Beni özlediniz miii
_
Hyunjin: Hadi ama Yeonjun yarım saat oldu!Yeonjun: Tamam bekle şu kolyeyi de takıyım.
Hyunjin: Ya oğlum alt tarafı spora gidieceğiz.Bilen bilmeyen de ne sanacak.
Hyunjin'e gözlerimi devirirken kolyemi ve yüzüklerimi takmıştım. Kendimi aynada kontrol etmiştim. Güzel olduğuma kanaat getirince spor çantamı almış ve Hyunjin'in yanına ilerlemiştim. Spor için olan kıyafetlerimi orada giyecektim. Ne yani sokakta o şekilde dolaşamazdım. Hyunjin'e olayları anlatmamın üzerinden 4 5 gün geçmişti. Hyunjin Felix'den bulduğu boş vakitlerinde sürekli yanımdaydı. Bazenleri üçümüz buluşsakta, Hyunjin söylediği gibi kimseye bir şey çaktırmamıştı. Felix'e bile. Bu yüzden Hyunjin en doğru arkadaş seçimimdi.
Sanırım ortaokulda tanışmıştık. Kantin sırasında öylece konuşup teneffüste top oynadığım çocuk yollar geçse de en yakın arkadaşım olarak kalmıştı. Soobin'in yokluğu hâlâ acı veriyordu. Hyunjin ise o yokluğu kaptamasa bile en azından unutmam için destek oluyordu. Asla kolay olmayacak bunu ayrılma kararı verirken de biliyordum. Sadece denemek istiyorum. Onsuz da hayatım olabilir. Bir günüm bile onsuz geçmemiş olsa bile onsuz da kalabilirim. Bu şekilde kendimi kandırarak başarabilirim gibi geliyor...
Spor salonuna vardığımızda kıyafetlerimi değiştirmiş ve Hyunjin'in yanına geri dönmüştüm. Birlikte farklı aletlere binerek spor yapmaya başlamıştık. Uzun zamandır yapmadığım için akşam feci ağrılarım olacaktı. Bir süre sonra vücudum alışacağı için göz ardı etmiştim. Hyunjin uzun zamandır gelse de arada beni güldürmek için zorlanıylrmuş gibi yapıyordu. Bende yatpıklarına gülüyordum. Birlikte güzel vakit geçirmiştik. Hyunjin şu şişelerini almak için uzaklaştığında bende oturup telefonuma bakıyordum. Instagram da gezerken tanımadık bir erkek sesi ile kafamı kaldırmıştım. Sarı saçlı biri bana gülümseyerek bakıyordu.
X: Pardon bakar mısınız?
Yeonjun: Buyurun?
X: Şey şınav çekicemde sırtıma ağırlık olarak oturur musunuz?
İlk başta ne diyeceğimi şaşırsam da görünüşü çok masum olduğu içn kabul etmiştim. Hem köye bir amaçla söylemiyordu. Bu yüzden sorun yoktu. Başımla onayladığımda onu takip etmiş. Yere uzandığında ise sırtına çıkmıştım. Adam hareket etmeye başlamış bende badisine tutunmuştum. Gerçekten çok tuhaftı. İstem dışı yutkunmuştum. Etkilendiğimden değil. Sadece tuhaftı ve ben acı çeksemde hâlâ Soobin'e aşıktım. Yorulduğunda sırtından inmiş ve karşısına oturmuştum.
X: Ah tanışmayı unuttuk. Merhaba ben Christopher Bang. Ama bang Chan diyebilirsin.
Yeonjun: Bende Yeonjun. Choi Yeonjun.
Bang Chan: İsmin çok tatlıymış.
Yeonjun: Ah teşekkürler seninki de öy-
Hyunjin: Yah! Choi Yeonjun. Her yerde seni arıyordum.
Yeonjun: Burdaydım. Yardım istemişti.
Hyunjin bir süre kendisine gülümseyerek bakan çocuğa bakmış ve düşünmüştü. Ardından Yeonjun'a dönmüş ve konuşmuştu.
Hyunjin: Gidelim mi artık? Daha kafeye gidip bir şeyler içicez.
Yeonjun: Olur. Sen de gelmek ister misin Chan?
Bang Chan: Sizi rahatsız etmek istemem.
Hyunjin: Hayır, böyle düşünme lütfen.
Bang Chan: Pekâlâ.
Bang Chan'da kalktığında ilk başta benim üstümü değişmemi beklemişlerdi. Ardından hep birlikte kafeye geçmiş ve bir şeyler içerken baya konuşmuştuk. Bang Chan'ı daha yakından tanıma fırsatım olmuştu. Kendisi mimarlık okuyormuş. 22 yaşında ve bir kız kardeşi var. Melez ve çok iyi birisi. Sohbetimiz baya ilerlediğinden saatin kaç olduğunu fark edememiştik kafe kapanacağı zaman çalışanlardan biri uyarıda bulunmuştu. Birbirimizin numarasını ve instagram hesaplarımızı almıştık. Birbirimize sarılıp vedalaştıktan sonra ise evlere dağıldık.
__
Hi manitlerim🥳
Tatildeydim pazar döndüm anca yazdım bu bir kaç günde fırsatım olursa yine yazarım so hot ve hot girl bummer a daSizi seviyorum 🫶