Kadrolu Kötü Adam.

52 4 1
                                    

Sirtindaki deri tamamen asinmisti, vucut dokusu ortaya cikmis, bazi kisimlara ufak cakillar takilmisti.

Burayi hatirliyorum.

Yillar once oldugunde tam orada duruyordu...

Sol elimi arkama dogru kirip sirtima yasladi, yuzu yanik icerisindeydi. Bir insanin bedeninden en az iki kat uzunlukta olan zebani, cirkin suratina ofkeli maskesini takmisti. Basini iki yana -onaylamadigini ifade ederek- salliyordu. Kucumseyen bir gulusle konustu.

-Gerizekali herif... bir insanin yapmasi gereken son seyi yaptin.

Terliyordu, etraftaki ceset ocaklari yeterince gurdu. Sicak hava adeta derisinin kalktigi kaslari hasliyordu. Seytan bu sefer gayet sakin gorunuyor, elindeki stress toplarini araliksiz salliyordu.

Sayilmasi imkansizmis gibi gozuken merdvenden ciktik, etrafindaki herseyi elinin tersiyle dagitan ve duvarindaki tablolari ofkeli bicmde sokup saga sola vurarak bagiriyordu. Beni gordu, gordugu anda yaptigi seyi kesip yavas yavas bana dogru yaklasirken onun insan oldugunu gordum. Sanirim dilimi yuttum.

-Sen! Sen karaborsasin. Beni de muhasebeci olarak dusunelim. Senin benden alip veremedigin ne?! Ben gidip, yillarin projesini masaya koyayim, bana verilen sure zarfinda insana hem haz veren, hem de kullanacagi surece cehenneme dusecegi bir sey tasarlayayim, sen git onu atese ver!

Gerektiginden daha sakindi. Onundeki koca defterin son sayfalarindaydi, sarisin, mavi gozlu ve uzun seytan yaslanmisti. Yasina saygi duydugunu temsil etmek adina, bir keci sakali birakma zahmetine bile girmisti. Yuvarlak cerceveli gozlugunun ustunden ona bakti.

-Bay Köhm, hayatinizin yanlisini yaptiniz! O tütün fabrikasina yanlislikla dusurdugunuz kucuk kivilcim, su an burada olmanizin temel nedenidir. Akciger kanserinin ne kadar buyuk bir proje oldugu hakkinds ufak bir fikrin bile yok... bu proje, tanrinin nefsine yenilen insanlari teshis etmek icin duzenledigi bir proje idi. Senin yuzunden ne olacak biliyor musun? Rafa kalkacak! Kac milyon insan adina zarara girdigim hakkinda bit kadar fikrin olamaz, olmamali!

Köhm, yutkundu. Sadece onun gözlerine bakiyordu, seytan ise aniden gercek bir mutluluk perdesi sifatini tasiyabilecek gucte olan bir gulumseme ile karsilik verdi ve konustu.

-Bay Karaborsa, cok uzun zaman oldu...

Altima isemistim, oldugumde bitecegini dusunmustum, fakat bu sekilde bitmeyecegi oldukca asikardi. Istemsiz tukurerek bagirmaya devam etti.

-Senin bunu yaptigini duydugum an, seni aldirip getirdigim arsanin tam gobegine cehennemde bulunan en derin cukuru kazdirdim. Cürüyeceksin, yurumeyi unutacaksin, asla hatirlayamayacaksin, acliktan kivranacaksin, fakat... ben istemeden asla ölemeyeceksin.

Insan derisinin usta ellerden gecip muhtesem bir desen yarattigi koltugundan bastondan destek alarak ayaklandi, kalemi tam defterin ortasina koymus gulumsuyordu. Konusmaya devam etti.

-Tam 130 yil gecmis... senden sonra isler duzgun gitti, emekliligime bir ay kaldi, sonra devredecegim. Fakat o cukurdan cikarilmanin kucuk bir sebebi var.

Köhm, 130 yil gectigine inanamiyordu. Her sey igrenc bir kabustan ibaret olmaliydi, fakat 130 yil, buna inanip umudu kaybetmek icin oldukca yeterli bir sureydi. Kabulleneli kac yil olmustu, buna asla cevap bulamayacakti.

Hatta kalın, tanrıya bağlıyorum.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin