7. PERDE: ''NEFES''

21.9K 716 337
                                    

Oy verip yorumlamayı unutma lütfen. Keyifli okumalar dilerim! 💚

Instagram: binnurnigiz - Twitter: binnurnigiz

Official IG: isserisiofficialpage

Official IG: isserisiofficialpage

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


NP: Alnea – Until We Meet Again

Damien Rice – Cheers Darlin'

Kahraman Deniz – Suç Mahalli

Feridun Düzağaç – Alev Alev


(İÇERİK UYARISI: Bu kitap, olumsuz örnek oluşturabilecek davranışlar, cinsellik ve argo kelimeler içermektedir.)


🍁


İçimde yirmi altı kat yara vardı.

Parlaklığımı yitirdiğim zamanı hatırlıyordum; hiçbir şeyin bir daha eskisi gibi olmayacağını gördüğüm halde o karanlık tünele doğru tıpkı bozuk bir tren gibi hızla ilerlemeye devam etmiştim. Kendi raylarımı kendi tekerleklerimle biçmiş, mahkeme salonuna kurulmuş bir tiyatro sahnesinde adalet isimli fahişenin, vicdan isimli hâkimin altındaki iniltilerini dinleyerek kendi gözyaşlarımı ağır ağır silerken sahnemin gelmesini beklemiştim.

Kendimi savunmam gereken tüm sahneleri sessizce konukları izleyerek geçirmiştim, unuttuğum tüm repliklerin cesedini yalanlara sarmıştım; kopan parçalarımı yerden toplamış, tek tek ağzıma atıp çiğneyerek kendi leşimi yemeye başlamıştım.

Bir adım gerilediğimde karşımda duran adam cehennem yeşili gözlerini, cennetten kovulup gözlerime emanet edilmiş tek renk gibi hissettiğim boğulmuş yeşil gözlerimden çekmedi.

Kaçmak istiyordum, kendimi savunmak ve belki de ona saldırıp hesap sormak. Ama bunu yapamadım. Dönüp gidemiyordum, kalıp savaşamıyordum, durup meydan okuyamıyordum; yalnızca onu izliyordum. Kimdi bu adam? Gerçekten bir sapık mıydı? Benden istediği neydi? Yutkunmak istedim, dilim damağım kurumuş gibi hissediyordum. Yutkunsam, boğazımdan aşağı ekmek bıçakları kayıp ciğerime kadar düşecek ve içime saplanacaktı.

Korhan yavaşça ayağa kalktığında dudaklarım aralanır gibi oldu, tünel yeşili gözleri kontrollü bir şekilde beni takip ediyordu ve yavaş hareketleri oldukça temkinli görünüyordu. Saçlarımdan yayılan boyanın kokusu genzimi yaktığı gibi, gördüklerim de gözlerimi yakmaya başlamıştı.

"Sen kimsin?" diye fısıldadım, dudaklarım kilidi kırılmış bir kapı gibi aralandığında harfler yan yana durarak birbirlerine dayanak olmuş ve bu iki kelimeyi bir soru cümlesine dönüştürmüştü.

İSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin