Elfida öz.
Kafamın içinde binlerce ses var. Sanki beyin hücrelerim birbirleriyle kavga edoyormuş gibi, içeride büyük bir tartışma var ve ben bazen buna yetişemiyorum. Yoruluyorum ve yoruldukça dahada gülümsüyorum.
Sergiden eve gelmiştim ve açıkcası kafam çok karışıktı. Alptekin denen adam çok hızlı bir şekilde hayatıma girmişti ve afallamıştım, uzun süredir yeni kişilerle tanışmamıştım ve olması gerekenden hızlı gelişmişti. İçimde büyük bir huzursuzluk olsada bunu boşverdim ve odama doğru yürümeye başladım.
Boşvermedin vermiş gibi yaptın.
Boşver.
Hayatım sadece bu kelime gibiydi boşver. Her şeyi herkesi boşver.
Yapamıyorum.
Sıcak bir duşa ihtiyacım olduğuna kanaat edip odamdaki banyoya girdim, bir yandan Alptekinle yaşadığımız bu ilginç geceyi düşünüyordum, üzerimde hiç bir şey kalmıycak şekilde üstümdekileri çıkarttım ve duşa kabinin içine girip sıcak suyu açtım.
Bir öpücükle kurtulabilceğinimi sanıyorsun?
Bu adam kafamda çok fazla yer işgal etmeye başlamıştı, kafamızdan defol git.
Elime lifi aldım ve incirli duş Jelini sıktıktan sonra vücudumu yıkamaya başladım, aslında sanki yıkamıyordumda derimi kazıyordum. Su resmen kaynardı ve ben lifi derimi yırtarcasına sürüyordum bedenime.
Yapma artık canım acıyor.
Kendimi kirli hissediyorum.
Küçüklükte hatırlamadığım ama yaşamış olduğum bazı şeylerden dolayı garip takıntılarım vardı. Psikoloğa gittiğimizde hiçte iç açıcı şeyler söylememişti, bunun bir tecavüz sonucu ortaya çıktığını söylemişti.
Tecavüz hatırlamadığım bir tecavüz yaşamıştım, bana ellerini süren kişi kimdi bunu bilmiyordum.
Bu yüzden derini kazıyorsun.
Saçlarımıda bir kaç kez köpürttükten sonra duşa kabinden çıktım ve üzerime pembe bornozumu geçirdim. Aynaya baktığımda beyaz tenim biraz kızarmıştı sanırım yüzümüde liflemiştim,ve nasıl olduğunu bilmediğim bir şekilde ağlamıştım ama sudan dolayı anlamamıştım.
Bütün gece Alptekin'e gülümsedin.
O gülümsenilmeyi hak ediyor.
Onu ne kadar tanıyoruz?
Gülümsiycek kadar.
Üzerime hiç bir şey giymeden bornozumla yatağıma uzandım ve telefonumu aldım kızlar çileden çıkmış olmalıydı, en yakın arkadaşlarım Ravza ve Sema'ydı onlar okuyordu ve bir yandan hobilerini geliştiriyolardı, ilkokuldan beri arkadaştık, kız grubumuza tıkladım ve mesajları okumaya başladım.
"Erkekler ve küpekler giremez"
Ravziko;kızım nerdesin sen sabahtan beri senden haber bekliyoruz ay nerde bu
Semahlaksız;kesin birisini yatağa attı ve mükemmel dakikalar geçiriyo şuan
Ravziyo;salak salak konuşma sende yaa Mehmet amcanın kalbine indirceksin
Semahlaksız;nerde ozaman bu hanımefendi
Daha böyle birsürü mesaj vardı onları hızlı hızlı okuduktan sonra hemen cevap yazmaya başladım.
Elfida;atmadım ama az kalsın birisini gerçekten yatağa atıyordum
Ravziko;NEEEE
Semahlaksız;ne diyosun kızım seeeeeeen
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK KALPLERDE BÜYÜK SIZILAR
Ficção Adolescente"Bazı kalplerin yükleri taşıyabilceğindende ağırdır,bazı sözler vardır tokatları unutturan bazı tokatlar vardır sözleri unutturan.Bazen yaşamak ölmekten daha zor olur"
