ROWENA (Omegaverse)

▪Mektuplar▪

Telefonum tam dört gündür tamirde. DÖRT GÜN!! Ayh telefonsuzluk çok zor neyse bunu tabletten yazıp atıyorum ve bu evde kimsenin interneti de yok! Bütün hafta da bayram temizliği yaptık. Sınavdan sonra en azından biraz rahatlarım diyordum. Valla çok zor şartlar altında bölüm atıyorum o yüzden bol bol yorum istiyorum. Seviliyonuz<3333

Harry kantinde tek başına otururken oldukça gergin ve dikkatliydi. Kantinin neredeyse diğer tarafında kalan bir masada oturan ve çikolatalı sütünü içerek arkadaşlarıyla sohbet eden omegadan bir an bile ayırmıyordu gözlerini.

Ormanda ki olayın üzerinden tam üç gün geçmişti. Harry ise bu geçen zamanda bütün vaktini omega hakkında araştırma yaparak ve onu izleyerek geçirmişti. Sadece omeganın garipliğini kendisine kanıtlamak için ufacık bir şey arıyordu ama omega o kadar normaldi ki bazen olanlar kendi hayal ürünü mü diye sorguluyordu.

Günlerdir uyumadan yaptığı araştırmalar sonucunda bir babasının alfa-büyücü melezi olduğunu öğrenmişti. Dürüst olmak gerekirse onun meşhur Dr. Strange'in oğlu olduğu aklının ucundan dahi geçmemişti. Ve anlaşılan bunu pek bilen de yoktu. İnsanların daha çok odaklandıkları şey Tony Stark'ın oğlu olmasıydı.

Eh, ne olursa olsun Peter, Harry'e göre dünya üzerinde sahip olabileceği en harika ebeveynlere sahipti. Tony Stark, bizzat kendisi bir markaydı. Stephan Strange ise bilinen en güçlü melezlerdendi.

Aynı anda iki tür birden olmak oldukça zordu. Melez kan taşıyanlar genelde sadece bir türde baskınlık gösterebilirdi. Eğer bir kurt ve bir büyücü meleziysen sadece biri olabilirdin. İkisini birden baskın tutanlar çok nadirdi. Ki böyle olabilmesi için çok güçlü bir iradeye ve zihne sahip olunması gerekirdi.

Strange ise hem Ulu Büyücü olmasıyla hem de kurtadam camiasında yüksek bir otorite ve saygınlık kazanmasıyla oldukça adını duyurmuş birisiydi.

Harry ise bütün bu bilgileri dün gece bilgisayar başında sabahlayak öğrenmişti. Ve bunlar sayesinde ormanda olanlar hakkında da bir teori yürütmüştü kendince. Peter'ın alfa babasından gelme bazı büyü güçleri olmalıydı. Kesinlikle!

Eğer düşündüğü gibi değilse Harry hiç ihtimal vermek istemediği başka bir teoriye yönelmek durumunda kalacaktı, ki bunu hiç istemiyordu.

Olanları hala diğerlerine anlatmamıştı. Ve görünüşe göre bir süre daha saklayacak gibiydi. Sadece emin olmak istiyordu. Durduk yere ortalığı karıştırmaya gerek yoktu. Ancak şüphelerinde yanılıyorsa omeganın yaptıklarından Steve'e ve arkadaşlarına bahsetmek zorundaydı.

O dalgın bir şekilde bunları düşünürken Peter'ın yanına geldiğini fark etmemişti. "Hey, dostum! Ne yapıyorsun burada tek başına? Deminden beri seni arıyorum."

Harry korkuyla yerinden sıçrarken elini göğsüne koydu. Kendisini iş üstündeyken basılmış gibi hissediyordu tabii Peter akıl okuyor olabilseydi.

"Hi-hiç, oturuyorum."

"Kime bakıyorsun sen? Ben gelmeden önce birini izliyordun." Peter onun yanına oturup az önce baktığı yöne kafasını çevirdiğinde Harry telaşla kolunu tutarak kendisine bakmasını sağladı.

"Bakmıyorum kimseye Peter! Kime bakabilirim tanrı aşkına? Sadece dalmışım." Peter ona şüpheyle bakarken kafasını salladı sadece. Bir kaç saniyelik sessizlikten sonra dayanamayıp "Garip davranıyorsun dostum." dedi.

"Son günlerde sen-sen çok tuhafsın. Bizimle konuşmuyorsun, sürekli biryerlere dalıp duruyorsun ve uyumadığını da biliyorum. Wade ve ben senin için endişeliyiz. Eğer bir sorun varsa bize anlatabileceğini biliyorsun."