Dilemma

Chapter 2

"Çok sıradışı."

"Nasıl yani?" konuşmasına başlamadan bacak bacak üstüne atıp sandalyeye kendimi bırakmıştım.

Zorla yutkunduğunu fark ettiğimde kahvemin son yudumunu çekerek geriye yaslandım.

"Çok sert mizaçlıymışsın ama dışarıdan baktığımda hiç de öyle gözükmüyorsun."

Daha yakın sohbet kurabilmek adına dirseklerimi masaya koydum ve konuştum.

"Herkes aslında dışarıdan asi gözüktüğümü söyler ama..Teşekkür ederim."

Yarım ağzıyla gülümsedikten sonra tekrar gözleriyle beni süzdü.
O da kahvesini bitirdikten sonra masadaki boşları alarak ayağa kalktım. Beni bu esnada izlediğini aklımdan çıkarmadım tabi.

"Ee,sen biraz kendinden bahset,hep ben konuştum."

"Rapçiyim,yani olmaya çalışıyorum. Ekibimle beraber yaşıyorum. 28 yaşındayım. Bu kadar."

"Hiç aşk hayatın olmadı mı?"

"Bir kez evlenmeye kalktım,sonra aldatıldığımı öğrendim."

Yüzümü ona belli etmeden daha fazla şaşırdığımda sakinliğime geri dönerek cevap verdim.

"Bilmiyordum,özür dilerim."

"Özür dileyeceğin bir şey değil ki. Kendini suçlama."

Kalan işimi de halledip tekrardan yanına oturdum. Ellerini masanın üzerinde birleştirip bana doğru yaklaştı.

"Konuşacak başka bir şey bırakmadık birbirimize de."

"İnsanlarla tanışma konusunda pek iyi değilim ama sen-"

Dikkatini kolundaki saatine yönelttiğinde cümlemi böldüğü için özür dileyip gitmesi gerektiğini söyleyerek evin çıkışına ilerledi. Ardından ben de ilerledim tabi.

"Başta kırıcı davrandıysam kusuruma bakma olur mu?"

"Yok hiç sorun değil,seninle tanışmaktan zevk aldım."

Kapıya tutunarak gözlerinin içine baktığımda ilk defa böyle bir şey yaşadığımı fark ettim o an.

"İyi geceler,rahatsız ettiysem tekrar özür dilerim."

"İyi geceler."

Asansörün kapısı kapandığında ben de kapımı kapatarak arkasına yaslandım.

Harika. Bu geceyi her zaman olduğu gibi nasıl geçirecektim şimdi?
_____________________________________

Ofise giriş yaptığım anda Alex peşime takılıp dünkü vakadan birkaç kesit paylaştı benimle.

"Başkomiserim adam hala konuşmuyor,Sam ve Daniel komiserlerimizin onca dayağına rağmen.."

Başkomiser mi demişti o?

"Tamam da Başkomiserim derken?"

"Sizin haberiniz yok mu? Andrés müdürümüz bu sabah kapınızın altındaki yazıyı değiştirtiyordu. Sanırım yüksek kurul sizi Başkomiser olarak atamış. Ha bir de Kevin Komiserim izinden geri döndü."

"Tamam Alex, bilgiler için teşekkürler."

Andrés'in odasının önüne geldiğimde  kapısını tıklayıp tıklamamak arasında kalırken kapı birden açıldı ve Andrés ile karşılaştım.

"Oo Casey Başkomiserim? Siz buralara uğrar mıydınız ya?"

Günlük hayatta da çok yakın arkadaş olduğumuz için birbirimizle dalga geçmeyi severdik. Bu cümlenin altında elbette kalamazdım.