Kağıdı açtım,bir numara.Ama farklı.+39 ile başlıyor.Telefonumu alıp hemen kontrol ettim.İtalya.İtalya'ya mı gitmiş?Buldum!Kimin numarası ki bu?Kutay'ı aradım.
-"Esin noldu bi sorun mu var?"
-"Hayır hayır,şey.Ben galiba bir şey buldum."
-"Ne oldu?"
Arkadan Ezgi'nin sesi geldi.
-"Nolmuş?"
-"Ben Gökhan'ın cebinde bir numara buldum,ama +39 ile başlıyor.İtalyanın koduymuş."
Biraz sustu.
-"Yani,Gökhan İtalyanca biliyor,oradan bazı arkadaşları var,onlardan biri olabilir.Babası hangi ülkede onu da bilmiyorum babasının numarası da olabilir."
-"Kumsal'ın da olabilir."
-"Sanmıyorum."
-"Gökhan İtalyanca mı biliyor?"
-"Evet."
-"Neden?"
-"Bilmiyorum öğrenmiş küçükken."
-"İtalya'ya gitmiş olabilir mi?"
-"Neden olmasın?"
-"Ama hangi şehir,evleri falan var mı?"
-"Olabilir babasının her yerde bir şeyi var."
-"Numarayı arayacağım."
-"Tamam,haber ver."
-"Görüşürüz."
Kapattım ve aradım numarayı.Heyecandan kalbim çok hızlı atmaya başladı.Çalıyordu,çaldı,çaldı.Ama açılmadı.Telefonu fırlattım sinirle.Geri döndüm yatağa ve yattım.
Uyandığımda okula gitmeye karar verdim.Taksi çağırdım ve gittim.Gökhan'ın arabası hala otoparkta.Anahtar da var,kullanmayı hala öğrenemedim.Derse girdim ve boş bir yere oturdum.Odaklanmaya çalıştım.Okulu Gökhan'ın babası ödüyor,en azından bu konuda mahcup olmak istemiyorum ve başarılı olmak istiyorum.Tüm hüznümü bir kenara bırakıp dersi dinledim.Mola verdiğimizde kafeteryaya doğru gidiyordum ki Kaan geldi peşimden.
-"Hop hop dur."
-"Noldu?"
-"Asıl sana ne oldu?"
-"Bir şey yok."
-"Belli."
-"Sadece kötü bir gün."
-"Anlatmak istersen-
-"Sadece yalnız kalmak istiyorum."
Dönüp arkamı gittim.Sessiz bir yere gittim.Yeniden aradım Gökhan'ı.
Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen sinyal sesinden sonra mesaj bırakınız.
Yutkundum.
-"Merhaba,dinliyor musun bilmiyorum ama ımm,sadece...Neredesin bilmiyorum,bilmemi de istemiyorsun,bi ilişkimiz var mı onu bile bilmiyorum.Hemen çekip gidecek kadar zayıf birisi olduğunu da bilmiyordum.Hep ben zayıftım değil mi?Hep bendim yardıma ihtiyacı olan.Görüyorum ki ben senden çok daha güçlü biriyim.Ben hiçbir zaman çekip gitmedim,hiçbir zaman seni yalnız bırakmadım.Bu beni ikinci yüz üstü bırakışın.Bu şekilde kendini hayatımın merkezi yapıp sonra da gitmeye hakkın yok tamam mı?Bi açıklamayı bile layık görmedin bana Gökhan.Hislerin bittiyse bana bunu söyleyebilirdin, ben- duraksadım,nefesim kesildi.Galiba ben seni çok yanlış tanımışım."
Kalbime kazık saplanmış gibi bir his.Böyle bir anda boşluğa düşerya insan.Asansörün ipleri kopmuş da hızlanarak aşağı düşüyormuşsun gibi.Tam olarak bu duygularımın hali.Kapattım telefonu ve ağlamaya başladım.Sinirlerim gerçekten çok bozuldu.Sinirle yeniden aradım.
Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen sinyal sesinden sonra mesaj bırakın.
-"Ya sen ne kadar alçak ne kadar bencil bir insansın ya!Gökhan tekim ben tek!Hep tektim!Geldin girdin hayatıma sana bağlandım,biliyorsun hem de çok bağlandım.Ya benim senden başka kimsem yok,en iyi sen biliyorsun.Kimsem yok başka.Ben yalnızlığıma alışmışken beni bu şekilde bırakman ne kadar alçakça ya!Biz tüm o bokları beraber yedik.Beraber kaçtık beraber eğlendik beraber güldük beraber ağladık!Bundan sıkıldıysan gel geç karşıma,adam gibi de ki Esin ben senden sıkıldım,eskisi gibi olamıyorum,bitirelim.Kendime zarar vermemden mi korktun anlamıyorum ki!Benden adam akıllı ayrılsaydın s!kt!r olup giderim hayatından bir daha da görmezdin beni.Önce bıraktın beni gittin başka birinin kollarına sonra yok eski sevgilimdi şöyle eskiye döndüm böyle eskiye döndüm özür dilerim Esin.Açıklama yaptın da ne zaman affetmedim Gökhan ya!Açıklama yapıp ayrılsaydın benden,çocuk değilim bırakma nolur diye yalvarmam karşında!Sen gerçekten çok bencil çok kötü birisin ya!Ne hakkın var bunu bana yapmaya ya!Ben tek başıma hamile kalmadım ama tek başıma aldılar bebeği benden!Sen ne kadar üzüldüysen ben daha fazla üzüldüm ya neyini anlamıyorsun!Hata yaptım!Korktum!Neden bu öfken bu kinin ya neden!?Ama sana bir şey söyleyeyim mi!Senin karşında dünkü yardım ettiğin sahip çıktığın küçük kız yok.Ben seni nereye gittiysen bulucam,karşıma geçeceksin,diyeceksin ki bana,yüzüme!Ben ayrılmak istiyorum,ondan sonra ben de çekip gidicem.Bi daha hayatının sonuna kadar görmeyeceksin beni.Olması gerektiği gibi!"
Ağlamıyorum,ağlamamalıyım.Durdurmalıyım kendimi,nefes al...Tuvalete gittim,ellerimi yıkadım,boynuma sürdüm ıslak ellerimi.Sakinim.Çıktım dışarı,kafeteryaya geçtim ve bir kahve aldım.Birkaç dakika sonra Kaan geldi yanıma.
-"Daha iyi misin?"
-"İyiydim,yalnız kalmak istedim sadece."
-"Sevgilinin adı neydi?"
Gülümsedim,hala sevgilim mi ben bile bilemiyorum.
-"Gökhan."
-"Sorunlarınız mı var?"
-"Kimin yok?
-"Esin bak,bir şey varsa bana anlatabilirsin.İyi gözükmüyorsun uyudun mu gece?"
-"Evet yorgunum sadece."
-"Gökhan mı kötü davrandı sana?"
-"Ne demeye çalışıyorsun?"
-"Yani istemediğin bir şey mi yaptı sana."
-"Kaan senden bir şey isteyebilir miyim?"
-"Elimden geliyorsa."
-"Sorar mısın etrafına ev arkadaşı arayan falan var mı."
-"Sorarım da...Acil mi?"
-"Biraz hızlı olsa iyi olur."
-"Tamam bakarım ben,Gökhan'la kalmıyor muydun sen?"
Cevap vermedim.
-"Esin,istemediğin bir şey mi yaptı sana?"
-"Sandığın gibi bir şey değil."
-"Esin geriyorsun beni,nasıl bir şey?Vurdu mu ne yaptı?"
-"Hayır ya.Ne vurması yapmaz Gökhan öyle bir şey.Öyle bir şey değil."
-"Kolundaki morluk ne o zaman?Bir yere vurdum deme yemem sıkmış biri belli başka türlü olmaz o."
-"Sandığın gibi değil!İsteyerek olmadı o yanlışlıkla oldu.İsteyerek zarar vermez bana."
-"Çok şey derdim de,hiçbir şey demeyeceğim.Başka bir şeye ihtiyacın var mı?"
-"Hayır saol."
-"Emin misin?"
-"Evet."
Kalktım.Bulduğum numarayı tekrar aradım,yabancı olan.Çaldı,uzun süre çaldı,tam ümidimi yitiriyorken açıldı birden.
-"Sto ascoltando...Ciao...Sei qui?...Gökhan sei tu?"
Kapandı.Bu neydi şimdi.Gökhan dedi,sonunda Gökhan dedi.Hemen Kutay'ı aradım.Açmadı.Taksiye atlayıp dövmeciye gittim.
-"Kutay!Ezgi!"
-"Esin!Ne işin var senin burda?"
-"Bir şey buldum galiba."
-"Ne buldun?"
-"Bu numara,size dediğim...İtalyan olan!Aradım,çaldı baya ama açtı.Bir adam,anlamadım muhtemelen İtalyanca,ama sonda Gökhan dedi.Bu adamla bi bağlantısı olabilir."
-"Esin geç otur,sakin ol,Ezgi bi su getirsene."
-"Gerek yok!Siz bana yardım edin.Bu adamla nasıl konuşabiliriz?"
-"Yani biz bilmiyoruz İtalyanca."
-"Mesaj falan atmayı denedin mi?"
-"İyi fikir,sms atayım."
-"Çeviriden İtalyanca çevirme uzun cümleleri yanlış çeviriyor.İngilizce yaz."
-"Ne yazayım?"
-"Gökhan'ın nerede olduğunu biliyor musunuz falan yaz kız arkadaşıyım de."
-"İyi de Gökhan kendini buldurmamak için bu kadar çabalamışken adama da söylemiştir herhalde biri sorarsa söyleme diye."
-"Ama numarasını bulduğumu nereden bilecek ki?"
-"Gökhan istemese bulamazdın."
-"Ne yani bilerek mi bıraktı?"
-"Muhtemelen."
-"O zaman hedef şaşırtıyor,İtalyada da değildir."
-"Her şey olabilir."
-"Bence burdan bir şey çıkmaz,yanında olsa neden Türkiye numarasından arasın ki?Gökhan demezdi yanında olsa."
-"Ezgi haklısın da belki çocuk markete falan gitti."
-"İyi de bu çocuk İtalya'ya sık sık gidiyordu,ordan bir hat almıştır herhalde orada Türk numarası kullanacak hali yok."
-"Mantıklı ama o zaman neden bu numara cebinde olsun ki."
-"Yazsana adama ya."
-"Gökhan'ı aradığım belli olmasın ki cevap versin,oradaysa söylemez.Ne yazabilirim?"
-"Bilemiyorum ki,piç Gökhan yüzünden uğraştığımız şu şeylere bak ya,bira getiriyorum istiyo musunuz?"
-"Getir."
Telefonu aldım
-Merhaba,Gökhan'ı tanıyor musunuz?Yanınızda mı?
Gönderdim.
-"Ne yaptın!?"
-"Mesaj yazdım."
-"Hani cevap vermezdi."
-"Bu yüzden yazdım zaten,vermezse demek ki orada."
Güldü Ezgi.Telefonum çaldı.
-"Alo."
-"Alo Esin ben Kaan.Bir şeyler yapmak ister misin?Hem ev de buldum sana."
-"Tamam."
-"Neredesin alayım seni."
-"Sen söyle ben gelirim."
-"Atıyorum konum."
Ezgi sordu.
-"Noldu?"
-"Okuldan bir arkadaş.Bana kalacak bir yer bulmuş."
Kutay geldi biralarla.
-"Ne kalacak yeri ya?"
-"Gökhan'ın evinde kalamam daha fazla."
-"Saçmalama Esin,Gökhan duysa çok üzülür."
-"Üzülür mü?Gitmeseydi o zaman!Duramıyorum orda tek başıma,kafayı yiyecek gibi oluyorum."
Ezgi beni savundu.
-"Kız haklı Kutay,evet Gökhan üzülür, ama onu gitmeden önde düşünecekti."
-"Tamam haklısınız da, ne bileyim yaa."
-"Gidiyorum ben,görüşürüz."
Çıktım ve taksiye bindim.Söylediği kafeye gittim.
-"Hoşgeldin."
-"Meraba."
-"Otursana."
-"Nereyi buldun."
-"Aç mısın?"
-"Pek değil."
-"Kuzenim,tıp okuyor."
-"Tıp mı?"
-"Korkma korkma.Evde durmuyor pek,erkek arkadaşında kalıyor çoğunlukla.Arada bir uğruyor o kadar.Çoğunlukla yalnız kalırsın yani."
-"Şey,tamam da,o istiyor mu sordun mu?"
-"Sorun etmedi,durumu falan iyi zaten.Kira da yok kendi evi.Mutfak alışverişini yapsan yeter."
-"Nerede ev?"
-"Gel bakalım."
-"Şimdi mi?"
-"İşin mi var?"
-"Yok."
-"Arabayı getireyim bekle burada."
Gülümsedim.10 dakika sonra geldi.Bindim arabaya ve gittik.Yakınmış buraya.Okula da yakın.
-"İn bakalım,4. Kat."
-"Sen gelmiyor musun?"
-"Geliyorum."
Beraber çıktık.
-"Evde mi?"
-"Hayır."
-"Nasıl gireceğiz."
-"Anahtar var bende."
İçeri girdik.Ev çok sadeydi.2 tane odası var.
-"Adı ne kuzeninin?"
-"Sinem.Bak dön şu oda senin odan."
Bir tane yatak,dolap ve çalışma masası vardı.Sade ama gayet yeterli.
-"Beğendin mi?"
-"Evet Kaan,sana nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum."
-"Sorun değil.Geç salona kahve yapayım."
Elinde iki tane kahveyle geri döndü.Gökhan'ı özlüyordum.Hala hiçbir haber yoktu.
-"Esin."
Hızlıca gözümü sildim.
-"Efendim."
-"Ne olduğunu hala anlatmayacak mısın?Neden apar topar çıktın.Sevgilinle mi ayrıldınız."
-"Bilmiyorum."
-"Nasıl yani?"
-"Bilmiyorum.Gitti."
-"Nereye gitti?"
-"Bilmiyorum."
-"Bir şey söylemedi mi?"
-"Hayır."
-"Kavga falan mı ettiniz?"
-"Önceki gün etmiştik."
-"Çok mu sinirlendi?"
-"Evet,gitmek istedim.Ama gitmedim.Ertesi gün de..."
-"O gitti."
Ağlamamak için çok direniyordum.
-"Bu kadar kolay mı gitti,kendine yediremedi,sen onu bırakma diye o seni bıraktı öyle mi?"
-"Öyle değil!"
-"Nasıl?"
-"Bilmiyorum."
-"Ailesini falan tanıyor musun?"
-"Tanıyorum."
-"Sorsaydın onlara."
-"Onlar da bilmiyordur."
-"Neden arıyorsun ki?Bırak gittiyse gitsin.Sen de gitmek istemişsin ama gitmemişsin.Onun için kolaymış ki gitmiş."
-"Kaan bu öyle bir şey değil."
-"Nasıl bir şey?"
-"Boşversene."
-"Ne zamandır birlikteydiniz?"
-"2 yıl."
-"Ne zamandır beraber yaşıyorsunuz?"
-"Tanıştığımızdan beri."
Şaşırmış gibiydi.
-"Esin üzülme artık.İsterse döner.İstemezse de kendi bilir kendi kaybeder.Bak yeni arkadaşlar edinirsin,ben istediğin zaman hep sana destek olurum."
Yeni bir hayat istiyor muyum?İstemiyorum ki...
-"Kaan."
-"Efendim."
-"Benim Gökhan'ı bulmam lazım."
-"Seni gerçekten istiyorsa geri döner.Aramanın bir anlamı yok."
-"Belki bulmamı istiyordur."
-"O nereden çıktı?"
-"His sadece."
-"Kızım korkak mı bu herif!Paşama bak önce s1kt1r olup gidiyor bir şey demeden arkasında seni bırakıyor.Bulunmak isterse çıkar böyle insanlar.Kocaman adam, küçük çocuk gibi trip mi atıyor?"
-"Ya öyle deme!Hiçbir şey bilmiyorsun!Evet senin dediğin gibi olabilir,belki gerçekten sıkıldı ve bırakıp gitti...Zaten ilk yapışı değil.Ama ya farklı bir şey varsa?"
-"Ne demek ilk yapışı değil?"
-"Öyle işte."
-"Bu adam seni daha önce de mi bıraktı?"
-"Olmuştu bir şeyler."
-"Sen bunun seni sevdiğine emin misin?"
-"E-evet."
Alaycı bir şekilde güldü.
-"Seven adam neden bırakıp gitsin,gözünü boyama.Sen kendi aşkının ikinize de yetebileceğini düşünüyorsun."
-"Aklımı karıştırma!Seviyor beni."
-"Ben bir şey demiyorum,sadece boşu boşuna ümitlenmeni istemiyorum.Devam et ara,bulmaya çalış.Ama sonuca ulaşamazsan yıkılma Esin çok erken daha çok küçüksün."
-"Bilmiyorsun hiçbir şey,benim Gökhan'ı bulmam lazım.Sonra isterse gider,ama görmem lazım."
-"Çok mu seviyorsun?"
Kafa salladım yukarı aşağı.
-"Neden bıraktı seni?"
-"Ne?"
-"Dedinya,bir kere daha bıraktı diye."
-"Başka biri geldi.Sonra beni unuttu.
Şaşıp kaldı.
-"Sonra barıştınız?"
-"Göründüğü gibi değil."
-"Bir şey demiyorum."
-"Beni eve bırakır mısın?Geç oldu."
-"Burada da kalabilirsin,Sinem gelmez birkaç gün daha,giderim ben."
-"Yok daha kuzeninle bile tanışmadım,belki tanışınca istemez.Olmaz biraz daha Gökhan'ın evinde kalayım."
-"Sen bilirsin."
Çıktık evden ve arabaya bindik.Kaan beni eve kadar götürdü.
-"Çok teşekkür ederim yeniden."
-"Sorun değil,yarın görüşürüz."
İndim arabadan eve çıktım.Bomboş,sessiz eve yeniden girdim.Gökhan'ın dolabını açtım.Kalan kıyafetlerinden birini aldım,kokladım.Gerçekten her insanın kendine ait bir kokusu var.Gökhan'ınki en güzellerinden biri.Her ne kadar kızsam da,sinirlensem de,dönmesini çok istiyorum.Telefonum titredi.
"Who are you?"(Kimsin)
Aman tanrım!Hemen geri mesaj yazdım.
"I'm his girlfriend."(Kız arkadaşıyım.)
"Kumsal?"
"No,not her.Im his new girlfriend."(Hayır o değiş,yeni kız arkadaşıyım.)
"He didn't say anything about you,how can I know you're telling the truth?"(Senden hiç bahsetmedi,doğruyu söylediğini nereden bilebilirim?)
"How can I prove?(Nasıl katılayabilirim?)
"I need to ask him."(Ona sormam gerek.)
"Is he with you?"(Seninle mi?)
Cevap gelmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİBRİT 2
RomanceKin hayattaki en tehlikeli duygu.Büyüdükçe diğer bütün duyguları yutuyor.Özellikle de Gökhan için.Peki ya bu kin onu uçuruma sürüklerse?Her şeyini kaybetmeyi göze alabilir mi? KİBRİT KİTABININ DEVAM KİTABIDIR. -"Ayrılacaksın sanmıştım."dedi.Ne zaman...