Evett bölüm geldi.
Sizden bir ricam lütfen düşüncelerinizi yorumlara belirtin yorumlarınızı merak ediyorum ve seviyorum şimdiden teşekkür ederim.
Sizi seviyorum iyi okumalar...
Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın ❤️🩹
Nereye gittiğimi bilmiyordum ama gidiyordum. Okuldan sonra Araf'a biraz yürüyüş yapacağımı söyleyip gitmesini istemiştim. Şimdi de boş boş sokaklarda geziniyordum.
Yanından geçtiğim 3 katlı müstakil bir villadan gelen sesle durdum. Bu ses tanıdıktı. Batındı.
Kaldırımda eve doğru yaklaşıp bakmaya çalıştım.
Batın bahçede Suat amca yaşlarında bir adamla tartışıyordu. Ses tonu yüksekti.
Adam bitkin ölü gibi görünüyordu. "Yine ne yapacağını şaşırdın demi?!" Diye bağırdı Batın karşısındaki adama.
"İçme diyorum sana bu boku,
içme ulan içme!" Diye tekrar bağırdı.Geriye dönüp geldi. Saçlarını okşadı. Sakin kalmaya çalışıyor gibiydi. Adamın omuzlarından tutup sarstı.
"Bu musun sen? Bu mu benim babam?" Dedi sakin bir ses tonuyla.
Adam bir tepki vermedi sadece baygın bakıyordu. Babasının bir sorunu olmalıydı. Peki Beren şu an nerdeydi? Bunlara şahit olmuyordu inşallah.
"Bana bak, Beren artık senden korkuyor, yapma böyle" dedi batın sesi sonlara Doğru sessiz ve güçsüz çıkmıştı. "Yapma baba, lütfen"
Onu ilk defa böyle görüyordum ve bu çok farklıydı....o kibirli egolu çocuğun içinden böyle masum bir çocuk çıkacağını hiç düşünmezdim. ona üzülmüştüm çünkü çok çaresiz görünüyordu. Bereni korumaya çalışıyordu yine.
Babası hiçbir şey demeden onu bırakıp içeri geçtiğinde batın gözlerini yumdu. Ardından açtığı gibi bahçedeki sandeliyeleri devirmeye başladı. Öyle sert öyle sinirliydi ki bu sinirin hepsinin hüzün olduğunu biliyordum.
Babasının ne problemi olduğunu deli gibi merak ediyordum ama ona gidip soramazdım. Oda anlatmazdı.
En sonunda sandalyelerden birini düzeltip oturduğunda elleriyle yüzünü kapattı.
Bir süre onu izledikten sonra gitmem gerektiğini anladım. Aslında yaptığım yanlıştı ama İşte merak etmiştim.
😶
"Hadi Araf, hadi hadi hadi!!" Diye etrafında 3. turumu yapmaya başladım.
Bahçede oturmuştu. bende onun etrafında beni lunaparka götürmesi için yalvarıyordum.
"Hadi iyi Araf, güzel Araf, güçlü Araf, hadi Araf ya!" Dedim en sonunda önünde durduğumda yüzüme bile bakmıyordu bir yandan sigara içiyor bir yandan telefonuna bakıyordu.
"Hain nerde? Genelde bana Hain Araf diyorsun ya?" Dedi sonunda.
Ağzımı aaa der gibi açtım. "Aaa o nasıl kelime sen ve hainlik ay yok, sen canım Arafsın ne Haini ya?" Dedim teessüf eder gibi.
Gülümsedi. "Hadi Leyla hadi kızım geç içeri uğraşma benimle" dedi.
"Bana bak Araf hemen şimdi burdan kalkmazsan Bereni doruğa ayarlarım iki dakika mı almaz!" Dedim içimdeki çirkefi dışarı çıkarırken.
Az önce çocuğa yalvarıyordun Leyla?
Sus sus.
"Ne?" Dedi başını eğmiş kısık gözlerle bana bakarken.