"dudakların bana ait başkalarının onlara sahip olmasına izin verme bebeğim, olur mu?" bu cümle karşısında şok olmuştum. mark'ın beni öpmesinden nefret etmiştim ve bu aklıma gelince ağlamam şiddetlendi. "kendimden iğreniyorum gem... lütfen beni yalnız bırak" derken ağlamaya devam ediyordum. gem yanaklarımı öpüp "geçti güzelim bişey yok" demeye devam ediyordu, hayır bişey vardı o da benim tiksindirici olmamdı. ben sadece gem'in olmak istiyordum sadece ve sadece onun... çok acıtıyordu gem'e doğru yaklaşıp ona sımsıkı sarıldım çünkü hiç iyi hissetmiyordum. gem'de bana geri sarılıyordu, yavaşça beni tuvalet zemininden kaldırıp kucağına aldı ve yürümeye başladı. yatağa vardığımızda beni yavaşça yatağına yatırıp yanıma uzandı, bebek gibi ona sarılıyordum ve onun kokusuyla sakinleştiğimi hissedebiliyordum. gem yavaşça doğrulmaya çalıştı ama ben onu bırakmak istemiyordum bırakırsam onun beni bırakacağından korkuyordum " beni bırakma! hayır gem beni bırakıp gitme" dediğimde titriyordum. "sen daha rahat ol diye doğruldum güzelim bir yere gitmiyorum, hmm... korkma" gem'in bu sözleri beni rahatlatmaya yetmişti. gözlerimi kapattım ve sanırsam ağlayarak uyuyakaldım...
gözlerimi açtığımda sağ tarafımdaki yatakta winny ve satang'ın birbirlerine sarılarak uyuduklarını gördüm. soluma döndüğümde ise hayatımda görüp görebileceğim en güzel ve huzur verici manzarayı gördüm...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bebek gibi uyuyordu. yavaşça yanağını öptüm ve sonra dayanamayıp dudaklarımı dudaklarına bastırdım. dudaklarının tadı aynı kokusu gibiydi, kremalı ekmek gibi... çok hoşuma gitmişti dudaklarını daha çok tatmak istiyordum. gem yavaşça gözlerini açtı ve göz göze geldik "napıyorsun güzelim? sabah sabah ne bu cennete mi düştüm ben?" *salak fot onu öptüğünü tabi hissetti* ne kadar aptal olduğumu düşünürken "bu iki fok balığı odada olmadığında her bir ayrıntını tatmak istiyorum" gözlerimi sonuna kadar açmıştım, NE? NASIL YANİ? gem benimle? bu düşünceler aklımdan geçerken çok utanmıştım, utancımdan yüzümü kapattığım sırada gem'in pis pis sırıttığını hissedebiliyordum. ellerimi yüzümden çektiğimde satang'ın uyandığını gördüm ve sırıtarak "günaydınn" dedim. gem'in bana attığı bakışı görmeniz lazımdı "bizi böyle uyandırmıyorsun" demesiyle sırıttım ve arkasından winny'de uyandı "aşkımm günaydın! sabah şekerim valla bu çoçuk ya" deyen winny'e, gem'de bende kahkahalarla gülüyorduk "ıyyyyy pislik! cringe herif, burayı derhal terk et" satang'ın bu sözleri kahkahalarımızı dahada artmıştı. "ne gülüyorsunuz aşk kuşları! dün gece geldiğimizde maşallah aşk böcekleri gibi sarılıyordunuz!" deyen satang'a karşılık olarak gem "sen bi sus be koala, dün gece winny'e sarılırken öyle demiyordun valla" gem satang'ı dürtüyordu ve bu durum çok komik bir o kadarda tatlıydı. "ben bir numaralı winnysatang shipperim" dediğimde winny bana dönüp "sonuna kadar geminifourth! değil mi aşkım" demişti satang'a bakarak "beni dürtmesen olmuyor dimi yavşak herif" bu sözler satang'ın ağzından çıkmıştı, winny'de karşılık olarak "seni dürtmeden yaşayamıyorum be sevgilim" dedi. atışmaları çok tatlıydı, gem ve ben onları izliyorduk ta ki satang acıktığını söyleyip winny ile hazırlanmaya başlayana kadar. hazırlanıp kapıyı çektiklerinde gem'le odada yalnız kalmıştık.
"daha iyi misin? dün geceye göre yani" gem'in bu sorusuna karşılık olarak " evet daha iyiyim, hepsi senin sayende gem! seni çok seviyorum" demiştim ve kendimle gurur duyuyordum çünkü ilk defa düşüncelerimi kelimelere dökebilmiştim ve bu da gem sayesindeydi o bana gerçekten çok iyi geliyordu, bende ona iyi gelmek istiyordum ama yarardan çok zararım vardı. "gem?" diye ona seslendim "hmm? efendim güzelim" bana güzelim demesi çok hoşuma gidiyordu "sonsuza kadar senin olmak için ne yapmam gerekiyor?" kim ne isterse yapardım ama sadece sonsuza dek gem'in olmak istiyordum. yavaşça dudaklarını aralayıp "o zaman benimle evlen güzelim!" *ne? gem ciddimiydi? gerçekten onunla evlenmemi mi istiyordu?* "gem! sen ciddi misin?" bu soruyu sorarken yüzümü gem'in yüzüne doğru çevirdim, kahve gözlerinin içine bakıyordum. " evet bebeğim hemde çok ciddiyim" gem benimle evlenmek istiyordu ama tek bir sorun vardı O YAŞLI KOKUŞMUŞ MORUK. aslında anneme herhangi biri yeter di, benden kurtulsunda herhangi biriyle evlenmem onun için tamamdı. "gem evet seninle evlenmek istiyorum ama önce şu pis moruktan kurtulmama yardım etmen lazım" eliyle yavaşça kafamı okşayıp "büyük bir zevkle bebeğim" dedi. o pis moruktan kurtulacaktık, en azından sevdiğim biriyle evlenmem annemide mutlu eder diye düşünüyordum ama ne kadar kötü biri olduğunu unutmuştum. asıl hikaye işte burda başlıyordu...
ayy yeni bölüm geldi🥳🥳🥳yazarken fazla düşündüğüm bir bölüm oldu valla açık konuşucam😫😫😫🥲🥲🥲 yarın vakit bulursam bölüm atıcam, hepinizi seviyorum💪💪💗💗
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
