KİBRİT 2

5

Günler geçti.Ben taşındım.Gökhan'ı bulmak için her yolu denedim.Ne numaradan bir şey çıktı ne de başka bir şeyden.Ümidimi git gide yitiriyordum ama asla pes etmeyecektim.Son çare olarak,Gökhan'ın babasına haber vermeye karar verdim.Gökhan buna eminim çok kızar ama zerre umrumda değil.Onu bulmanın tek yolu bu.Kapı çaldı.
-"Kaan!Gir içeri hoşgeldin."
-"Merhaba fıstık.Sinem içeride mi?"
-"Hayır,yok 4 gündür."
-"Dedim gelmez diye alış bunlara.Geçen gün çok güzel bir kokteyl tarifi öğrendim.Sana yapmaya geldim."
-"Ne kokteyli Kaan ne diyorsun?Hiç keyfim yok."
-"Bu yüzden zaten.Biraz votka ve gin var ama gerçekten acı değil.Yeni öğrendim."
Tezgaha geçip bir şeyler karıştırmaya başladı.
-"Ee sıkılmıyor musun Esin tüm gün,hiç evden çıkmıyorsun."
-"Kitap falan okuyorum."
-"Ekşi sever misin?"
-"Hayır."
-"Bugün eve gittim."
-"Hangi ev?"
-"Gökhan'ın."
-"Neden?"
-"Tekrar karıştırdım eşyalarını,bilgisayarını ve hesaplarına baktım yeni şeyler var mı diye."
-"Bulabildin mi bir şey?"
-"Hayır."
-"Esin fazla uzattın sanki.Gitmiş işte çocuk.Bulunmak istemiyor işte."
-"Başına bir şey gelmiş olabilir."
-"Kafanda kuruyorsun."
-"Gökhan'ın bir arkadaşı var Kutay,çok yakınlar.Şu sıralar benimle çok daha fazla ilgileniyor."
-"Nasıl yani?"
-"Yani Gökhan bir şey yapacağı zaman Kutay'a gözü kapalı güvenir.O gidince Kutay bana sanki ben Gökhan'ın ona emanetiymişim gibi davranıyor,elinden geleni yapıyordu.Ama bu sıralar bu arttı.Gökhan'ın ona bir şey söylemiş olabileceğinden şüpheleniyorum."
-"Olabilir.Gel tadına bak şunun."
-"Mmm nasıl bu kadar tatlı oldu?"
-"Meyve şurupları var."
-"Çok güzel."
-"Ne düşünüyorsun?Artık biraz da kendi hayatına odaklan,dışarı çık.Arkadaşlar edin."
-"Gökhan'ı bulursam gerek kalmaz."
-"Sanki bu aşk,takıntıya dönüşmüş."
-"Bak,ben Gökhan'la tanışmadan önce ne haldeydim tahmin bile edemezsin.Hem fiziksel hem mental olarak hiç iyi değildim.Yaşamayı sevmiyordum.Yaşım da küçüktü.Bazı maddeler kullanıyordum.Sonra,Gökhan girdi hayatıma.Ben yaşama döndüm.Çok uğraştı benimle hiç ümidi kesmedi benden.Çok karanlıktı hayatım,Gökhan'ınki de pek aydınlık sayılmazdı ama biz bir şekilde birbirimizi kurtardık.Birbirimizden başka kimsemiz yok,ailemiz olduk.Çok güzel şeyler yaşadık başta,sonra..."
-"Ne sonra?"
-"Sonra,kaldıramayacağımız şeyler yaşamak zorunda kaldık ama,Gökhan o kadar güçlüydü ki,ben tek bir an bile korkmadım.Kötü şeyler yaşandı ama hiçbirinde pes etmedi.O zaman gitmediyse şu an gitmesi hiç normal değil anlıyor musun?"
-"Belki de yaşadığınız şeyler Gökhan'ın karakterini değiştirdi."
-"Araştırmazsak bilemeyiz."
Kokteylden iki bardak içtim.Başım biraz dönmeye başladı.Bira içmekten diğer içkilerin tadını unutmuştum.Votkaya bir şeyler karıştırarak devam ettim.
-"Yavaşla biraz."
-"Sen kendine bak bana bir şey olmaz."
-"Çok iddialı."
Bardağın dibini tek hamlede içti.
-"Gökhan'ın bir daha hiç gelmediğini düşün.Ne yaparsın?"
-"Ben,ben bilmiyorum."
-"Bahsettiğim bu işte Esin.Sevgilini bulmak istemen çok normal,aşıksın bu da tamam ama kendine Gökhan'ın sevgilisi olmaktan başka bir hayat kur.Bunu Gökhan gittiği için söylemiyorum,varken de kendi hayatın olsun."
-"İstemiyorum ki,tek istediğim birkaç dakika konuşmak,ayrılmak istiyorsa ayrılalım.Ama bu şekilde terk edilip edilmediğimi bile bilmiyorum,hala bir ilişkimiz var mı?İyi mi?Kafamdaki sesler susmuyor."
-"Bulman için yapabileceğim her şeyi yaparım."
Gözlerim doldu.Kalan içkiyi de içtim.
-"Şş sakin tamam."
Başım deli gibi dönüyor ve ağrıyor.İstemsizce gözümün önüne Gökhan geliyor,sanki sesi kulağımda...
-"Hadi sen yat,ben de gideyim.Sarhoş oldun."
Masadaki sigarayı yaktım.
-"Yok iyiyim."
-"Yarın dışarı çıkmak ister misin?"
-"Olur."
Ayağa kalktım su almak için ama çok yalpalandım,az kalsın düşecektim ki Kaan tuttu.
-"Hop hop,ben seni yatırayım,sonra giderim."
Kucağına aldı beni,yatağa yatırdı üstümü örttü.Sonra da uyuyakaldım.
"Bir daha görmek istemiyorum seni!Kumsal'ı seviyorum ben!Git hayatımdan!"
Nefesim kesilerek uyandım.Allahım!Gökhan!Göz yaşlarına boğuldum.Nefes alamıyorum.Kapı açıldı iyice.
-"Sakin ol,tamam.Uyandın."
Bileğime masaj yapıyordu Sinem.Belimden tuttu beni ve masaja devam etti.Yavaş yavaş nefes almaya başlayınca da su içirdi.
-"Teşekkür ederim."
-"Sorun yok zorlama kendini konuşmak için."
-"İyiyim,saol."
-"Ne oldu rüyanda kötü bir şey mi gördün?"
-"Evet,alkollüyüm biraz.Belki o yüzdendir."
-"Kaan söyledi.Sorun yok ufak bir atak sadece.Konuşmak istersen dinlerim,tanışmıştık ama öyle kaynaşmaya fırsatımız olmadı."
-"Aslında,garipsemişsindir neden apar topar taşındığımı,erkek arkadaşımla yaşıyordum ama şu an o yok.Bilmiyorum nerede.Ben de orda kalmak istemedim,gidersem kabuslar görmem sandım."
-"Hiç haber alamıyor musun?"
-"Hayır,kavga etmiştik,gitti sonra."
-"Kaan demişti erkek arkadaşıyla kalıyordu ama çıkması gerekti diye.Ayrıldık demiyorsun kötü bir şey söylemiyorsun,ama haber de almıyorsun.Anlamadım ne olduğunu."
-"Ben de anlamadım,bekliyorum,yapabileceğim başka bir şey yok."
-"Anladım,ama bak belki yansıtmıyorsun,tepkilerin aşırı değil saklıyorsun hüznünü ama vücudun bunu saklamaz.Psikolojik bazı yaralar fiziksel acılara dönüşebilir,belki dönüşmüştür bile.Dikkatli ol."
-"Teşekkür ederim,gerçekten.Ama galiba üzüntümle baş etmeyi öğrendim artık."
-"İyi geceler Esin."
Ezgi'nin telefonuyla uyandım.
-"Günaydın güzellik."
-"Günaydın."
-"Nasılsın?"
-"Bildiğin gibi.Siz?"
-İyiyiz.Stüdyoya gelsene kahvaltı yapalım."
-"Hiç canım istemiyor ya."
-"Seçenek sunmadım.Kutay 10dkya kapıda.Hazırlan in hemen."
-"Peki."
Kapattım.Hazırlanıp indim.
-"Günaydın."
-"Günaydın."
-"Haber var mı?"
-"Ne?"
-"Gökhan'dan."
-"Ha,yok.Yani bakıyorum ama seni kırmamak için,yoksa biliyorsun Gökhan istemezse bulamayız onu."
-"Keyfini mi bekliycem ben onun."
-"Boşversene,Ezgiyle krep yaptık."
Gittik stüdyoya.İçeri çok güzel kokuyordu,gereksiz bir güzellik.Ezgi karşıladı bizi.Sarıldı bana,sonra da masaya geçtik.Kutay çay koydu,Ezgi de bana ballı süt getirdi.
-"Nerden çıktı bu?"
-"Ne?"
-"Ballı süt."
-"Sevmez misin?"
-"Gökhan'dan haber aldınız!"
-"Ne diyorsun Esin,otur işte."
-"Nerede!?"
-"Ne diyorsun?"
-"Yalan söylemeyin!Ne söyledi?Neredeymiş?"
Ezgi sarılıp oturttu beni.Ben bağırmaya devam ediyordum.
-"Ya söylesenize!Kutay!"
-"Ne diyorsun hiçbir şey anlamıyorum bi kere kahvaltıda gördük ballı süt içtiğini,seviyorsun diye yaptık."
Bi an çok heveslenmiştim,şimdi ise yeniden o boşluk hissi.
-"Ben sandım ki..."
-"Şşş gel buraya." Ezgi sarıldı bana.
-"S1kt1r edin,yemeğinizi yiyin ben çok açım.Gökhan malı da iştahımı kaçıramaz."
Kahvaltı yaptık.
-"Sen okula gidiyor musun?"
-"Gidiyorum,biraz boşladım ama toparlayacağım."
-"Boşver en kötü dövmeci olursun bizimle."
-"Harbi sen güzel resim çiziyordun değil mi?"
-"Yani deniyorum bir şeyler."
-"Çiz bir şeyler düzenleyelim yapayım sana."
-"Şimdi mi?"
-"Evet."
-"Tableti al şurdan çiz."
Aldım.Estetik bir peri çizmeye başladım.Bittiğinde Ezgiye verdim,düzenledi.
-"Boyutu ne kadar."
-"Küçük."
-"Nereye yapacağız bunu?"
-"Belime."
-"Kutay hazırlasana odayı."
-"Tamam aşkım."
Yattım ve döndüm.
-"Çok acımaz,ama biraz uzun sürebilir."
Başladığında küçük yanmalar hissettim.İlk dövmem yine burada ama Gökhan'la birlikteydi.Acı beni kendime getirmişti.40 dakika gibi bir süre sürdü.Ezgi birkaç krem verdi ve sardı.
-"Senin şu yanında kaldığın kız,iyi anlaşıyor musunuz?"
-"Evet,zaten evde kalmıyor pek arada geliyor."
-"Diğer çocuk?"
-"2 kişiyiz?"
-"O değil,varya sana ev bulan."
-"Haa Kaan,geliyor bazen."
-"Kalıyor mu?"
-"Hayır?Ne demeye çalışıyorsun Kutay?"
-"Bir şey demeye çalışmıyorum sadece merak ettim."
-"Neyi?"
-"Boşver Esin, Kutay yine boş boğazlık ediyor."
-"Aramızda bir şey yok.Gökhan'ı biliyor,hatta bulmam için yardım etmeyi bile teklif etti."
-"Güvendiğin biriyse sorun yok.Ama biliyorsun çok fazla kötü niyetli insan var,herhangi ters bir şey yaparsa bana söyle."
-"Sanmıyorum yapacağını,ama yine de teşekkür ederim.Benim okula gitmem lazım,birkaç işim var."
-"Ben bırakırım."
Çıktık Kutay'la yola.
-"Alınmadın değil mi sorduğum soruya?"
-"Alınmadım."
-"Gökhan'ı asla savunmuyorum ama biliyorsun kardeşim gibi.E Gökhan gidince,bende de seni koruma içgüdüsü oldu."
-"Sorun değil,anlıyorum seni.Görüşürüz."
İndim arabadan ve derse gittim.Erken geldim bilerek.Yalnız kalmak istiyordum.
Ders bittikten sonra kırtasiyeye gittim,tuval aldım.Sonra da Gökhan'ın evine döndüm boyalarımı almak için.Eve girdim,buzdolabına gözüm takıldı.Bunu nasıl daha önce fark etmemiş olabilirim?Fotoğrafımız yok.Yanında mı götürdü?O zaman benden kaçmak istemiyor.Fark etmemiş olamam,yeni gitmiş olabilir mi?Gözlerim parıldadı.Beni unutmak istemiyor.Odaları kontrol ettim,her şey bıraktığım gibi.Ya ben yeni fark ediyorum,ya da buraya geldi.Ama geri kalan her şey aynı.Boyaları aldım,kasedeki kuru gül yapraklarını kapının önüne serptim.Eğer gelirse,basmak zorunda kalsın diye.Çıkarken fotoğrafını çektim yerin.Kapıyı çekip çıktım,yüzümde anlamsız bir gülümseme vardı.Beni unutmak istemiyor.Gökhan...Neden gittin?