11. YÜZLEŞME

164 12 14
                                    


Kxllswxtch - WASTE


Arabaya biner binmez koltuğu izin verdiğince geriye doğru yatırdım. Botlarımın krem rengi deri koltuğa zarar vermemesine özen göstererek bacaklarımı kendime doğru çektim ve koltuğa usulca kıvrıldım. Üzerimde ilaçlardan kaynaklı olduğunu düşündüğüm bir uyuşukluk vardı. Temiz deniz havasına maruz kalmış olmam da beni iyice mayıştırmıştı.

İştar sürücü koltuğunun kapısını açtığında ben çoktan gözlerimi kapatmıştım. Eve gidene kadar biraz gözlerimi dinlendirmek istiyordum.

Araba hareket ettiğinde kıvrıldığım koltuğa iyice sindim. Akıp giden yolda duyduğum tek şey, güçlü motor sesiydi. Bu mekanik gürültü tuhaf bir şekilde bana huzur veriyordu. Kulaklarıma çalınan kesintisiz sese odaklanarak zihnimdeki karmaşadan uzaklaşabiliyordum. Fakat bu durum çok uzun sürmedi. Arabanın içerisinde aniden yankılanmaya başlayan müzikle irkildim.

Huzurum bozulduğu için biraz sinirlensem de etrafa yayılan tanıdık melodiyi idrak ettiğimde kalp atışlarım bir anda hızlanmaya başladı. Radyoda Erkin Koray'ın Seni Her Gördüğümde şarkısı çalıyordu. Uzun zaman sonra bildiğim bir şarkıyı dinlemek beni heyecanlandırmıştı. Denizin bilindik kokusunun ardından bilindik bir parçayı dinliyor olmak, bana kendimi evimdeymiş gibi hissettirmişti.

Sanki yaşadıklarım hiç yaşanmamış gibiydi. O gün o ağacın altına hiç gitmemiş, babamla yıllar sonra yeniden karşılaşmamıştım. Sanki hayatım kökünden değişmemişti ve ben şu an Aslan'ın ya da Mete'nin kullandığı arabada, kendi İzmir'imin sokaklarında ezbere bildiğim bir şarkıya eşlik ederek ilerliyordum.

Bu rahatlatıcı his, zihnimi zehirli bir sarmaşık gibi ele geçirmeye başlayan düşünceler silsilesiyle kara bulutlara karıştı. Evet, çocukluğumdan beri bildiğim ve defalarca dinlediğim bir şarkıyı dinliyordum ama şu an başka bir evrendeydim.

Paralel evrenlere dair bildiğim her şey filmlerde izlediklerimden ibaretti. Onların da büyük bir kısmı birbirine benzeyen ve çoğu aynı şeyi anlatan filmlerdi.

İnsanlar hayatları boyunca birçok seçenekle karşılaşır ve bu seçeneklerden birini tercih ederek yoluna devam ederdi. Kendi seçimlerimizi yaşar ve tercih etmediğimiz seçeneğin bize neler getireceğinden habersiz bir şekilde hayatlarımızı sürdürürdük. Birçok film de insanların tercih etmedikleri o seçenekler üzerinden bir dünya inşa ederdi.

Farklı bir boyutta tercih etmemiş olduğumuz seçeneği tercih eden bir benliğimizin olduğu fikri, bu teoriyi ilgi çekici hale getiren şeydi. Tercih etmediğimiz seçeneği tercih etmiş olduğumuz bir dünya... Keşkelerimizin ve belkilerimizin dünyası...

Babamın o kapıyı açıp eve girdiği bir dünyaydı o dünya. Benim o ağacın altına gitmediğim bir dünyaydı.

Peki, o zaman bu evrendeki Dalia ne yapıyordu? Bu evrende benim tercih etmediğim seçeneği tercih eden ve başka bir yoldan giden bir Dalia'nın olması gerekmiyor muydu? Bu evrenin benden başka bir Dalia'sı yok muydu? Eğer varsa o Dalia şu an neredeydi?

Huysuzca yerimde kıpırdanırken sıkıntıyla nefes verdim. İnsanın hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığı bir konuda fikir yürütmeye çalışması kadar zor bir şey yoktu.

Bu karmaşık düşünce yumağını zihnimin ıssız köşelerine iterek kendimi çalan şarkının ritmine bıraktım. Kendime engel olamayarak sözleri mırıldanmaya başladığımda bir yandan da dizimin üstünde duran elimle ritim tutuyordum.

Bazen hangi seçeneği tercih edersek edelim sonuç değişmiyordu. Hangi yoldan gitmeye karar vermemizin bir önemi yoktu. Er ya da geç olması gereken olurdu. Şu an başka bir evrende bildiğim bir şarkıyı dinleyebiliyor olmam, bunun göstergesiydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 17, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MAVERA AĞACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin