Chapter 10

21 2 12
                                    

Kapı deliğine doğru baktım. O gelmişti,birkaç saat önce yarattığı dağınıklığın üzerine toprak atmaya. Ne işi vardı burada en son yaptığı hareketten sonra?

Gözlerimi silerek kapıyı açtım.

"Neden geldin?"

Yüzüme pişman ama bir o kadar da dağılmış bir şekilde baktı.

"Özür dilemek için."

Elindeki çiçeği fark ettiğimde en sevdiğim çiçeği aldığını gördüm.

Kırmızı güller.

Amacın ne senin Andrés?

Akıl sağlığım hiç olumlu söylemlerde bulunmuyordu bana. Bir an bana zarar bile verebileceğini öngörerek ilk başta kızımı korumak istedim,bir elim kapının kenarındayken diğer elimi karnıma götürdüm. Yaptığım hareketi tuhaf bulmuş olacak ki anlık refleksle "İyi misin?!" diye sordu.

Emindim artık,bu adam beni seviyordu apaçık. Babama verdiği söz bahanesiyle her şeyden uzak tutmaya çalışıyordu beni,kıskanıyordu.

İstemeyerek de olsa içeri almak zorundaydım onu.

Kapının önünden çekildiğimde içeri adım atarak bana sarılmaya çalıştı. Kendimi geri çektiğim için hevesi havada kalmışa benziyordu.
Gülleri almayacağımı bile bile karşı masanın üzerine bırakarak içerideki koltuklardan birine mahcup bir şekilde oturdu. Ben de belki bir açıklaması vardır diye düşündüm,karşısına oturdum.

Hayat ne garipti:çalıştığım emniyet müdürü beni öpmüştü ve evimde onu sorguluyordum. Gözlerim aynen o şekle bürünmüştü:sorgucu.

Nihayet söze başlayabilmişti.

"Seni öptüğüm için hiç pişman değilim. Bir saniye bile olsa..Zaman kaybetmek istemedim. Seni ilk gördüğüm andan beri çok aşığım ve hep bana gelmeni bekledim.."

Stresten ellerimle oynamaya başlamıştım.

"Ve beni Jackle izlemeye devam ettin öyle mi?"

"İzlediğimi kim söyledi?"

Her şey tam da o an dank etmişti kafama.
"Bir dakika onun bütün sabıkalarını araştıran sendin!"

Yutkundu ve yaptığıyla gurur duyar biçimde, "Bendim." dedi.

Karnıma hafif hafif vuran sancıyla ayağa kalktım.

"Çocuğumu babasız büyütmemi mi istedin yani?"

"Benim odağım sadece Jack'ti,Casi. Senin hamile kalacağını hesaplamadım. Gerçi ondan sonra bütün duvarlarım başıma yıkıldı ama..O adamdan hiçbir şey olmayacağını biliyorsun."

"Sen benim zayıf anımdan yararlandın! Şimdi gelmiş pişman değilim diyorsun!"

"Bak.." O da ayağa kalktı ve yaklaşıp kollarıma temas etmeye çalıştı.

"Dokunma bana!"

"Sakin ol kızımıza zarar vereceksin."

"Kızımız derken? Bu benim kızım,senin hiçbir şeyin DEĞİL!"

"Yapma gerçekten ben seni.." Elini karnıma koydu ve kızımla arasında gerçekten bir bağ varmış gibi baktı gözlerime. "..Sizi çok seviyorum."

Her şeyi boşverip sığınabilecek kimsem olmadığı için yine ona sığındım. Her şeyi bir anlığına da olsa arkamda bırakıp bütün bedenimle ona sarıldım.

Ayrıldığımızda benimle olan temasını tamamen kesti ve kendini suçlamaya devam etti. "Seni bu hale getirdiğim için özür dilerim. Ağzım yırtılsaydı keşke de.."

Dilemma Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin