştı."
"Tek kişi olduğu düşünmüyorum şahsen."
"Sen öyle diyorsan."
"Suna burada uyusun bende Dila'yı bırakayım Berkte Tunç'a kaldı."
"Aynen benimde uykum geldi yarın masamdaki kahve bardaklarını toplamak yorucu."
herkes eve dağılmıştı bende Dila'yı evine bırakmaktaydım.
"Kayra sana söyleme gereken bir şey var."
motosikletle ilerlediğimiz için yüksek konuşuyorduk.
"Ne oldu Dila?"
"Kayra ben Tunçtan hoşlanıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-SADECE BİR GÖREV-
Mystère / Thriller! Yüksek seviyede kan ve vahşet içerir! Bir çok kişinin ölümünden sorumlu olan bir çeteye sızmaya çalışan gizli görevdeki bir gizli polisle mafya liderinin soluksuz hikayesi