"Vay anasınııı!" Ardanın verdiği tepkiye gözlerimi devirirken anlatmaya devam ettim.
"Ya sonra dedi ki kim dedi bende dedim ki karşı komşumuz kadın dondu kaldı resmen" hepsi oturmuş beni dinlerken ben dünü aklıma tekrar tekrar getiriyordum.
"Öyle işte sonra yaptığı keki üzerime aldığımı öğrendi falan filan"
"Şu kadın kimmiş?" Nergisin sorusuyla ona döndüm. "Kadın kuzeniymiş" o zaman ki rahatlamamı anlatamam gerçi buna demirde şahitlik etmişti.
"Neyse işte öyle oldu lütfen daha fazla dünden bahsetmeyelim duygu karmaşasına giriyorum." Masada ki cipsten alıp ağzıma depmiştim. Her zaman ki parkta oturuyorduk çocukluğumuzdan beri buradaydık.
"Ben bir çocukla konuşmaya başladım." Elleriyle oynayan nergise baktığımda üçümüzünde kaşları çatılmıştı.
"Kim?" Mete bizden önce sorduğunda nergisin cevabını bekliyorduk.
"Bizim mahalleden değil, okuldan da değil" derin nefes aldığında söylemekte zorlanıyor gibiydi.
"Kim işte kızım söylesene!" Arda sabırsız sesiyle konuştuğunda nergis yerinde dikleşti.
"Bizim yan mahalle var ya hani"
"Eeee" üçümüz aynı anda konuştuğunda gözleri hepimizde gezindi.
"Orda ki muhammed" keko olan muhammed.
"Keko olan mı?" Mete tek kaşını kaldırarak sorduğunda kafasını sallamıştı.
"Lan o ipsiz sapsız biri" arda kaşlarını çatarak konuştuğunda ona latılmıştım.
"Bak o sana zarar verebilir ne olduğu belirsiz bir tip" onların aksine sesimi sakin çıkarttığımda nergis dudaklarını bükmüştü.
"Ama bana hiç öyle değil ki tatlı bir çocuk gerçekten" o mapushane kaçkını tipi olan çocuğa tatlı mı demişti?
"Kızım bari yakışıklı birini bulsaydın" ardanın konuşmasıyla nergis kaşlarını çatmış ona bakıyordu.
"Ben belki tipsiz seviyorum sanane!"
"Neyse bizi ilgilendirmez tabii ama yanındayız merak etme ağzını burnunu kırarız şerefsizin" yükselerek konuştuğumda mete koluma geçirmişti bir tane.
"Abi sen bir önce ayakkabılarını ters giyme de orasına biz bakarız." Kaşlarımı çatarak yüzüne baktığımda kollarımı birbirine doladım. Şerefsiz.
"Karıştırmıyorum bikere sadece arada bir yanılıyorum!" Ne var yani arada bir ayakkabılarımı ters giyiyorsam hem bikerek yapıyorum bu yaşta ne karıştıracağım!
Telefonum çaldığında ekranda annemin ismi yazıyordu, elime alarak açtım.
"Efendim annem"
"Kız seninki geldi saklama kabını getirdi içeri davet ettim şimdi çay poğaça falan vereceğim çabuk gel" annemin fısır fısır konuşmasıyla ayağa kalktım.
"Tamam geliyorum" telefonu kapattığımda bizimkilere baktım bana noluyor dercesine bakıyolardı.
"Demir bize gelmiş kabı getirmiş annemde içeri davet etmiş işte çaydı poğaçaydı ikram edecekmiş gel diyo." Heyecandan uzun uzun anlatırken mete ayağa kalktı.
"Poğaça mı bende geliyorum"
"Valla bende geliyorum"
"Ben gelmezsem poğaçalar küser"
Hepsi ayağa kalktığında gözlerimi devirdim aç ayılar. "Gerçekten o cümleden sadece bunu mu anladınız!" Hızla yürümeye başladım neyseki ev şuradaydı.
"Sibel teyzeme bak bee!" Arda arkadan vay be dermiş gibi konuşuyordu. Onu takmayarak bizim sokara girdim.
Canım anam ya.
Apartmana girdiğimde merdivenleri çıkmaya başlamıştım 3. Kata kadar merdivenleri koşarak çıktım. Nefes nefese soluklandığımda bizimkiler asansörden inmiş bana bakıyorlardı sahi asansör vardı dimi.
Kapıyı çaldığımda dördümüzde dizilmiş bekliyorduk, kapıyı aslı açtığında ona gülümseyip içeri girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp salona girdiğimde demir, babam ve annemle oturmuş sohbet ediyordu.
"Merhaba, aaa hoş geldin demir" nefesimi hâlâ toparlayamamışken gülümsüyordum.
" hoş buldum, bende size kabınızı getirmiştim annen davet edince de geleyim dedim." Bana açıklama yaparken sesi kulağıma çok hoş geliyordu.
Ham yapmak istiyordum onu.
"Sizde hoş geldiniz çocuklar " annem bizimkilere yönelik konuşmasını yaptığında bizimkilerde aynı şekilde cevap vermişlerdi.
Fakat bizimkileri pek umursamıyordum şuan sadece demiri izliyordum ilk defa pijamalarım olmadan karşılaşmıştık. Kesinlikle ateş ediyordum.
Bizimkilerle bir köşeye oturduğumuz zaman konuşmalarını dinliyorduk kendimi sanki beni istemeye gelmişler gibi hissetmem normal miydi?
"Kuzey bana lavaboyu gösterebilir misin?" Demirin sorusuyla kalbim duracak gibi oldu ne güzel kuzey diyorsun öyle.
"Tabii, gel göstereyim."
Beraber kalktığımızda salondan çıktık banyonun yanında ki tuvaleti gösterdiğimde kafasını bana çevirmiş, bir adım yaklaşmıştı aramızda sadece bir adımlık mesafe varken onu öpmemek için zor duruyordum.
Ah mis gibi kokuyordu.
"Pijamaların daha güzel" dediği kelimelerle gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Yüzünde ki sırıtan ifadeyle yüzüme bakıyordu bense şaşkın ördek yavrusu gibiydim.
"Nasıl yani?" Verdiğim saçma cevapla kendime kendimden nefret ettiğimi birkez daha hatırlattım.
"Baya pijamalı halin daha güzel." Yanağımdan makas alıp tuvalete girdiğinde galiba bayılacaktım.
Yüzümde ki salak sırıtmayla salona girdiğimde bizimkilerin yanına oturdum annem bana karşıdan noldu gibi kaş göz hareketi yaparken çaktırmadan omuz silktim.
Bundan sonra sadece pijama giyecektim sanırım.
●●●●●
Huhuuu
Pijamalar çok yaşasın wjdpsmsş
Lütfen oy ve yorum kullanmayı unytmayıın
Annesinin iş birliği pekii 10/10
Sizce yakınlaşmaları nasıldı?
Buraya aşık bir kuzey bırakıyorum ve devamını yazmaya gidiyoruuumm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karşı Komşu / BxB
РазноеYeni taşınan karşı komşusuna görür görmez aşık olacağını oda hesaplayamamıştı